Malatya'da Önder İmam Hatipliler Buluşması'na katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de imam hatiplere yönelik büyük bir rağbetin olduğunu söyledi.

İmam hatipli olduğum için gurur duyuyorum." diyen Erdoğan, 4 çocuğunu da bu okullardan eğitim almasını sağladığını aktardı.

1 MİLYON 300 BİN İMAM HATİPLİ VAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İmam hatip liselerinin oranı yüzde 18'e yükseldi, öğrencilerin de oranı yüzde 14'ü buldu. İmam hatipler adeta altın çağını yaşıyor. 1 milyon 300 bin imam hatipli var. Demekki milletimiz buralara rağbet gösteriyor." dedi.

BU YAPI BOYNU BÜKÜK KALMASIN DİYE ÇALIŞTIK

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından diğer satır başları şu şekilde:

Tek parti döneminde kapatılan bu okulları yeniden açan şehit başbakan Adnan Menderes'e rahmet diliyorum.

Onlar bizim için, gelecek nesiller için zor zamanlarda sadece hakka ve halka sığınarak çok büyük işler başardılar.

Onlar sadece okuyan değil, kendilerinden sonrakileri de okutan idealist insanlardı. Onların rahmetiyle kuşatsın diyorum.

İmam hatipli olarak biz de bu yapı boynu bükük kalmasın diye çalıştık. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımızdan Cumhurbaşkanlığımıza kadar imam hatip neslinin yetişmesine özel önem verdik.

4 EVLADIMI DA İMAM HATİBE GÖNDERDİM

Bu okulları 3-5 kendini bilmez insanın insafına terk etmedik.

Önce vefayı öğrendik. Biz bu okullarda mücadeleyi, sabrı, cesareti öğrendik. 4 evladımın dördünü de imam hatibe gönderdim.

Son nefesine kadar imam hatip okullarının kök salması için mücadele eden Celalettin Ökten Hocamızı, Ahmet Muhtar Büyükçınar'ı, Mahir İz'i ve diğer tüm alimlerimizi de yad ediyorum. Bazı çevrelerde imam hatip hazımsızlığı nüksediyor.

28 ŞUBAT DÖNEMNİ HATIRLATAN UYGULAMALAR VAR

El değiştiren bazı belediyelerde 28 Şubat dönemini hatırlatan uygulamalar görülüyor. FETÖ vari taktikler kullanılarak üniversiteli kız çocuklarımıza güvenli yurt imkanı sunan vakıf ve derneklerimiz hedef haline getiriliyor.

Millete hizmetten başka hiçbir gayesi olmayan kuruluşlarımıza yönelik itibar suikastları düzenleniyor.

Seçim döneminde inanç özgürlüğünden bahsedenler milletin saçıyla sakalıyla uğraşıyor.

Seçimden önce öğrencilere burs vermekten, ücretsiz yurt sağlamaktan bahsedenler koltuğa oturur oturmaz, işe öğrencilere hizmet veren vakıf ve derneklere saldırmaktan başladılar. İşte şimdi İstanbul'da İETT'de sakallılarla uğraşmaya başladılar.

SAKALINI KES DEDİLER, İSTİFA ETTİM

Benim dönemimde de bir albayı getirdiler İETT'nin başına. Personellerin sakalını kesiyordu. En son ben kaldım. Benim de sakalım vardı, beni de çağırdı. Dedi ki ya sakal ya istifa.

Ben de ertesi gün istifamı verdim ayrıldım. Seçim döneminde takılan özgürlük maskesi bugün yerini baskıya, faşizmi aratmayan tahammülsüzlüğe bıraktı.

12 bin 500 lira alıyordum, özel sektörde 4 kat fazlası maaşla işe girdim ve 50 bin lira. Allah bir yerden kapıları kapatıyorsa başka kapıları açıyor. Seçim döneminde takılan özgürlük maskesi faşizmi aratmayan tahammülsüzlüğe bıraktı.

CUMARTESİ ANNELERİ DİYARBAKIR'A NEDEN GİTMİYOR?

Cumartesi anneleri için Galatasaray'a gidenler, Diyarbakır Belediyesi önünde evlatları dağa kaçırılan annelerin yanına neden gitmiyorlar? Biz malum partinin il başkanlığının önünde duran annelerin yanındayız. Elimizden geleni yapacağız ve takipçisiyiz. Bu terör örgütü kaçacak, biz kovalayacağız.

SANATÇILARA DİYARBAKIR TEŞEKKÜRÜ

Bazı sanatçılar Diyarbakır'a gidiyorlar diye haber aldım. Şahsım ve milletim adına onlara teşekkür ediyorum. Burada milletimizin uyanışı çok önemli.

PKK terör örgütünü arkasına alan partinin neleri istismar ettiğini bilmesi bizim de anlatmamız lazım.

Diyarbakır'da anaların yanındayız. Devlet olarak elimizden geleni yapıyoruz. Bu işin arkasını bırakmayacağız.

ÇEVRE DOSTLARI NEDEN PKK'YA 'DUR' DEMİYOR

Taksim'de 12-13 ağacın yeri değiştiriliyor diye kıyametler koparanlar... Ormanlarımız yakıldı. PKK bu ormanların yakılışını üstlendi mi, üstlendi.

Peki bu ormanların yakılışını üstlenen PKK'ya karşı acaba şu anda çevre dostları niçin kalkıp da bunlara karşı 'Durun' demiyorlar? Dürüst değiller, samimi değiller.

Milletin kurumlarıyla, milletin değerleriyle kavga edenler bugün de kendilerini bekleyen akıbetten kurtulamayacak.

Milletimizin dişinden tırnağından artırdıklarıyla gönüllü teşekküllerimizi desteklemeyi sürdürecektir.

MİLLET YENİ 28 ŞUBATLARA İZİN VERMEZ

Bu millet bir daha asla yeni 27 Mayıs'ların, 12 Eylül'lerin, 28 Şubat'ların yaşanmasına izin vermez.

Altını çizerek ifade etmek isterim ki Türkiye'de 3 Kasım 2002 tarihinden itibaren vesayetin kapısı bir daha açılmamak üzere kapanmıştır. Bu ülkenin sahibi şu yada bu kesim değil 82 milyonun tamamıdır.