Balyoz davasına günler kala dikkat çeken gelişme

Balyoz davasına günler kala dikkat çeken gelişme

Yeniden görülen Balyoz davasında, 5 Eylül’de görülecek karar duruşması öncesinde davaya bakacak olan İstanbul Anadolu 4. Ceza Mahkemesi Başkanı ve mahkemeye üye hakimlerin değişmesi dikkat çekti.

Fethullahçıların sahte belgeler ve gizli tanıklarla hazırladığı, Yargıtay’ın beraat kararlarını bozmasıyla yeniden görülen Balyoz davasında dikkat çeken bir gelişme yaşandı. 5 Eylül’deki karar duruşması öncesi, mahkeme başkanı değiştirildi ve yeni üye hakimler atandı.

Gerçek Gündem’den Furkan Karakay’ın haberine göre Balyoz davasında yapılan bu değişimin, verilecek kararı nasıl etkileyeceği ise merak konusu oldu.

Nitekim, yeniden görülen Balyoz davasında, esasa ilişkin mütalaa öncesinde AKP’ye yakın olduğu öne sürülen ve Sedat Peker’in ifşaatlarında adı geçen Alim Yaşar duruşma savcısı olarak atanmıştı. Savcı Yaşar, mütalaasında hapis cezası istemişti.

Yeniden görülen Balyoz davasında savcı 12 yıl hapis istedi

DAVADA NELER YAŞANDI?

FETÖ’nün Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik en büyük kumpaslarından olan Balyoz davasının başlamasının üzerinden 10 yıl geçti.

TSK’ya yapılan kumpasın seyri 15 Temmuz darbe girişiminde değişmiş, davanın sahte belgelerle gizli tanıkların yalan ifadeleriyle hazırlandığı ortaya çıktı.

Fethullahçı darbe girişiminden 5 yıl sonra, kapatılan Yargıtay 16. Ceza Dairesi de Çetin Doğan, İhsan Balabanlı, Behzat Balta, Mehmet Kaya Varol, Metin Yavuz Yalçın, Erdal Akyazan ve Emin Küçükkılıç’a verilen beraat kararını bozdu.

BALYOZ DAVASI YENİDEN GÖRÜLMEYE BAŞLANDI

Balyoz davası, 31 Mart 2015’te 236 sanığın yüklenen suçu işledikleri sabit olmadığından beraatine karar verilen İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülmeye başlandı. Yakın zamanda yine 28 Şubat davası üzerine yıllar sonra verilen kararla hapse gönderilen Çetin Doğan’ın da aralarında bulunduğu 6 kişi yargılandı.

13 Mayıs’ta görülecek duruşma öncesinde dikkat çeken bir değişim yaşandı. Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki esasa ilişkin mütalaa öncesinde duruşma savcısı olarak Alim Yaşar atandı.

HAPİS TALEP ETTİ

Savcı Alim Yaşar duruşmada, “suç için anlaşma” suçundan 3 yıldan 12 yıla kadar hapis talep etti. Yaşar’ın gerekçesi ise generallerin bir araya gelmesiydi. Mütalaada, ortada bir suç olmadığı ancak generallerin bir araya gelmesinin “suç için anlaşma” suçunu doğurduğu öne sürüldü.

Savcı Yaşar, 80 yaşın üzerindeki emekli generaller hakkında hapis talep ederken, Balyoz davasında karar duruşması olarak 5 Eylül belirlendi.

Alim Yaşar, Peker’in “Silahlanın” çağrısı hakkında, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in yaptığı suç duyurusuna takipsizlik kararını veren savcıydı. Yaşar aynı zamanda, geçen sene Sedat Peker hakkında iddianame hazırlayan savcıydı.

Sedat Peker, Savcı Yaşar’ın iktidardan aldığı talimatı kendisine ilettiğini öne sürmüştü.

KARAR DURUŞMASI ÖNCESİ MAHKEME SİLBAŞTAN

Balyoz davasının kritik aşamalarında yaşanan bu değişimin ardından, 5 Eylül’deki karar duruşmasının görüleceği İstanbul Anadolu 4. Ceza Mahkemesi adeta “darmadağın” edildi.

İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Adem Kahriman, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Daire Başkanı yapıldı.

Mahkemeye ayrıca iki yeni üye hakim atandı. Bu isimler hakim Sema Nuran Kılıç ve Onur Sadettin Bektaş’tı. Beykoz Sulh Ceza Hakimi Ramazan Oruç ise karar duruşması öncesi Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin yeni başkanı oldu.

‘HER AŞAMASI HUKUKA AYKIRI, DAVADAKİ SİYASİ ETKİ BARİZ’

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Avukat Hüseyin Ersöz, bu tarz değişikliklerin siyasi dava süreçlerinde sıklıkla görüldüğünü ifade etti. Ersöz, esas hakkındaki mütalaa öncesinde de duruşma savcısının değiştirildiğini hatırlattı ve “Siyasilerin yargıyı bir araç olarak kullanma beklentisi, adalet sisteminin en büyük sorununu oluşturmaktadır” dedi.

Ersöz şunları söyledi:

“Balyoz Davası’na bakan İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanının Bölge Adliye Mahkemesi’ne atanması, 5 Eylül tarihli Karar duruşması öncesinde dikkat çekici bir durumdur. Öyle ki, benzer bir süreç Esasa İlişkin Mütalaa öncesinde duruşma savcısının değişiminde de yaşanmış, kamuoyunun yakından tanıdığı bir isim duruşma savcısı olarak atanmıştır. Bu kişinin verdiği mütalaa, hukuka aykırı şekilde tüm sanıkların cezalandırılması yönünde olmuştur.

Bu tarz değişiklikler, ne yazık ki siyasi dava süreçlerinde sıklıkla gözlemlenmekte ve çoğunlukla Sanıkların aleyhine bir sonuç doğurmaktadır. 2010 senesinde başlayan Balyoz Davası, 12 yıldır sürmektedir. Her aşamasında hukuka aykırı delil, karar ve uygulamaların etkisi görünen bu siyasi yargılama sürecinde Adil Yargılanma Hakkı’na uygun bir karar verilmesi kamuoyunun beklentisidir. Ancak, iktidar temsilcileri tarafından halihazırda bir iç politika malzemesi yapılan davadaki siyasi etki de bir o kadar barizdir.

Geçmişte örneğine sıkça rastladığımız, görev taltifi adı altında gerçekleşen bu müdahalelerin Adil Yargılanma Hakkı’nın ihlalini oluşturduğu ise şüphesidir. Siyasilerin yargıyı bir araç olarak kullanma beklentisi, adalet sisteminin en büyük sorununu oluşturmaktadır.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler