Bahçeli'den Abdullah Öcalan'a TBMM Çağrısı

Bahçeli'den Abdullah Öcalan'a TBMM Çağrısı

MHP lideri Devlet Bahçeli, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'a Meclis'te konuşması için çağrı yaptı.

MHP lideri Devlet Bahçeli, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'a Meclis'te konuşması için çağrı yaptı.

MHP lideri Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu.

ABDULLAH ÖCALAN'A MECLİS ÇAĞRISI

Bahçeli, "Terörist başının tecriti kaldırılırsa gelsin TBMM'de DEM Parti grubunda konuşsun, terörün tamamen bittiğini, örgütün lağvedildiğini haykırsın" dedi.

DEM'DEN YANIT

Öte yandan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin terörist elebaşı Abdullah Öcalan için yaptığı "Meclis'te konuşma" çağrısına yanıt verdi.

Hatimoğulları,"Kürt sorununun muhatabı Türkiye'de Abdullah Öcalan'dır. Bir başlangıç olacaksa tecrit derhal kaldırılmalıdır. Onurlu bir barış için inisiyatif almaya hazırız. Öcalan'ın üzerindeki tecritin kaldırılması için yıllardır mücadele diyoruz. Kesinlikle kaldırılmalıdır. Fiziki olarak gelsin konuşsun diyoruz. Ne konuştuğunu hep birlikte görelim Vakit geçirilmeden acil biçimde bu konuda adım atılmalıdır. Bu konuda ne gerekirse DEM Parti olarak yapmaya hazır olduğumuzun altını bir kez daha çiziyorum" dedi.

ÖZGÜR ÖZEL'DEN ŞARTLI DESTEK

Bahçeli ve Hatimoğulları'nın açıklamaları sonrası Grup Toplantısı'nda kürsüye çıkan Özgür Özel ise şunları söyledi:

"Türkiye'de bir daha şehit gelmeyecekse, bir daha kan akmayacaksa, anaların gözyaşı duracaksa, Kürt ve Türk'ün de anasının gözünden akan yaşlar duracaksa, bu ülke bir ve beraber olacaksa, askere, Mehmetçik'e namlular doğrulmayacaksa, bunun için söylenen her söz ve söyleyen her aktör kıymetlidir. Kim ne söz söylüyorsa, bütün geçmişten yaşadıklarımıza rağmen bu sözlere kıymet veriyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi olarak diyoruz ki; Bu ülkede terörün bitmesine, annelerin gözyaşının silinmesine biz tam destek vereceğiz"

ERDOĞAN İTTİFAKI TAMAMLADI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise yaptığı konuşmada konuya dair, "Türkiye'nin geleceğinde teröre ve terörün karanlık gölgesine yer olmadığını herkesin idrak etmesini bekliyoruz. Siyaset kurumu, Meclis, sivil toplum, basın, akademi ve topyekün millet olarak hep beraber terörün olmadığı bir Türkiye’yi inşa edelim istiyoruz" ifadelerini kullandı.

BAHÇELİ'NİN SÖZLERİ

"Bugün kitabın ortasından ve hiçbir yoruma ihtiyaç bırakmayacak nitelikte konuşacağım. Mevcut gerçeklere dayanarak muazzez milletimizin ayak bağlarını kalıcı olarak çözmenin belki de ilk adımını atmış olacağım. Türkiye'nin çözemeyeceği, üstesinden gelemeyeceği hiçbir sorunu yoktur. Yeter ki isteyelim, yeter ki diyelim."

Her vatandaştan 750 lira almak yerine tüm vatandaşlara artan zenginliklerden pay vermek hayal değil ulaşılacak seviyedir. Her insanımız emeğinin karşılığını alacak, evini geçindirecek, zorunlu harcamalarını endişesiz gerçekleştirecektir. Bunu sağlamak sadece boynumuzun borcu değil aynı zamanda şeref konumuzdur. Kayıt dışılığa neşter vurup enflasyon canavarının boğazına urganı geçireceğiz. Muhalefetin çizdiği olumsuz tabloyu başlarına külah diye geçireceğiz. Çılgın Türklerin neler yapacağını dünyaya göstereceğiz.

