KTÜ İşyeri Sağlık ve Güvenlik Birimi Koordinatörlüğü Sivil Savunma Uzman Vekili Ferhat Bektaş ve KTÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Fakülte Sekreteri Faruk Yılmaz önderliğindeki 14 kişilik ekip, depremin ikinci günü ulaştıkları Adıyaman'da 6 gün görev yaptı.

Ekipte yer alan KTÜ Farabi Hastanesi Sivil Savunma Amiri Erdal Danacı, AA muhabirine, toplumun yarasına merhem olmak isteyen gönüllülerden oluşturulan ekibin bölgede cansiperane çalıştığını söyledi.

Danacı, Adıyaman'a gittiklerinde gün kavramının kendileri için değiştiğini ifade ederek, "Oraya gittiğimizde dünya biraz değişti, adeta küçük kıyameti yaşamışlar. Biz de şok içerisindeydik, hiç böyle bir olayla karşılaşmadık. Erzincan depremine de yardım için gitmiştim ama bu bölge daha büyüktü." dedi.

Şafak Apartmanı'ndaki enkazda 5 kişiye ulaştıklarını anlatan Danacı, "Bölgede çalışmamızı gerçekleştirirken Trabzon'dan ve Şanlıurfa'dan gelen siviller de ekibimize katıldı. Kurtardığımız her vatandaşımız bize mutluluk verdi." diye konuştu.

Danacı, bir daha afet yaşanmamasını temenni ederek, "Bölgede yaşadığımız günlerin bizim için de büyük dersleri oldu. Büyük şeyler öğrendik, Allah tekrar milletimizi böyle imtihanlarla sınamasın. Ama böyle ekiplerin, insanların olması da ayrıca bizi gururlandırdı. Bize de çok anlam katan olaylara tanık olduk." değerlendirmesinde bulundu.

Gönüllülerden, KTÜ güvenlik görevlisi Tekin Kantekin, bölgeye ulaştıklarında insanların kendilerinden yardım istediğini belirterek, "Adeta mahşer yeri gibiydi. Çok değişik şeyler yaşadık orada." ifadelerini kullandı.

Trabzon'dan 8 gönüllü ile Adıyaman'a giderek KTÜ Sivil Savunma ekibine dahil olan iş insanı Mesut Kodalak da deprem bölgesinde yaşananların kelimelerle anlatılmayacağını söyledi.

Kodalak, ekiplerin depremzedelerle duygusal bağ kurulduğunu vurgulayarak, "Ailelere cenazelerini teslim ederken bize ettikleri dualar aklımıza geliyor. Oradan büyük bir ders çıkarttık. Zor süreçler yaşadık. Rabbim tekrarını yaşatmak inşallah." dedi.

Enkazda yakınlarını kaybeden Hasan Demirtaş ile tanıştıklarını da anlatan Kodalak, "Trabzon'a döndük ama Hasan ağabeyi iki günde bir arıyorum, sesini duyuyorum. Durumu kötü, Allah yardımcısı olsun. Dua ediyorlar bize. Orada bir gönül bağımız oluştu." diye konuştu.