Can Ataklı: "Aynısı Türkiye'de de var"
Korkusuz gazetesi yazarı Can Ataklı, bugün kaleme aldığı yazısında Ertuğrul Özkök'ün geçtiğimiz günlerde yazdığı bir yazıyı eleştirerek "Aynısı Türkiye'de de var" değerlendirmesi yaptı
Korkusuz gazetesi yazarı Can Ataklı, bugün kaleme aldığı yazısında Ertuğrul Özkök'ün geçtiğimiz günlerde yazdığı bir yazıyı eleştirerek "Aynısı Türkiye'de de var" değerlendirmesinde bulundu.
Ataklı'nın yazısından ilgili bölüm şöyle oldu:
Hürriyet gazetesinde Ertuğrul Özkök’ün ilginç bir yazısı vardı.
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in, başbakanı azledip yönetime fiilen el koyduğu gün, New York Times gazetesinin Kahire bürosundaki gazeteci Vivian Yee gerekli izinleri alıp Tunus’a geçmiş.
Ancak Yee, daha ilk sokak röportajında polis tarafından gözaltına alınmış.
Birkaç saat sonra polisler Vivian Yee’ye “Başkanlık sarayına çağrıldığını” söylemişler.
Meğer Cumhurbaşkanı Kays Said, bu gazeteciye röportaj vermeye karar vermiş.
Yee büyük heyecanla cumhurbaşkanlığı sarayına gitmiş.
Kendisini önce bir odaya alıp cumhurbaşkanı karşısında nasıl davranacağını, hareketlerinin nasıl olması gerektiğini anlatmışlar.
Protokol müdürü, muhabirin kıyafetini beğenmemiş, bunun üzerine çarşıdan hemen yeni bir giysi alınmış.
New York Times muhabiri, tam Kays Said’in yanına girecekken protokol müdürü; “Bu sandaletlerle olmaz, cumhurbaşkanımızın huzuruna böyle çıkamazsın” demiş.
Artık ayakkabı almaya zaman olmayınca oradaki görevli kadınlardan birinin önü kapalı topuklu ayakkabısı muhabire verilmiş.
O da büyük gelmiş ama yapacak bir şey olmadığı için o ayakkabılarla içeri girmiş.
Kays Said’in karşısına oturunca her Amerikalı gibi bacak bacak üstüne atmış, protokol müdürü hemen el kol işaretleriyle uyarmış “Cumhurbaşkanının önünde bacak bacak üstüne atılmaz” diye.
Sonra sorulara geçmek istemiş muhabir, hemen uyarmışlar soru sorulmayacağı yönünde, çünkü cumhurbaşkanı sadece kendi uygun gördüğü konuları konuşacakmış.
Ertuğrul Özkök de bunu Arap adeti, Arap demokrasisi, Arap yaşam biçimi sıfatlarıyla eleştirmiş.
Yazı bitince şaşırdım çünkü Türkiye’den hiç söz etmemiş Özkök.
Oysa Türkiye’de de aynısı oluyor.
Saray gazetecileri de dahil Cumhurbaşkanı’nın huzuruna çıkacak herkes uyarılıyor, ne konuşacağına kadar tembihleniyor, gazetecilere sorular da önceden veriliyor.
Bacak bacak üstüne atmak ise zinhar yasak.
Daha bir ay önce Erdoğan, Beylerbeyi’ndeki Vardar Dondurma’ya girmişti de içeride oturan bir kadın, protokol müdürü tarafından “Cumhurbaşkanının karşısında bacak bacak üstüne atmayın” diye uyarılmamış mıydı?
Ertuğrul Özkök, Tunus’takinin aynısının tıpkısının bizde de olduğunu bilmiyor mu, hatırlamadı mı, yoksa hinlik yapıp imalı bir eleştiride mi bulundu?
Merak işte.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.