Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: “Yeniden uyanış ve diriliş için cehaletle savaşmalıyız”
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Müslümanların en temel sorununun parçalanmışlık olduğuna değinerek, yeniden uyanış ve diriliş için...
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Müslümanların en temel sorununun parçalanmışlık olduğuna değinerek, yeniden uyanış ve diriliş için cehaletle savaşılması gerektiğini söyledi.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, ÖNDER İmam Hatipliler Derneği tarafından düzenlenen 18. İmam Hatipliler Kurultayı'na katıldı. Aksaray'da yapılan kurultayın 3'üncü oturumunda konuşan Prof. Dr. Ali Erbaş, "adalet ve merhamet"in günümüz dünyasının en fazla ihtiyaç duyduğu iki mühim İslami değer olduğunu ifade ederek, "Günümüz İslam dünyasında tebarüz eden bazı temel meselelere dikkatlerinizi çekmek istiyorum. Zira söz konusu meseleler, Müslümanları İslam'ın hakikatine yabancılaştıran, İslam coğrafyasını adalete, merhamete, barışa, huzura ve vahdete hasret bırakan temel badirelerdir" diye konuştu.
"DÜNYAMIZ DEVASA SORUNLARIN KUŞATMASI ALTINDA"
İslam dünyasının ciddi zorluklar, sıkıntılar ve problemlerin yaşandığı bir süreçten geçtiğini belirten Erbaş, "Hepimizin bildiği gibi bugün dünyamız, savaşlar, salgınlar, yoksulluk, terör eylemleri, ümitsizlik, gibi devasa sorunların kuşatması altında tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşıyor" ifadelerini kullandı.
"Bizim için Rönesans Allah resulü efendimizin (sas) gelişiyle başlamıştır" diyen Erbaş, "Rönesans Türkçe karşılığı "yeniden doğuş" demektir. Avrupalıların 13. yüzyılda başlattığı Rönesans'ı biz onlardan 7 asır önce başlatmışız. Müslümanlar olarak insanlığın inkişafına öncülük etmişiz. Maveraünnehir'den Endülüs'e kadar bütün İslam coğrafyasında çok zengin bir ilim ve kültür mirası bırakmışlar. Bugün dünyayı yöneten ve mevcut gidişattan memnun olan bir avuç azınlık, kendi egemenliklerini devam ettirebilmek için diğer toplumların cahil kalmasını zorunlu görmektedirler" diyen Erbaş, "Bu yüzden onları bilgiden, hikmetten, bilimden ve bilinçten uzaklaştırmak için küresel boyutta algı operasyonları ve sanal gündemlerle meşgul etmektedirler. Bu oyunlara bizim gelmememiz lazım" dedi.
"İSLAM'I İSTİSMAR EDEN TERÖR ÖRGÜTLERİNE ÇÖZÜM BULMAMIZ GEREKİYOR"
Erbaş, İslam'ın bazı terör örgütlerince istismar edildiğine işaret ederek, "Herkesin yaşama hakkını hak olarak ilan eden İslam'ın muazzez yapısının terör örgütleri tarafından istismar edildiğini görüyoruz. Referanslarını dinden aldığını iddia eden FETÖ, DEAŞ, Boko Haram ve Eş Şebab benzeri yapılar İslam'ın adalet ve ahlak ilkelerinden uzaklaşmanın acı bir neticesidir maalesef. İslam dünyasının bu hali bizi umutsuzluğa sevk etmeyecek. Sürekli tefekkür ve tezekkür ederek çözüm yolları bulmamız lazım" ifadelerini kullandı.
Erbaş, batı merkezli din anlayışlarının sonucu olarak neşet eden ve dünyayı etkileyen deizm, agnostisizm, nihilizm, ateizm benzeri akımların itikadi alanda yaşanan kaotik ortamın da etkisiyle İslam coğrafyasında karşılık bulması, üzerinde durulması gereken hususlardan olduğunu söyledi.
"MÜSLÜMANLARIN EN TEMEL SORUNU PARÇALANMIŞLIK"
Ümmet birliğinin önündeki en büyük engel ve Müslümanların en temel sorununun parçalanmışlık olduğuna dikkat çeken Erbaş, "Bir vücudun azaları gibi birbirine duyarlı, bir binanın tuğlaları gibi birbirine bağlı ve bir tarağın dişleri gibi yan yana olması gereken Müslümanlar maalesef imamesi kopan tespih taneleri gibi dağılmışlardır. İşte Afganistan, Irak, Libya, Suriye, Filistin, Afrika kıtası ve yaşananlar ortadadır. Coğrafi parçalanmışlık, zihinsel dağınıklığı da beraberinde getirmiştir" şeklinde konuştu.
"YENİDEN UYANIŞ VE DİRİLİŞ İÇİN CEHALETLE SAVAŞMALIYIZ"
Erbaş, sözlerine şöyle devam etti:
"Elbette günümüz İslam dünyasını yoran, oyalayan ve inciten bütün bu süreçte kendi ihmallerimiz ve hatalarımızın payı büyüktür. Bu noktadaki zaaf ve sorunlarımızın altındaki sebepleri en kısa şekilde ifade edecek tek kelime "cehalet" kelimesidir. Nitekim bilgi ve bilincin karşısındaki en büyük düşman, vahdetin önündeki en büyük engel ve kısır çekişmelerin altında yatan en temel etken cehalettir. Hem Kur'an, sünnet ve medeniyet boyutuyla cehalettir, hem de İslam coğrafyasında oynanan oyunlar ve senaryolar konusunda cehalettir. Dolayısıyla yeniden bir uyanış ve dirilişin mümkün olabilmesi için bugün mücadele edilmesi gereken başlıca düşmanın cehalet olduğunu kabul etmemiz gerekmektedir."
"HAYAT TARZI NE OLURSA OLSUN GENÇLERİMİZİ İHMAL ETME LÜKSÜNE SAHİP DEĞİLİZ"
"Hizmet yelpazemizi bütün gençleri kuşatacak şekilde genişletmeliyiz" diyen Erbaş, "Zira bu ülkenin bütün gençleri bizimdir. Dünya görüşü, kılık kıyafeti, hayat tarzı ne olursa olsun tek bir gencimizi dahi ihmal etme lüksüne sahip değiliz" diye konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.