DENİZ BAYKAL ve DEVLET…..
Alp Tufan'ın Yeni Yazısı
Sevgili okurlarım iyi bir Pazar geçirmeniz dileği ile yazıma başlamadan evvel Müslüman aleminin KURBAN BAYRAMINI kutlarım hepinize iyi bayramlar dilerim.
Yazımın başlığı duayen siyasetçi CHP eski genel başkanı sayın DENİZ BAYKAL beyefendinin son günlerdeki çıkışlarından alıntı yaparak yazıma başlık attım.
Dostlarım sizlere yazılarımla ALGI YÖNETİMİ yapmıyorum bu tip söylemler geliştirenler var, ne yaşadıysam ne ile mücadele verdiysem ne ile çarpıştıysam onları anlatıyorum.
Bunları samimi olarak T.C mahkemeleri karşısında yargı mensuplarımıza karşıda konuştum.
Sayın BAYKAL bu hafta üstü üstüne yaptığı çok ciddi açıklamalarda siyasette nasıl paylaşımcı olduğunu bazı siyasetçilerin önünü DEMOKRASİNİN gelişmesi için açtığını tek tek anlattı.
Diğer röportajında bu CUMHURİYETİN kolay kurulmadığını şu anda devletimizin çöktüğünü ,CUMHURİYETİ yeniden dirilteceğimizden bahsetti.
Kendisini bir KONYALI olarak tebrik ediyorum,hemşeri sayılırız OSMANLININ son dönemine kadar ANTALYA ilimiz KONYA vilayetimize bağlıydı.
Şimdi gerçeklere geliyorum,karakol’da şaşmadık mahkemede şaşmadık.
Dostlarım AMERİKALILARA ve İNGİLİZLERE kızıyoruz tüm toplum olarak ve bu konuda haklıyız.
Ama bir şey var AMERİKALI veya İNGİLİZ bize düşmanlık yaparken çok açık bir şekilde çok dürüst bir biçimde yaklaşıyor.
Düşmanına bile doğru yönlerini söyleyeceksin..
2007 senesinin sonunda ABD üst düzey bir yetkili bayan hanımefendi ile onun beni bulması ile görüştüm.
Dört saate yakın sürdü(RUSYA FEDERASYONU YETKİLLERİNCE KAYIT ALTINDADIR) aksi iddia edilirse ortaya çıkar.
Bu görüşmede çok ciddi konular görüştük ve bu hanımefendi başkanlık departmanına bu raporu en üstte çıkacak şekilde çok dürüstçe görüşmenin analizini vermiş bunun testi bana intikal etti.
Aradan iki ay sonra bir İNGİLİZ yetkili bir hanımefendi geldi onunla da çok verimli bir iki saatlik görüşme geçti,daha sonra hanımefendinin verdiği yine aynı dürüstlükteki raporun süzgeçten geçmiş hali kamuoyuna yansıdı bende fikirlerimin ve karakter yapımızın ortaya çıkmasından ve net duruşumdan dolayı bu görüşmelerden çok hoşlandım.
Buraya kadar çok doğruda ABD ve İNGİLİZ devletleri bu sahada siyasetlerini ve politikalarını etkileyecek veya istedikleri şeyleri almayı engel olarak her kişiyi ve kesimi bertaraf ederler.
Değerli politikacı ONUR ÖYMEN beyefendinin Sayın DENİZ BAYKAL kaset komplosu ile açıklamalarını sizlere bur dan iletiyorum.
Sayın ÖYMENİN tüm anlatımları bu yayında doğrudur çünkü o anda bu konulara paralel hadiseleri kendim yaşıyordum.
https://www.youtube.com/watch?v=R3yx5JTRRic&t=185s&ab_channel=Halktv
Hadiseler olduktan sonrada hiç vazgeçmeden konuların atılan iftiraların arkasına gittim tüm geri planına girdim ve öğrendim.