Narin, Sıla, İkbal ve Ayşenur evlatlarımız en ağır saldırılara maruz kalarak hayatlarını kaybetmişlerdir. Tüyleri diken diken eden caniliklerin sırayla kurbanı oldular. Milletimizin içinden barbarların çıkması çelişki gibi algılansa da böylesi sapıklar her toplumun ortak şikayetidir.

YENİDOĞAN ÇETESİ

Bebekleri kalp kaldırmayacak yöntemlerle cinayet işleyen yaratıklar insanlığın yüz karasıdır. Yenidoğan çetesi denilerek dünyaya gelen her bebeğe aslında haksızlık yapılıyor. Bunlar olsa olsa tıbbi artık, kana susamız katiller güruhudur. Konuşmaların gün yüzüne çıkmasından sonra şöyle düşündüm. Bir insan daha fazla nasıl alçalabilir. Para için bebekleri ölüme mahkum eden, bunu güle oynaya yapan namussuzlara verilecek hangi ceza vicdanların fırın gibi sıcaklığını soğutabilir. Hangi ceza yüreklere su serpebilir. 27 Mart 2023'te CİMER'e şikayetle başlayan soruşturma sürecinin bugünlerde patlak vermesi, birbiri ile bağlantılı diğer vahim olayların gün yüzüne çıkması geçiştirilecek bir konu değildir. Adeta düğmeye basılmışçasına cinayetler, saldırı furyasının seriye bağlanması, infialin kışkırtılması başka bir tertibin ikmalini akla getirmektedir.

BAKANA DESTEK

6 Nisan 2024'te bebek ticareti yapan soysuz çeteye operasyon yapılmıştır. Özel hastane faaliyeti durdurulmuş, ruhsatları iptal edilmiştir. Sağlık Bakanlığı vaziyete zamanında müdahil olmuştur. Adli süreç zamanında işletilmiştir. Sağlık Bakanımızın istifasını istemek hangi akla hizmettir. Yargıya taşınmış vahim olayı anında istismar etmek, siyasete malzeme yapmak, çamur sıçratmak art niyetlilik değil midir? Sağlık Bakanımızın istifasını isteyenlerin, bebeklerin hakkını savunmak ya da insan hayatına sahip çıkmak gibi bir dertleri yoktur. Bunların işleri güçleri yalandır, nifaktır.

SAVCIYA TEBRİK

Bebek katillerinin en ağır şekilde cezalandırılmalarını bekliyor, MHP'yi karalayan şerefsiz bir suçlunun tehditleri karşısında üstlendiği görevin itibarını koruyan Cumhuriyet Savcımız Yavuz Engin'i kutluyor, tertemiz alnından öpüyor, Allah sayılarını artırsın diyorum. Kurt inine giren çakalın akıbeti parçalanmaktır.

FETÖ ÖLÜMÜ

FETÖ elebaşına bile dünya kalmadı. Allah'a hesap vermek üzere öldü gitti, dileğim ihanetini tek tek ödemesi, cehennemde ebediyen yanmasıdır. Bu teröristin Türkiye'de gömüleceği bir toprak yoktur.

ÖCALAN ÇAĞRISI

"Teröristbaşı gelsin TBMM'de DEM Parti grubunda konuşsun, terörün tamamen bittiğini, örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu kararlılığı gösterirse umut hakkı için yasal düzenlemenin önü açılsın."

"DEM’e uzattığım el günlerdir tartışılıyor. Dedikodu borsası rekorlar kırıyor. Önüne gelen kendi meşrebine göre değerlendirme yapıyor. Görüş ve düşüncelerimi berrak ölçüde açıklamış olsam da birileri yine rahat durmuyor. Yeni bir çözüm sürecinin pişirildiğini iddia edenlere kadar pek çok iddia ve ifade malumlarınız olacağa üzere gündeme gelmiştir.

