Erişti, İstanbul Offroad Spor Kulübü (İSOFF) tarafından organize edilen ve Türkiye'nin off-road branşındaki ilk FIA onaylı organizasyonu olan "FIA Off-Road Yarışı"na co-pilotluğunu (yardımcı pilot) yapan eşi Ejder Erişti ile katılıyor.

Çocukluğu, off-road sporcusu babası Ali Saim Tekin'in yarışlarını izlemekle geçen Erişti, yıllar sonra pilot olmaya karar verdi. Pilot olarak ilk kez iki yıl önce Çanakkale'de yarışan Erişti, aynı şehirde rakipleriyle mücadele ediyor.

Eylem Tekin Erişti, AA muhabirine, iki yıl önce katıldığı yarışın çok güzel geçtiğini ve keyif aldığını, ardından bütün şampiyonaları takip etmeye başladığını söyledi.

Off-road sporunda pek kadın erkek ayrımının yapılmadığını belirten Erişti, "Bir yandan gururluyum. Bu kadar çok erkek egemenliğinin olduğu bir yerde tek kadın pilot olmak bir yandan eğlenceli, bir yandan göz korkutucu, bir yandan kendini kanıtlamak için çok güzel bir fırsat." dedi.

Erişti, şehirde direksiyon başında olmakla arazide araç kullanmayı birbirinden tamamen çok farklı iki dünya olarak nitelendirdi.

Etapların karakteri ve zeminin özelliklerinin çok değişik bir tecrübe olduğunu dile getiren Erişti, "Burada daha farklı şeyleri göz önünde tutmak gerekiyor. Sadece hızlı olmak yeterli değil aynı zamanda arabayı korumak, zemine uygun şekilde kullanmak co-pilotu her zaman dinlemek gerekiyor çünkü biz pilot olarak nereye gideceğimizi bilmiyoruz. O yüzden daha değişik bir oyun." değerlendirmesinde bulundu.

FIA onayını şampiyonanın son yarışı öncesinde aldılar

Erişti, hem mental olarak hem de fiziksel bakımdan off-road yarışlarına hazırlıklı olmaları gerektiğini anlattı.

Bazen hava koşullarıyla da mücadele ettiklerini vurgulayan Erişti, bu yarışların keyifli bir oyun olduğunu ifade etti.

FIA onayını almalarının ardından sadece Çanakkale'deki yılın son yarışına katıldıklarını bildiren Erişti, gelecek sene şampiyonanın tüm etaplarına katılmayı ve iyi neticeler almayı umduklarını aktardı.

Bu sene de kalan tüm Türkiye şampiyonasını takip edip iyi bir derece almayı hedeflediklerini söyleyen Erişti, şöyle devam etti:

"Yarışların bizim için en heyecanlı olan tarafı araç kapalı olmadığı için doğadaki rüzgarı, yağmuru, tozu hissetmek. Doğayla tamamen baş başasınız. Doğaya karşı da bir mücadele veriyorsunuz ona saygı duyarak. Aynı zamanda onun sağladığı koşullarda iyi süreler almaya çalışıyorsunuz. O çok etkileyici bir şey. Hem arabayla hem de doğayla bütünleşerek bir yarış çıkartıyorsunuz. Yarış takvimi başladığında yarışlara ayrıca vakit ayırmak gerekiyor. Çok fazla antrenman maalesef bizim için mümkün olmuyor ancak arabanın hazırlanması, teknik kontrollerinin yapılması, yarışa uygun hale getirilme süreci aylar alan bir süreç."

Yeni bir kategoride FIA onayı almak için aylar boyunca emek verdiklerini dile getiren Erişti, en ince detaylarına kadar her kuralı okuduklarını, araçlarını buna uygun hale getirip test ederek onay aşamasına ulaştıklarını sözlerine ekledi.

Ejder Erişti: "Eşimle gurur duyuyorum"

Ejder Erişti de Çanakkale'nin kendileri için çok özel bir şehir olduğunu, ayrıca FIA kategorisinde yarışmalarının özel olduğu belirtti.

Uzun yıllardır motosiklet kategorisinde yarışsa da otomobil kategorisinde FIA onayı almış bir araçla pilot olan eşiyle yarışmanın apayrı bir duygu olduğunu anlatan Erişti, "Eşimle gurur duyuyorum. Bir sıkıntımız olmazsa, mekanik bir problem olmazsa podyuma çıkmak, yarışı bitirmek hedefimiz." ifadesini kullandı.

Co-pilot Erişti, yarışları bitirme odaklı olduğunu kaydetti.

Araca bindiklerinde hırslı olduklarını, her zaman finişe gitmeyi hedeflediklerini anlatan Erişti, "Çok hızlı olabilirsiniz, çok iyi pilot olabilirsiniz ama co-pilotunuzun hızı ile sizin hızınız eş değilse, aracınızda mekanik bir problem varsa bu yarışı bitirememek bence çok daha kötü sonuç oluyor. Bence yarış bitirmek çok önemli. Sonrasında da yapacağınız planlar doğrultusunda belki podyum oluyor belki olmuyor." diye konuştu.