Bu mücadeleden vazgeçmedim sonra başıma gelenleri bir çok defa size bu köşeden yazdım ama kırk yılın mücadelesini verdim.
Sayın DENİZ BAYKAL beye bu adi komplo operasyon yapılmadan evvel ne olmuştu hatırlayalım.
25 ARALIK 2009 günü sayın eski TBMM başkanı BÜLENT ARINÇ beyefendiye bazı ÖZEL HARP mensuplarının suikast yapacağı iddiası ile SEFERBERLİK TETKİK KURULU ANKARA BÖLGE BAŞKANLIĞI 11ve 16 numaralı odalarına girildi ve bur’da bir aya yakın bir araştırma görevlisi hakimi tarafından yapıldı.
KOZMİK ODA hadisesi olarak adlandırılan bu hadiseden hala kimse ne oldu,niçin oldu olaylar bu safhaya nasıl geldi burda ne vardı bu hadiseler ceyran etti.
11 ve 16 no’lu odadaki evraklar ve hard diskler şimdi kimin elinde belli değil.
Bu olaylar gelişirken 22 nisan 2020 tarihinde bir buçuk yıldır süren ağır rahatsızlığımın bittiği hafta hastanelere kayıtlı,yolda yürüyemiyen adamı İTO başkanına şantaj çetesi üyesi diye evim basılarak alındım üç gün nezarette tutuldum sonuçta hiçbir şeyin benle alakası olmadığı anlaşılınca serbest bırakıldım.
Bu olayda başı çeken tanıdığım iki MİT yetkilisi konuya dahil olduğu için konun içeriğini ve gerçeklerini yılların verdiği tecrübe ile orda öğrendim.
İTO başkanı sayın MURAT YALÇINTAŞ beyin 15 temmuz 2016 günü rahmete kavuşan babası merhum NEVZAT YALÇINTAŞ beyefendi ile HARBİYE ASKERİ MÜZEDE 2006 yılında verilen bir seminerde ortak alanda çekilmiş resimleri açıklamalı olarak şu anda yargılandığım AĞIR CEZA mahkemesine savunma olarak verdim.
Bu hadisenin hemen akabinde sayın DENİZ BAYKAL beye yapılan KASET komplosu 6 mayıs 2010 günü peşi sıra geldi.
Kamuoyu ŞOK geçirdiği günler ve CHP genel başkanlığında bir değişim süreci başladı.
Tamamen her şeyden yoksun olduğum günler fakat yılların tecrübesi sayın BAYKAL ŞANTAJ kaseti hakkında aldığım bir ip ucu istihbarat ile bu benim doğduğum büyüdüğüm İstanbul Yeşilyurt,Yeşilköy ve Florya bölgesinde oluşmuş bir konu onun arkasına takılarak çok maceralardan geçerek kaset konusunun katmanlarını ve daha sonraki kurbanlarını çözdüm.
Sayın DENİZ BAYKAL beyefendinin bu çıkışından çok umutlandım,şantaj ve diğer kirli faliyetler ile ülkeye ve bu ülkenin yaşayanlarına iftira atarak kendi menfaatlerini öne geçirip başka ülkelerin siyasetinin yolunu açanlardan kurtulmamız gerekli.
Bir ülkede hakkaniyetli adalet olmadan hiçbir şey olmaz önce TEMİZ bir toplum ve devlet inşa etmemizin gerekli olduğunu bunun bir BEKA sorunu olduğunu algılamamız lazım.
Ülkemizde kim olursa olsun KANUNLAR karşısında sorgulanabilir olmalı ve artık kapımıza kadar gelen bir DÜNYA devinin dostumuz olmadığını algılamamız gerekli.
Onların bu ülkeyi içerden tuttukları paralı askerleri ile vurdurmalarını önlemek ve dışardan saldırmalarını engellememiz gerekli.
Başarabilecekmiyiz…..?
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.!
SAYGILARIMLA,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.