Bu kez Sedat Peker değil..."Bakanlarla ortak çalışan birisiydi"
Organize suç örgütlerine yönelik operasyonda tutuklanan, ancak daha sonra tahliye edilen İran uyruklu Naci Şerifi Zindaşti'nin de aralarında bulunduğu 20 sanıklı davada ifadeler ortaya çıktı...
Organize suç örgütlerine yönelik operasyonda tutuklanan, ancak daha sonra tahliye edilen İran uyruklu Naci Şerifi Zindaşti'nin de aralarında bulunduğu 20 sanıklı davada ifade veren İ.G. “Zindaşti'nin bakanlarla da iş yapan bir iş insanı olduğu söylendi. Ateş edilmiş. Adı bu meselelerle medyaya yansımasın, her şey hazır, yalnızca birinin teslim olması lazım dendi. Maddi sıkıntıdan suçu üstlendim" dedi.
Zindaşti davasının ilk duruşması İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. Duruşmaya tutuklu sanıklar E.Ö. ile C.D., Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Duruşma salonunda tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları da hazır bulundu.
“MADDİ SIKINTIDAN SUÇU ÜSTLENDİM”
Mahkemedeki savunmasında Naci Şerif Zindaşti'yi ve adamlarını tanımadığını belirten tutuksuz sanıklardan sanık İ.G., şöyle konuştu:
“Zindaşti'nin bakanlarla da iş yapan bir iş insanı olduğu söylendi. Ateş edilmiş. 'Adı bu meselelerle medyaya yansımasın, her şey hazır, yalnızca birinin teslim olması lazım' dendi. Maddi sıkıntı nedeniyle kabul ettim, suçu üstlendim. Ateş ettikleri yeri anlatarak bana bir silah verdiler. Nezarethanede ihtiyaçlarımı karşılamam için de bin 500 lira para verdiler. Onun dışında para almadım. Parayı emniyetten sonra vereceklerdi. Ben de emniyete gidip suçu üstlendim. Emniyette bana Zindaşti'nin terör örgütlerine finans sağladığını ve uyuşturucu baronu olduğunu söylediler. Bunun üzerine ben de her şeyi itiraf ettim.”
Tutuksuz yargılanan polis memuru E.K. ile Zindaşti arasında birçok mesajlaşma ortaya çıkarılmıştı. E.K, kızının öldürülmesiyle ilgili Zindaşti’ye bilgi sızdırmış, olası faili takip edip fotoğrafını çekerek ona yollamıştı. E.K, Zindaşti ile nöbetçi olduğu bir gün kızının öldürülmesi vesilesiyle tanıştığını söyledi.
Mahkeme başkanının Zindaşti ile mesajlaşmalarını hatırlatması üzerine, E.K, “Biz sorgu ekibi olduğumuz için cinayeti çözmek için mesajlaştım” dedi. E.K, Zindaşti’nin baron olduğunu bilmediğini söyledi ve “Hacı Osman Sezen ile yaptığım görüşmeleri Zindaşti’ye veriyordum. Çünkü o maktul yakınıydı. Milletvekili yeğenleri de arıyordu” şeklinde konuştu.
Mahkeme başkanı, polis memuru E.K'ya, Zindaşti’ye yolladığı “Maddiyatı devreye sokalım abi yavaş yavaş” mesajını sordu ve “Devletin polisisin sen” diyerek tepki gösterdi. E.K. da sokakta çalıştığını ve cinayeti çözmek için böyle konuştuğunu söyledi.
"HER ŞEYİ SEN AKTARMIŞSIN"
E.K'ya Zindaşti’yle çok mesajlaştığını belirten mahkeme başkanı, “Bu normal mi” diye sordu. E.K. da “Yukarıdan bize baskı oluyor. Biz de sürekli pres yapıyoruz” dedi. Başkan da “Pres yapınca bilgi alman lazım, burada her şeyi sen aktarmışsın” deyip Zindaşti’ye emniyetin e-posta adresine gelen bir ihbar formunu da yolladığını hatırlattı. E.K, hatırlamadığını söyledi.
Öldürülen İ.Ü’nün ağabeyi O.Ü. söz aldı ve E.K'ya sorular sordu. Cevap alamayan O.Ü. de “Kendisi bana ‘Cinayeti sizin işlemediğinizi biliyorum. A.G’yi Gaziosmanpaşa’da işkence yaparak konuşturacağız’ dedi” şeklinde konuştu.
"EĞER OTURUMU KAPALI YAPARSANIZ BİLDİKLERİMİ DAHA DA ANLATIRIM"
Duruşmada ifade veren sanıklardan eski polis E.K. da “Benden özellikle istenen Zindaşti’nin eylemlerinin araştırılmasıydı. Savcı Ercan D. ile gün aşırı bu olayı çalıştık. Operasyon, ben şubeden gönderildikten altı ay sonra yapıldı” dedi. Şubeden ayrılışının bir makamın isteğiyle gerçekleştiğini savunan E.K, "Eğer oturumu kapalı yaparsanız bildiklerimi daha da anlatırım” dedi. İfadesinin devamında “Paşakapısı Cezaevi’nde kalırken ‘Suç ortakları orada’ diyerek Tekirdağ Cezaevi’ne gönderilmek istendim. Ara durak olan Metris Cezaevi’nde kalırken bu karardan vazgeçildi. Beni oraya öldürmek için göndermeye çalıştılar" diye konuştu.
Mahkeme, Zindaşti hakkındaki Kırmızı Bülten kararının devamına karar vererek, O.Ü’nün duruşmadaki sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti. Sanık polislerin adli kontrol tedbirleri kaldırılarak duruşma 28 Eylül'e ertelendi.
ZİNDAŞTİ HAKKINDA 3'ER KEZ MÜEBBET VE 17 YILA KADAR HAPİS İSTİYOR
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede sanık Naci Şerifi Zindaşti hakkında 3 kişiye yönelik "Tasarlayarak kasten öldürme" suçundan üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Zindaşti hakkında ayrıca, "Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak", "Birden fazla kişiyle silahla tehdit", "Silahla kasten yaralamaya teşebbüs" ve "Resmi belgede sahtecilik" suçlarından toplam 6 yıldan 17 yıla kadar hapis cezası istendi.
İddianamede, diğer sanıklardan A.K'nin 2 kişiye yönelik "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet, E.Ö, İ.D, T.H.C, E.Ö ve C.D'ye de aynı suçtan birer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi talep edildi.
Aralarında polis memurlarının bulunduğu diğer şüpheliler hakkında ise "örgüte üye olmak', "örgüt adına suç işlemek", "suç üstlenme", "verileri aykırı olarak ele geçirme", "silahla tehdit" ve "görevi kötüye kullanma" suçlarından 9 ay ile 22,5 yıl arasında değişen hapis cezaları istendi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.