Azerbaycan Büyükelçisi Mammadov: 'Biz topraklarımızı kurtardık, kimsenin toprağında gözümüz yok'

Azerbaycan Büyükelçisi Mammadov: 'Biz topraklarımızı kurtardık, kimsenin toprağında gözümüz yok'

Azerbaycan’ın Ankara Büyükelçisi Reşad Mammadov, “Ermenistan, anlayacak ki Azerbaycan ve Türkiye ile ilişkilerinin olması kendi geleceği için şanstır. Hem iyi yaşamaları, fakir değil zengin yaşamaları için de bir şanstır” dedi.

Büyükelçi Mammadov, Azerbaycan'ın eski Cumhurbaşkanı ve ulusal lideri Haydar Aliyev'i vefatının 18'inci ölüm yıldönümü kapsamında İhlas Haber Ajansı'na değerlendirmelerde bulundu. Mammadov, Aliyev'in yalnızca Azerbaycan halkı için değil tüm Türk dünyası için önemli bir kişi olduğunu söyledi. Ayrıca bölgesel konulara da değinen Büyükelçi Mamadov, Zengezur Koridoru'nun açılmasının bölgedeki tüm devletlere fayda sağlayacağını ifade etti. Ermenistan - Azerbaycan sınırındaki gerginliğin ise Ermenistan'ın kendi içerisindeki siyasi gerginliğin neticesi olduğunu vurguladı.

Haydar Aliyev'in bütün hayatı boyunca kendisini Azerbaycan devletine adadığını bildiren Mammadov, “Azerbaycan'ı idare ettiği dönemde, Azerbaycan'ı tarımdan sanayi devletine çevirmiştir. Petrol endüstrisinin gelişimi, Sovyetler Birliği dönemi ve devrinde Azerbaycan'ı ihracat imkanları olan bir devlete çevirmiştir” diye konuştu.

Büyükelçi Mammadov, 1990 yılında Sovyetler Birliği'nin ordusunun Bakü'ye yürürken, Aliyev'in ilk olarak basın mensupları karşısında bir konuşma yaparak, halkının yanında olduğunu bildirdiğini söyledi.

“Aliyev, geri kalan ömrünün hepsini Azerbaycan halkına ve devletine verdi”

1991 yılının Ekim ayında Azerbaycan'ın bağımsızlığını ilan ettiğini belirten Büyükelçi Mammadov, “O yıllarda, devlet idareciliğine tecrübesi olmayan şahısların gelmesi açısından Azerbaycan bir süre zorluklar çekti. Azerbaycan'ın bazı toprakları işgal edilmiş. Ermenistan tarafından saldırıya uğramış ve ekonomi dağılırken sosyal problemler başlamıştı. 1993'te Ulu Önderimiz Aliyev'e müracaat edilerek Azerbaycan'a davet edilmiş, önce milli meclis başkanlığı daha sonra Cumhurbaşkanı olarak devam etmiştir. Geri kalan ömrünün hepsini Azerbaycan halkına ve devletine verdi” diye konuştu.

“Bugünkü Azerbaycan, Aliyev siyasetinin tezahürü ve neticesidir” diyen Büyükelçi Reşad Mammadov, “Düzgün kurulmuş siyasi düzen içinde Türkiye Azerbaycan kardeşliğinin zemini 1993 yılında başlamıştır. Haydar Aliyev, Bir millet iki devlet görüşünün sahibidir. Bu iki devletin ilişkileri, 1993 yılından sonra tek millet olan halklarımız arasındaki yol haritasıydı. Bugün de Azerbaycan, Haydar Aliyev siyasetine devam ediyor” dedi.

“Şuşa Beyannamesi, Azerbaycan ve Türkiye'yi strateji ortaklığı olan iki devletten müttefike dönüştürdü”

Türk-Azerbaycan ilişkilerinin bir model olarak tüm Türk dünyası için bir örnek olduğunun altını çizen Mammaddov, “Türkiye ile stratejik ortaklıkların kurulması Aliyev siyasetidir. Kanımız bir, canımız bir, tarihimiz bir, dilimiz, adet ve geleneklerimiz bir olan Türkiye ile yakınlaşmak, ilişkilerimizin daha da iyi olması için çalışılması, bugünkü Orta Asya devletleri için örnektir. Bugün bütün alanlarda Türkiye-Azerbaycan ilişkileri en üst seviyededir. 44 günlük Karabağ'da Azerbaycan'ın vatan savaşında Karabağ'ın işgalden kurtulmasıyla sonuçlanan savaş da bunun bir göstergesidir. Uzun zamandır devam eden bir siyasetin sonucudur. Türkiye ile ilişkiler bu savaştan sonra yeni bir boyut kazandı. Şuşa Beyannamesi, Azerbaycan ve Türkiye'yi strateji ortaklığı olan iki devlet değil hem de müttefike çevirdi” şeklinde konuştu.

