AA muhabirinin Ankara Sanayi Odasından (ASO) edindiği bilgilere göre, Oda tarafından, "AB Yeşil Mutabakatının ASO Üyesi İşletmeler Üzerindeki Etkilerinin Yönetilmesi Projesi" başlatıldı.

Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı ve Paris İklim Anlaşması gereğince Türkiye'nin 2053 yılına kadar 60 milyar avro "karbon vergisi" yükü ile karşı karşıya gelmesi beklenirken, bu yükün önlenmesi için küresel iklim değişikliği konusunda işletmelerde farkındalık oluşturulması amaçlanıyor.

Ankara, iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek kentler arasında yer alırken, Ankara Yerel iklim Değişikliği Eylem Planı ile oluşturulan sera gazı emisyon envanterine göre, başkentin sera gazı emisyonunun 23 milyon ton civarında olduğu belirlendi. Projelerle Ankara'da sanayiden kaynaklı emisyonunun azaltılması da öngörülüyor.

Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında yayımlanan, sınırda karbon düzenlemesi, döngüsel ekonomi, tarladan çatala strateji planlarının ele alındığı ilk eğitim webinarı da yapıldı. Yüz yüze olarak Karbon Ayak İzi Eğitimi de verildi. 8 Haziran'da da karbon ayak izi hesaplanmasının ileri seviyede ele alınacağı eğitimi programı gerçekleştirilecek.

ASO üyelerine karbon ayak izi hesaplama ve azaltma konularında destek verecek bir ekip de oluşturulacak. Üyelere yönelik bir anket de başlatıldı. Ankete gelecek cevaplara göre firma ziyaretleri yapılacak.

Avrupa Yeşil Mutabakatı ve olası riskler ile risklerin yönetilmesi için izlenecek yönteme ilişkin yol haritasını içeren bir doküman da hazırlanacak, bu doküman bir internet sitesi ile sürekli güncel tutulacak.

"Sektör bazında değerlendirme yapacağız"

ASO Başkanı Nurettin Özdebir de konuya ilişkin değerlendirmesinde, sınırda karbon düzenlemesinin 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren yürürlüğe girmesi ile AB'ye ihracat yapan firmaların ürünlerindeki karbon ayak izi miktarını bildireceğini belirterek "1 Ocak 2026 tarihinden itibaren de karbon değerine göre bir ödemede bulunacaktır. Sınırda karbon düzenlemesinden en fazla etkilenecek ülkeler arasında Türkiye ön sıralarda yer almaktadır. Bu nedenle ülkemiz sanayicileri olarak topyekun bir mücadelenin içine girmek zorundayız. Çok hızlı hareket edersek bunu bir avantaja çevirebileceğimize de inanıyorum. Biz de Ankara Sanayi Odası olarak Avrupa Yeşil Mutabakatı'nın üyelerimiz üzerindeki etkilerinin yönetilmesi için projeye başladık. Çok kapsamlı bir çalışma içindeyiz. Bu proje ile Paris İklim Anlaşması ve AB Yeşil Mutabakatının işletmelerimiz üzerindeki etkilerini yönetirken, işletmelerimizin rekabet gücünü de korumaya çalışacağız." diye konuştu.

Projeyle Avrupa Yeşil Mutabakatı şartları göz önüne alınarak faaliyet gösterdikleri sektörler bazında mevcut durum değerlendirmesi yapacaklarını aktaran Özdebir, şunları kaydetti:

"35 meslek komitemiz dikkate alınarak yapılacak olan sektör gruplandırması çerçevesinde, detaylı risk analizi çalışmasının yapılması ve önerilerin geliştirilmesi için şirket ve saha ziyaretleri gerçekleştireceğiz. Sadece karbon emisyonuna sıkışmayan, çok boyutlu bir dönüşüm programı oluşu, Avrupa Yeşil Mutabakatı'nı kavrama ve uygulama güçlüğünü de beraberinde getirmektedir. Bu nedenle AB Yeşil Mutabakatı'nın ASO Üyesi İşletmeler Üzerindeki Etkilerinin Yönetilmesi Projemizde olaya bütüncül bir şekilde yaklaşılmakta ve konu tüm boyutları ile ele alınmaktadır."