Gidenler bilir. Güzelim Ege Denizi’ni ve tekneyle ada turlarını bir kenara bırakırsak, Cunda Adası’nın bir kaç özelliği vardır.

Öncelikle balık restoranları. Değişik otlardan yapılmış çok çeşitli Rum mezeleriyle bu restoranlar Cunda Adası’nın geleneklerindendir.

Ayrıca lokma tatlısı ve dondurma da yine Cunda Adası akşamlarının vazgeçilmezleri arasında yer alır.

Ayrıca bizzat Rahmi M. Koç’tan, gazeteci Bekir Coşkun’a kadar, Hülya Avşar’dan Güler Sabancı’ya, Cem Boyner’e kadar pek çok ünlüyü de Cunda Adası’nda görmeniz olasıdır.

Bir de Cunda Adası’nda gezip görmeniz gereken iki müze vardır.

Bunlardan biri Rahmi M. Koç Müzesi, öteki de Sevim ve Necdet H. Kent Kitaplığı’dır.

İkisinin de gerisinde işadamı Rahmi Koç’ün müze merakı yatar.

Rahmi M. Koç Müzesi, eski bir kilisede yer alır. Kilise, Alibey (Cunda) Adası Rum Ortodoks (Moschonese) cemaati tarafından, 1873 yılında, eski temelleri üzerine Anakent (Metropol) Kilisesi olarak inşa edilmiştir. Bir süre cami olarak hizmet vermis, 1944 depreminden sonra terk edilmiştir.

Rahmi Koç buranın tahsisini 2011 yılında müze inşaa etmek için aldı.  Sonra da İstanbul ve Ankara’daki Rahmi Koç Müzeleri’nin bir benzeri olarak inşaa etti. Oyuncaktan, bebek arabasına, ölçüm aletlerinden denizcilik aletlerine pek çok şey burada sizin ziyaretinizi bekler.

Bu müzeyi gezdikten sonra bir kaç yüz metre ötede, bu kez terk edilmiş eski bir değirmen karşınıza çıkar.

Rahmi Koç burayı da kurtardı ve bir kitaplığa dönüştürdü. Sevim ve Necdet H. Kent’in adını taşıyan bu kitaplığı da gezip, eşsiz manzarasını gördükten sonra “Cunda’yı gezdim ve gördüm” diyebilirsiniz.

Bu arada Sevim ve Necdet Kent’in Coca Cola’nın yeni emekliye ayrılan Dünya Başkanı Muhtar Kent’in anne ve babası olduğunu da ekleyelim. Kitaplıkta çoğu değerli 1500 kadar kitap bulunur. Ebeveynlerinin kitaplarını Muhtar Kent bağışlamıştır.

İSTANBUL VE ANKARA’DAKİ MÜZELER

Tabii ki Rahmi Koç Müzeleri’nin en büyüğü İstanbul’da yer alır.

Haliç Kıyısı’nda yaklaşık 27 bin metrekarelik alana kurulu müze Türkiye’nin ilk ve tek sanayi müzesidir. Ayrıca yaşayan bir sosyal mekandır. Çok güzel bir kafesi ve restoranı vardır.

Bu müzede bir denizaltı bile görebilirsiniz.

Bir Rahmi M. Koç Müzesi de Ankara’dadır. Vakıflar’dan kiralanan Çengelhan’daki müzeye daha sonra Safranhan da eklenmiştir. Toplam iki katlı ve 42 odada sergileme alanı vardır.

Keşke Rahmi M. Koç Müzeleri 4 değil 40 olsa, Türkiye’nin her yerine dağılsa.