Türkiye'nin Azerbaycan devleti ve halkı için en yakın devlet olduğunu söyleyen Mammadov, “84 milyonluk Türk halkı bizim kan kardeşimiz, aynı adetimiz, ortak tarihimiz olan aynı dilimiz, dinimiz olan bir millettir. Türkiye Azerbaycan'ın müttefiki ve stratejik ortağıdır. Bu ekonomiler birbirini tamamlayan ekonomilerdir. Azerbaycan devleti, Türkiye ile ilişkilerin daha da ilerletilmesi için çok büyük adımlar attı. Bağımsızlığımızın ilk günlerinde Türkiye Azerbaycan'a büyük yatırımlar yaparak, ekonominin kurulmasına yardım etti. Azerbaycan ekonomisi ayağa kalktıktan sonra karşılıklı olarak Türkiye'ye yatırımlara başladı. İki ülke arasındaki projeler bütün bölge, Avrupa ve Asya devletler için yararlı olan projelerdir” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin bu projelerle enerji merkezi haline geldiğini söyleyen Büyükelçi Mammadov, “Azerbaycan Hazar'dan çıkarılan petrol ve gazı Avrupa pazarlarına dağıtılması için Türkiye ile birlikte iş birliği yaparak devletlerimizi ekonomik anlamda, siyasi anlamda Avrupa devletleri ve Asya devletleri için önemli ülkeler haline getirdik” ifadelerini kullandı.

“Ermenistan anlayacak ki Türkiye ve Azerbaycan ile ilişkilerinin olması kendileri için bir şanstır”

Zengezur Koridoru'nun açılması konusundaki son gelişmeleri aktaran Mammadov şunları söyledi:

“Azerbaycan topraklarını bağımsızlığına kazandırdı. Biz eminiz ki bu savaş bitti, Kafkaslara uzun bir barış geldi. Zengezur Koridoru'nun 9 Kasım tarihinde imzalanmış beyanat ile bütün toplumlara açılması planlanıyor. Nahçivan ve Türkiye ile karayolu açılacak. Azerbaycan toprağı olan Nahçivan, Orta Asyalı devletler, Avrupalı devletlere katkı verecektir. Biz eminiz ki Zengezur Koridoru'nun açılmasıyla hem Ermenistan bundan fayda görecek hem de bölgenin tüm devletleri. Transit yük gönderen bütün devletler bu yolun açılmasından fayda görecek. Bölgenin karayolları, demiryolları ve diğer yolları açıldıktan sonra Ermenistan devleti de bundan fayda görecek. Anlayacak ki Azerbaycan ve Türkiye ile ekonomik ilişkilerin olması, siyasi ilişkilerin olması bu devletin geleceği için şanstır. Hem de iyi yaşamaları, fakir değil zengin yaşamaları için bir şanstır. Bunun için devletlerimizin bağımsızlığımızın, toprak üzerindeki egemenliğin tanınması gerekiyor. Bu imzalanmış beyanatlar yerine getirilecektir ve Kafkasya'ya uzun süreli barış ve huzur gelecektir.”

“Biz topraklarımızı kurtardık, kimsenin toprağında gözümüz yok”

Son zamanlarda Azerbaycan - Ermenistan sınırında yaşanan çatışmaları ve gerginliğe de değinen Büyükelçi Mammadov, “Azerbaycan devleti barışsever bir devlettir. Azerbaycan milleti de barış seven bir millettir. Biz topraklarımızı kurtardık. Kimsenin toprağında gözümüz yok. Kendi topraklarımızın sahibiyiz. Ermenistan savaşı kaybetmiştir. Kendi içerisinde farklı süreçler işliyor şu anda Ermenistan'ın. Bir intikam hissiyle, yeniden işgalcilik hissiyle yaşayan insanlar da var” açıklamasında bulundu.

Büyükelçi Mammadov, Ermenistan ordusunun güçten düşmüş bir ordu olduğunun altını çizerek, “Ermenistan toplumla, insanlarla konuşmalı, uzun müddetli barışı sağlayacak adımlar atmalı. Devletler birbirinin toprak bütünlüğünü tanımalıdır. Bunları yaptıktan sonra uzun süreli barış gelecektir. Bu tür provokasyonlar Ermenistan tarafından zaman zaman oluyor. Bu tür provokasyonlar kendi içerisindeki siyasi savaşlarla ilgili oluyor. Azerbaycan, bu tür provokasyonlara izin vermeyecektir. Bu gibi adımların karşılığı ordumuz tarafından veriliyor ve verilecektir” ifadelerine yer verdi.

Moskova'da düzenlenen 3+3 Bölgesel İstişareleri'nin ilk toplantısına dair değerlendirmelerde bulunan Büyükelçi Reşad Mammadov, “Dünyadaki süreçler gösteriyor ki bölge devletleri kendi sorunlarını çözme çabasında olmalı. Problemleri görmeli, anlaşmalı konuşmalı. Tek siyasi değil, ekonomik projeler hayata geçirilmeli. Bölgede uzun süreli barış inşa edilmelidir. Azerbaycan ve Türkiye'nin ileri sürdüğü 3+3 platformu bu bölgede olan devletleri içeren platformdur. Bu bölgede barışın olması tüm devletlerin çıkarınadır” diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler