Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı'nın "Türkiye Uyuşturucu Raporu Eğilimler ve Gelişmeler" başlıklı 2024 raporuna göre Türkiye, coğrafi konumu sebebiyle kıtalar arası uyuşturucu ticaretinde geçiş güzergâhı olarak kullanılıyor ve Türkiye'den geçen uyuşturucunun önemli bir kısmı PKK/KCK terör örgütünün finansmanında kullanılıyor.

Sözcü'den Aytunç Erkin'in rapordan aktardığına göre, Amerikan Dışişleri Bakanlığının raporlarına göre dünyanın en büyük 25 terörist grubunun en az bir düzinesinin dünya çapındaki uyuşturucu ticareti ile bağları olduğu tespit edildi. Yıllık küresel getirisi 350-400 milyar doları bulan uyuşturucu kaçakçılığı hem dünyada hem de Türkiye'de terör örgütleri için çok cazip bir ekonomik kaynak olduğu görüldü. Türkiye, coğrafi konumu sebebiyle kıtalar arası uyuşturucu ticaretinde geçiş güzergâhı olarak kullanılmakta. Ülkemizden geçen uyuşturucunun önemli bir kısmı PKK/KCK terör örgütünün finansmanında kullanılmakta.

Erkin'in aktardığına göre raporda PKK-YPG'yle ilgili şu tespitler yer verildi:

“Önümde Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı’nın “Türkiye Uyuşturucu Raporu Eğilimler ve Gelişmeler” başlıklı 2024 raporu duruyor. Yazımın girişindeki bu tespit de aynı rapordan.

Raporda PKK-YPG’yle ilgili önemli tespitler var.

Örneğin:

“Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine İlişkin Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından Ekim 2015’te yayınlanan raporun 18. sayfasında PKK’nın yasa dışı uyuşturucu trafiğinden gelir elde ettiği, uyuşturucunun Türkiye üzerinden Avrupa pazarına ulaştırılmasında vergi aldığı belirtilmiştir.”

Yine raporun bir başka bölümünde de PKK terör örgütünün uyuşturucu madde ticaretinin tüm aşamalarında rol aldığı tespit ediliyor:

“Uyuşturucu ile mücadele eden birimlerimiz tarafından yapılan operasyonlar neticesinde gerçekleştirilen tespitler, yapılan analizleri destekler niteliktedir. PKK/KCK-PYD/YPG’nin sadece uyuşturucu madde ticaretini yapan şahıslardan gelir elde etmekle kalmadığı, uyuşturucu madde ticaretinin tüm aşamalarında rol oynadığı ortaya konulmuştur. PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütünün;

Uyuşturucu ticaretini bizzat koordine ettiği,

Ülkemiz sınırları üzerinden uyuşturucu madde nakliyesi yapan ve illegal giriş yapmaya çalışan, tüm şahıs ve organizasyonlardan sözde vergi adı altında haraç aldığı,

Avrupa’da uyuşturucu dağıtımında etkin olduğu,

PKK’ya haber vermeden uyuşturucu madde ticareti yapan şahıs veya organize gruplara ait uyuşturucu maddelere örgüt tarafından el konulduğu,

Uyuşturucu imalatı yapan organizasyonlara yer temini ve koruma sağladığı,

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgemizdeki yasa dışı kenevir ekiminde aktif rol oynadığı,

PKK’nın uyuşturucu ticareti ile ilgili operasyonlarını örgüt içerisinde özel hücrelerin yürüttüğü ve diğer teröristlerin bu konuda bilgilendirilmediği tespit edilmiştir.

HEDEF ÜLKE TÜRKİYE

Emniyet’in raporunda “Türkiye hedef ülke” tespiti de çarpıcı:

“Ülkemiz, gerek Asya’da üretilen ve Avrupa’ya transfer edilen başta eroin olmak üzere afyon türevleri kaçakçılığında ve aynı bölgede son yıllarda imalatı ve kaçakçılığı artmaya devam eden metamfetaminde, gerekse Avrupa’da üretilen ve Asya’ya sevkiyatı yapılan sentetik uyuşturucu ve bu maddelerin üretiminde kullanılan kimyasalların kaçakçılığında transit ve hedef ülke konumundadır.

“Dünya, Avrupa ve ülkemizde uyuşturucu madde yakalamalarının geçmişten günümüze artış trendi göstermesi, suç organizasyonlarının yeni ticaret ve sevkiyat yöntemleri geliştirmesi, üretimde alternatif metot ve ara kimyasallar kullanması, farklı ülke hatta farklı kıtalardaki suç örgütleriyle uyuşturucu madde sevkiyat ve tedarikinde iş birliği içinde olması uyuşturucu sorununun küresel bir sorun olduğuna ve mücadelenin her geçen gün zorlaşacağına işaret etmektedir.

“Türkiye, coğrafi konumu nedeniyle uyuşturucu kaçakçılığında önemli bir geçiş ülkesi olmaya devam etmekte ve bu nedenle uluslararası iş birliği büyük önem taşımaktadır. Türkiye, uyuşturucuyla mücadele kapsamında 2023’te 251.851 olaya müdahale etmiş ve 313.416 şüpheli yakalamıştır.”

Narkotik Daire’nin raporunda “mafya-terör” ilişkisi ve uyuşturucu vurgusu da önemli: “Terör örgütleri de tıpkı organize suç grupları gibi uyuşturucu kaçakçılığı içerisinde yer almaktadır. Bu süreçte terör örgütlerinin birbirleriyle olan ilişkilerinin yanında organize suç grupları ile stratejik ortaklıklar kurarak hareket ettiği durumlara da rastlanır. Örneğin; istikrarsız bir bölgede uyuşturucu sevkiyatı yapmak isteyen bir organize suç grubu o yerde kontrolü olan bir terör örgütünden silah, mühimmat, sahte belge vb. sağlama karşılığında destek alabilir. Terör örgütlerince yasa dışı uyuşturucu üretimi, sevkiyatı, dağıtımı faaliyetleri doğrudan organize edildiği gibi diğer suç örgütlerinin benzer faaliyetlerinde de arabuluculuk, kollama/himaye vb. rollerde yer almaktadırlar.”