Türk Denizcilik ve Global Strateji Merkezi Başkanı Cihat Yaycı, Kıbrıs Harekatı'nın yıl dönümünde Kıbrıs konusunda  uyarılarda bulundu. "Kıbrıs davasının sahibi Türk milletinin tamamıdır" diyen  Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı, zaman geçirmeden dost ve kardeş devletlerin KKTC’yi tanıması yönünde adım atılması gerektiğini söyledi.

"Yeni Meclis KKTC için önemli bir semboldür''
Kıbrıs harekatını hatırlatan Yaycı, "Türk Çıkarma Filosu, 19 Temmuz 1974 sabahı saat 11.30'da Mersin'den Girne'nin batısına doğru hareket etmiş, 20 Temmuz 1974 sabahı Türk ordusu, adaya saat 06.05'ten itibaren havadan indirme ve denizden çıkarma yapmaya başlamıştı. Bugün, Kıbrıs Harekatı’nın yıldönümünde Türkiye Cumhuriyeti Heyeti, çıkarma kahramanları; dönemin Başbakanı Sayın Bülent Ecevit, Başbakan Yardımcısı Sayın Necmettin Erbakan ve çıkarmada yer alan gazi ve şehit tüm Türk Ordusu’nu anmak ve minnetlerini sunmak suretiyle KKTC Meclisi’ndeydi. Türkiye Cumhuriyeti’nin, Kıbrıs Çıkartmasının yıldönümünde KKTC Meclisi’nde hazır bulunması ve KKTC’nin kalıcı ve itibarlı özgün bir Meclis binası kararı da bu bağlamda anlamlıdır. Bu tam bağımsız KKTC için çok önemli bir sembol mesajdır kanaatimce. Eğer aksi ise ya da böyle bir mesaj verilmek istenmemiş ise çok üzücü olur" diye konuştu.

'Hükümet KKTC'yi tanıma çağrısı yapmalı'
KKTC'nin devlet organlarının Rum ve İngilizlerden kalma binalarda bulunmasının doğru olmadığını vurgulayan Yaycı, "Bağımsız bir devlet olan KKTC kendi yönetimini eline bulundurduğu gibi, devlet işleyişini de kendi inşa etmiş olduğu binalarda sürdürmelidir. Milli yapının güçlendirilmesinin sembolü olması açısından yeni Cumhurbaşkanlığı ve Meclis binasının inşa edilmesi kararı önemlidir. Ancak yeterli değildir ve zaman geçirmeden dost ve kardeş devletlerin KKTC’yi tanıma çağrısı yapılmalıdır." ifadelerini kullandı.

"KKTC yalnız değil, Türk Dünyası arkasında''
"Kıbrıs davasının sahibi Türk milletinin tamamıdır" cümlesi dünyaya bir mesaj niteliğinde olduğunu ifade eden Yaycı, "KKTC yalnız değildir, birlik ve bütünlük içerisinde koskoca Türk Dünyası arkasındadır. O zaman Türk Dünyasının KKTC’yi tanıma çağrısı Türkiye Cumhuriyeti tarafından yapılmalıdır. Artık iki devletli çözümün tek model olarak benimsediği dünya tarafından bilinmelidir. Kıbrıs davası partiler üstü milli bir davadır. Böyle görülmelidir" şeklinde konuştu.

Cihat Yaycı sözlerini şöyle devam ettirdi:

Türk’süz bir Kıbrıs, Türkiye’siz bir Doğu Akdeniz oyunuyla karşı karşıyayız. Türkiye'nin Doğu Akdeniz Mavi Vatan parçası KKTC Mavi Vatanı da olmalıdır!

Türkiye Doğu Akdeniz’de diğer devletler ile deniz yetki alanı paylaşımı anlaşması imzalaması durumunda, anlaşma imzalandıktan sonra KKTC ile ortak bir kullanım anlaşması imzalayarak kazanılan deniz alanlarının KKTC ile ortak kullanımda olduğunu ifade edebilir.

“Böylece Türkiye’nin kazancı KKTC’nin kazancı olur. Bu durumda iki sonuç ortaya çıkar. Birincisi Türkiye kazanınca KKTC de kazanır."

“İkincisi şu anda sözde GKRY’ye ait olan alanlar, KKTC ile ortak kullanıma dair imzalanan anlaşma sonrasında KKTC tarafından bu şekilde kazanılmış olur ve GKRY’nin oyunu bozulur”

Türkiye ile KKTC kendi aralarında bir anlaşma imzalayarak Türkiye’nin deniz yetki alanlarını KKTC ile ortak kullanım alanı olarak ilan eder. Bu ‘Deniz Yetki Alanları’nı Ortak Kullanma Antlaşması’ ile Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki Mavi Vatan’ı Kuzey Kıbrıs’ın da Mavi Vatan’ı olur.

Böylece Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Kıbrıs adasının güneyindeki ve batısındaki deniz alanlarına da sahip olur.

“Türkiye tarih boyunca her zaman adil bir yaklaşım sergilemiştir. Türkiye hak ve menfaatlerini korurken, aynı zamanda Kıbrıs Türklerinin de haklarını ve menfaatlerini korumaktadır."

"Kıbrıs Türkleri arasına zaman zaman nifak ve fesat sokmak isteyenler olabilir. Bunlara itibar edilmemeli ve tam bağımsız Kıbrıs Türk devleti olunması için çalışılmalıdır. Bu devletin refahı denizlerine sahip çıkmasından geçer."

"Bunu da ancak Türkiye Cumhuriyeti’nin Doğu Akdeniz’de deniz yetki alanlarına sahip çıkma mücadelesinde başarıya ulaşması sağlar. Kilit slogan şudur; Türkiye ve KKTC sırt sırta, omuz omuza Türk’süz bir Kıbrıs, Türkiye’siz bir Doğu Akdeniz oyununu bozacaktır."

Bu anlamlı günde tüm Kıbrıs Şehitlerimizi , ebediyete intikal etmiş tüm gazilerimizi ve zamanın Başbakanı ve Başbakan yardımcısı merhum Sayın Ecevit’i ve merhum Sayın Erbakan’ı rahmet ve şükran ile anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun inşallah!!