Türkiye’nin yeni bir çözüm sürecine değil, ortak aklı çalıştırmaya, dürüst ve samimi adımlara, dış dayatmalara kapalı durmaya, bin yıllık kardeşliği daha da kuvvetlendirmeye ihtiyacı vardır ve olmalıdır. Türkiye’nin sorunu Kürtler değil, bölücü terör örgütüdür. Kürt kardeşlerimin sorununu çözmek elbette mecburidir. Ama kolektif kimlik ve etnik bir temelde çözüme atıf yapmak vahim bir tehlikedir.

Bu ülkede yaşayan hiçbir Kürt kardeşimin sorun olarak gösterilemez. ‘Kürt sorunu var’ demek yalan sözlerin, yıkım bekleyenlerin ortak propagandasıdır. Türkiye Cumhuriyeti devleti, asimilasyon politikasına hiçbir zaman tenezzül etmemiştir. Silah dışlanmadan refah mertebesine ulaşmak zordur.

Terörist için şiddet bir amaç değil, araçtır. Toplumu yıldırmak yegane önceliktir. Bugüne kadar terörle mücadelede elde edilen ortak tecrübeleri şu şekilde sıralamamız mümkündür;

1- Tek başına silahlı mücadelenin hemen hiçbir zaman terörü sona erdiremeyeceği gibi terörün silahsız çözümü de asla yoktur. Hiçbir taviz, hiçbir geri adım teröristi tatmin etmeyecektir.

2- Gerçek dünya ile teröristin kanlı hayatı arasında çok ciddi farklar vardır. Teröristin yaşadıkları ve kabulleriyle gerçek olaylar arasındaki çekişkiler somutlaştıkça teröristin direnci kırılacaktır.

3- Tek tek teröristler üzerinde tesirli olmak, ihanetin sonunun olmadığını açıklamak örgütteki çözülmeyi hızlandıracaktır. Terör örgütünün taleplerini kabul etmek, tehdide boyun eğmek değildir. Ancak silah ve şiddet karşısında toplumun boyun eğdiğini göstermek ne kadar yanlışsa demokratik atmaktan imtina edilmesi o ölçüde hatalıdır.

Terörle hiçbir yere varılmaz. Türkiye bölücü teröre asla rıza göstermeyecek, müzakere dayatmaları işe yaramayacaktır. Bir yanda terörle amansız mücadele ederken, demokratik reformların yapılması akla en yatkın seçenektir.

Terör eylemlerine ön şartsız derhal son verilmesi, bütün teröristlerin silahlarıyla dağdan inip devlete teslim olması, Türk adaletinin vereceği hükme razı olarak cezalarını çekmeleri, terör örgütü için tek çıkıştır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde her meselenin ele alınıp, çözümü mümkün ve hatta mecburidir. Eğer terörsüz bir siyaset, terörsüz bir ülke, terörsüz bir gelecek hususunda herkes ittifak halindeyse o halde değil elimizi taşın altına koymaya, gövdemizi koymaya varız.

‘Her türlü hizmete hazırım’ diyen teröristbaşı, buyusun terörün bittiğini, örgütünün tasfiye edileceğini tek taraflı ilan etsin.

Teröritbaşı işin içinde olmazsa bir şey çıkmaz diyenlere sesleniyorum. Eğer teröristbaşının tecridi kaldırılırsa gelsin TBMM’de DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lavedildiğini haykırsın.

Bu dirayet ve kararlılığı gösterirse yasal düzenlemenin yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın. Ne Kandil, ne Edirne... Adres İmralı’dan DEM’e uzansın, terör sorunu ülke gündeminden tamamen çıkarılsın. Hodri meydan, buna varız."

UMUT HAKKI NEDİR

Umut hakkı: Hapis cezasına mahkum edilenlerin kanunla belirlenen sürelerde iyi halinden dolayı koşullu salıverilmesinin mümkün olup olmadığının değerlendirilmesi.

Odatv.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler