Bakan Soylu: Afetlerde Türkiye'nin Aldığı Aksiyonu En Gelişmiş Ülkelerin Alabilme Kabiliyeti Söz Konusu Değil
İçişleri Bakanı Soylu, İzmir'deki depremin ardından tüm kurumların çok uyumlu bir çalışma sergilediğini, deprem ve diğer afetlerde Türkiye'nin aldığı aksiyonu, dünyanın en gelişmiş ülkelerinin dahi alamadığını gördüklerini ifade etti
İZMİR (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İzmir'deki deprem sonrası en fazla hasarın görüldüğü Bayraklı ilçesinde yapımı devam eden konteyner kentte yaptığı incelemenin ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
İzmir'in Seferihisar açıklarında meydana gelen depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralananlara acil şifa dileyen Soylu, depremde 116 vatandaşın hayatını kaybettiğini, 1033 yaralıdan ise 9'unun tedavilerinin devam ettiğini kaydetti.
Afetin Türkiye coğrafyasının bir gerçeği olduğunu, bu depremin de bıraktığı acı tecrübeler bulunduğunu belirten Soylu, arama kurtarmadan geçici barınma merkezlerine ve vatandaşların ihtiyaçlarının karşılanmasına kadar devletin ve tüm kurum ve kuruluşların örnek bir çalışmayı sahaya koyduğuna işaret etti.
Özellikle son 1 yılda yaşanan doğal afetlere karşı hızlı çalışmalar yürütüldüğüne işaret eden Soylu, "Şunu bu memleketin bir evladı olarak ifade etmek isterim, bir bakan olarak da söylemekten edep ederim ama; depremde ve afetlerde Türkiye'nin aldığı aksiyonu, dünyanın en gelişmiş ülkelerinin alabilme kabiliyeti söz konusu değildir. Bunu ne Amerika yapabilir ne Avrupa'nın herhangi bir gelişmiş ülkesi yapabilir. Bir kasırgada bile birçok gün patinaj yapan gelişmiş ülkeleri hep beraber görüyoruz." dedi.
Afet öncesinde, sırasında ve sonrasında yapılacaklarla ilgili çok önemli adımlar atıldığını kaydeden Soylu, İzmir'deki çalışmalarla ilgili şunları söyledi:
"Bir taraftan çadır kentler yapıldı, ardından iaşe, yemek, tüm ihtiyaçlar karşılandı. Bunlar hep birlikte yapıldı. Şundan da çok memnunum. İzmir'de çok ciddi bir uyum var. Buna ait de büyük bir memnuniyetimi ifade etmek isterim. Bundan sonra da böyle devam eder.
Depremde ufak tefek eksiklikler olur mu? Olur. Çünkü ani bir afet olayı ama buna yönelik olumlu olayların vatandaşımıza yansımasının çok yüksek olduğunu, olumsuzların da hep birlikte ortadan kaldırılmak için çaba sarf edildiği, devletin bir idare bütünlüğü sistemi içerisinde bunu sağladığı bir dönemi geçtik. Konteyner kent de depremin ardından 20-25 günlük süreçte bitmiş olacak, cuma günü tamamlanacak. Konteyner kentlere taşınmalar Allah nasip ederse pazar-pazartesi başlar."
"Kaçacak, göçecek bir yerimiz kalmadı"
Soylu, kentsel dönüşümle ilgili belediyelerle uyumlu bir şekilde adım atılması gerektiğini, bu meselenin kabul edilmesi ve mümkün olduğu ölçüler içinde bu dönüşüme tabi olunması gerektiğini dile getirdi.
İzmirli vatandaşların bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hiçbir eksiğinin olmayacağını belirten Soylu, "Bundan 1 yıl sonra İzmir'de bu yaraların sarıldığı ve bundan sonra elde edilen tecrübelerle daha hızlı ve güçlü adımların atıldığı bir tabloyu hep beraber görmüş olacağız." dedi.
"Delikanlılık falan dayanmıyor"
Soylu, bir süre önce Kovid-19 tedavisi gördüğü hatırlatılarak sağlık durumunun nasıl olduğunun sorulması üzerine, şöyle konuştu:
"Biraz daha iyileştim. Kolay bir dönem geçmedi. Şunu ifade etmem lazım; bu da bir afet, karşı karşıya kaldığımız korumalı bir afet. Elbette ki maske, mesafe ve temizliğe dikkat etmemiz gerekir. Evin içine dikkat edersek birçok meseleyi çözebilme kabiliyetine sahip oluruz. Nefes almaya şükrettiğiniz bir hale geliyorsunuz. Ben 24 saatin 18 saati çalışan bir insanım. 'En çok bana dokunmaz' diye düşünüyordum ama bu işe öyle delikanlılık falan dayanmıyor, onu söyleyeyim. Kimse kendine çok fazla güvenmesin. Günde 4-5 saat helikopter yolculuğu yapan, 5-6 vilayet değiştirebilen bir kişiyim. Gecenin üçüne dördüne kadar çalışıp sabahın erken saatlerinde tekrar çalışabilen bir performansa sahibim. Vallahi yere serdi. Onun için dikkat etmemiz lazım."
Özellikle aile içi bulaşıya dikkat edilmesi gerektiğini, hastalığı evdekilere bulaştırmanın getirdiği başka bir sorumluluğun daha bulunduğuna işaret eden Soylu, "Burada benim elde ettiğim sonuç; aile içi, ev içi daha fazla dikkat etmemiz lazım. Büyük bir ihtimalle ben taşıdım, çocuklarımız da oldu, hanım da oldu, başka bir sorumluluk daha hissetmeye başladım." diye konuştu.
"Yaşlılarımız bize alınmasınlar"
Bakan Soylu, Kovid-19 tedbirlerine yönelik denetimlerin devam ettiğini, daha fazla denetim yapılması, illa ceza kesmek için değil uyarı maksatlı denetimlerin yapılması gerektiğini ifade ederek Kovid-19 tedbirlerinin unutulmamasının ve vatandaşların birbirini uyarmasının da çok önemli olduğunu kaydetti.
65 yaş ve üstü vatandaşlara getirilen kısıtlamaları da hatırlatan Soylu, "Yaşlılarımız bize alınmasınlar, birtakım kısıtlamalar getiriliyor ama bu onları muhafaza etmek için. Çünkü onların bundan etkilenme kabiliyetinin daha çabuk olduğunu biliyoruz. Daha dün Ankara İl Jandarma Komutanımızın annesi, babası peş peşe vefat etti, ikisi de yaşlı. Böyle birçok örnekle karşı karşıyayız. Onun için bizim onları korumak temel görevimiz." ifadelerini kullandı.
Açıklamasının ardından yıkımı devam eden binalarda incelemelerde bulunan Bakan Soylu'ya, İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, Vali Yavuz Selim Köşger, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, İzmir Milletvekilleri Ceyda Bölünmez Çankırı, Mahmut Atilla Kaya ile AK Parti İl Başkanı Kerem Ali Sürekli de eşlik etti.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.