Artvin’in Ardanuç ilçesi Peynirli köyünde 10 gün önce Emre Selim Geçici (16), babasıyla ile birlikte tarlada çalışırken sırtında bir sızı hissederek ateş, halsizlik, kusma gibi şikayetiyle hastaneye başvurmuştu. Emre Selim Geçici’ye Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) teşhisi konulurken, sevk edildiği Trabzon’daki Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesinde tedavi altına alındı. Sağlık durumu kritik olan Emre Selim Geçici için kentte yardım kampanyası başlatılarak, kan bağışı için çağrılar yapılmıştı. Hastaneden sevindiren haberi baba Zeki Geçici verdi. Zeki Geçici, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, oğlunun durumunun iyiye gittiğini ifade ederek yardım eden, kan bağışında bulunan herkese teşekkür etti.

Peynirli köyündeki kene vakasının ardından Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ekipleri bölgeye giderek çalışma yaptı. Köy etrafına afişler asan yetkililer, hayvanları keneye karşı ilaçlayarak vatandaşlara kene çıkarma aparatları ve bilgilendirme broşürleri dağıttı. Vatandaşlara bilgiler veren Ardanuç Tarım ve Orman ilçe Müdürü Cihat Akbaş, “Son yıllarda pandemi nedeniyle toplantılarımızı yapamıyoruz. Kısıtlamalardan dolayı. İmkanlar ölçüsünde bire bir denk geldiğimiz de gerekli bilgilendirmeleri yapıyoruz. Uyarılarımızı, kene çıkarma aparatlarımızı çiftçilerimize veriyoruz. Kendilerinin ne yapmaları konusunda uyarılarda bulunuyoruz” diye konuştu.

Kene uyarısı: Koronavirüsle benzer semptomlar gösteriyor!

VAKALAR ARTTI

Ardanuç Peynirli Köyü Cami imamı Muhammed Emin Açıkgöz ise köylerinde kene vakalarının yoğun olarak görüldüğünü söyledi. Açıkgöz “Köyümüzde bu kene vakası maalesef çok yoğun görülmekte. Sürekli bu mevsimlerde insanlarımız kene vakasından dolayı rahatsızlanıp hastaneye gitmekteler. Keneden korunmak için sürekli namazlardan önce bu mevsimde anonsları yapıyoruz. Merkezi sistemden bütün köylere yani sadece Ardanuç’un merkezine değil bütün köylere anonslar yapılıp insanlar bilgilendirilmeye çalışılıyor” dedi.

"KENE KORONADAN DAHA KÖTÜ"

Peynirli köyü sakinlerinden çiftçi Tuncer Akyüz (60) ise köylerinde geçmişten bu yana kene olduğunu ama zararlı kenenin son bir kaç yıldır ortaya çıktğını hatırlattı.

Akyüz "O zamana kadar yoktu. Kendimizi ona göre koruyoruz. Paçamızı katlıyoruz, çizme giyiyoruz aldığı o başka bir şey yok. Hayvanı sağıyorken bize geçiyor mecbur hayvanla ilgileneceksin o hayvanı besleyeceksin. Kene koronadan kötü, korona iyi yine kene yakaladı mı hemen götürüyor” şeklinde konuştu.

"UMARIZ BU SON OLUR"

Emekli olduktan sonra köye döndüğünü ifade eden öğretmen Recai Temel ise “Genelde bahçeye giderken, çizmelerimi giyiyorum. Pantolonun üzerine çoraplarımı çekiyorum. Eve geldiğimiz de elbiseyi çıkarıyoruz silkeliyoruz ki üzerimizde kene falan olmasın diye ama bu tedbirlerle onu nasıl çözülür bilemiyorum. Genç bir yavrumuz yine kene ısırığından yoğun bakımda. İnşallah iyi olur. İki yıl önce genç bir arkadaşımızı kaybetmiştik umarız bu son olur” ifadelerini kullandı.