ontrol edilen evlerden birinde yaşayan sanatçı Murat Akalp, "Oğlum 'baba polis' deyip korktu. Eşimin, eşim olduğunu ispatlamak zorunda kaldım" dedi.

BBC Türkçe'de "Büyükçekmece'de olağanüstü seçim gündemi: Hayatımda ilk kez evime polis geldi" başlığıyla yayımlanan haberde "Büyükçekmece, İstanbul'un sakinleri açısından gölü, yazın dolup taşan sahili ve festivalleriyle ünlü bir ilçesi. Kentin merkezden uzak, en sakin yerlerinden biri burası. Ancak bu sakin ilçede bugünlerde alışkın olunmayan bir 'olağanüstülük' var" aktarımında bulunuldu.

Mahmut Hamsici ve Neyran Elden'in imzasıyla yayımlanan haber şöyle devam etti:

"Büyükçekmece, 31 Mart seçimleri ardından gündeme gelen sahte seçmen iddiaları nedeniyle tüm Türkiye'nin gündeminde. 

AKP'nin, Büyükçekmece'de olağanüstü itiraz yolunu kullanarak 'tam kanunsuzluk' gerekçesiyle seçimin iptali yönündeki başvurusunun, YSK tarafından bugün görüşülmesi bekleniyor.

AKP, Büyükçekmece ilçesinde 'usulsüz seçmen kaydı yapıldığı' iddiasıyla seçimin iptalini istiyor. İddiaların üstüne Salı sabah saatlerinde polisler Büyükçekmecelilerin kapılarını çalmaya başladı.

Polis ekiplerinin kapıları çalmaya başlamasıyla Büyükçekmece sakinleri açısından ortadaki olağanüstülük artmış durumda.

Adalet ve Kalkınma Partisi'nin güçlü olduğu Tepecik mahallesinde girdiğimiz bir muhtarlıkta karşılaştığımız polis ekipleri, dışarıdan gelmiş.

Ellerinde listeler, muhtarlıktaki harita önünde gidecekleri evlerin yerlerini belirliyor.

İsmini vermek istemeyen bir muhtar, Büyükçekmece'de kimsenin bu tür şeylere alışkın olmadığını, herkesin kaygılı olduğunu söylüyor.

Polislerin eve gelmesinden rahatsız olan ve buna karşı şikayet yollarını arayan bazı Büyükçekmecelilerle karşılıyoruz.

Kimisi evlerine polisin iki ila beş sefer arasında gelmesinden rahatsız, kimisi kendilerine sorulan sorulardan.

'OĞLUM, 'BABA POLİS' DEYİP KORKTU'

Sanatçı Murat Akalp, 'Hayatımda ilk kez evime polis geldi' diye anlatmaya başlıyor hikayesini ve sonra devam ediyor: 'Oğlum 'baba polis' deyip korktu. Eşimin, eşim olduğunu ispatlamak zorunda kaldım.'  

31 Mart yarışında, bir yanda 1994'ten itibaren üç dönem Anavatan Partisi'nden, iki dönem de Cumhuriyet Halk Partisi'nden belediye başkanı seçilmiş Hasan Akgün, diğer yanda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal vardı. Yarışı CHP'nin adayı Akgün kazandı.

Şimdi ilçede hem AKP'nin 'Gönül Belediyeciliği Kazandı, Teşekkürler Türkiye' afişleri, hem de CHP'nin bazıları Ekrem İmamoğlu'nu da gösteren zafer afişleri var.

İlçede hem AKP hem de CHP hummalı bir faaliyet içinde.

İl yöneticilerinin ve AKP milletvekillerinin ara ara Büyükçekmece'ye gittiği duyuyoruz.

AKP Büyükçekmece İlçe örgütü yetkilileri, röportaj talebimizi, bu konuda sadece genel merkez ve il yönetiminin açıklama yaptığını belirterek reddetti.

Partide yoğun bir toplantı trafiği var. İlçe örgütünde yaptığımız sohbette partililer, seçimlerden hemen önceki süreçte de 'sahte seçmenler' konusuyla yoğun bir şekilde mücadele ettiklerini belirtiyor.

CHP'liler de hem parti yöneticileri hem de bazı milletvekilleriyle Büyükçekmece'de.

'BİZ ALIŞIK DEĞİLİZ BÖYLE ŞEYLERE'

Görüştüğümüz CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, bazı verilerle AKP'nin iddialarının doğru olmadığını savunurken bir iddiayı ortaya atıyor.

Torun, kendilerine ulaşan bilgilere göre seçmen kontrolleri için polis dışında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde çalıştığını öne süren bazı sivil kişilerin de kapıları çaldığını belirtiyor.

Sanatçı Murat Akalp, birçok Büyükçekmece sakini tarafından kabul edilecek cümlesiyle ilçedeki durumu özetliyor:

'Huzurlu bir yerdir Büyükçekmece. Biz alışık değiliz böyle şeylere.'

Ancak seçim tartışmasının sürmesi durumunda, Büyükçekmece de bu olağanüstülüğe alışmak zorunda kalacak gibi görünüyor."