Erozyon Ve Kuraklıkla Mücadelede 'dijital' Dönem

Erozyon Ve Kuraklıkla Mücadelede 'dijital' Dönem

Tarım ve Orman Bakanlığının TAD Portalı ile tarım dışı kullanım için toprak talep edecek yatırımcılar, arazilerin ova koruma alanı içinde bulunup bulunmadığını veya özel ürün arazisi olup olmadığını öğrenerek yatırımlarına yön çizebiliyor

Tarım ve Orman Bakanlığının geliştirdiği "Tarım Dışı Yetkilendirme ve Toprak Etüt Portalı (TAD Portalı)" ile toprak talebinde bulunan yatırımcılar, hem arazilerin ova koruma alanı içinde olup olmadığına hem de özel ürün arazisi statüsünde bulunup bulunmadığına bakarak yatırımlarını şekillendirebiliyor. Portal, zaman ve para tasarrufu da sağlıyor.

AA muhabirinin, 5 Aralık Dünya Toprak Günü dolayısıyla yaptığı derlemeye göre, Tarım ve Orman Bakanlığı, erozyon ve kuraklığın olumsuz etkilerini en aza indirmek amacıyla çeşitli çalışmalar yürütüyor. Bu çalışmalarda, teknolojik ve dijital imkanlardan da yararlanılıyor.

Özellikle tarım arazilerinin amaç dışı kullanım taleplerini yönetebilmek ve bunların en kısa sürede sonuçlandırılmasını sağlamak için söz konusu çalışmalar önemli rol oynuyor Bu kapsamda geliştirilen TAD Portal ile tarım arazilerinin tüm kadastro ve tapu mülkiyet bilgileri dijital ortama aktarıldı. Sistem üzerinden tarım dışı kullanım taleplerinin dijital kontrolü, takibi ve sonuçlandırma işlemleri yapılabiliyor.

Söz konusu yazılım aracılığıyla tarım parsellerinin uydu görüntüleri ve büyük arazi grubu haritalarından toprak öz niteliklerine bakılarak talebin alternatif alanları tespit edilip, istekler daha düşük nitelik ve nicelikteki arazilere yönlendiriliyor.

TAD Portalı ile talep sahipleri tarım dışı kullanım için talep edecekleri arazilerin ova koruma alanı içinde bulunup bulunmadığını, mutlak, sulu, dikili veya özel ürün arazisi olup olmadığını öğrenerek müracaat yönünü değiştirebiliyor. Bu da yatırımcıya zaman ve para tasarrufu sağlıyor.

Yapılan çalışmayla tarımsal potansiyeli yüksek ve bütünlük içinde bulunan yerlerin "sit alanı" mantığı içinde güçlü bir şekilde koruma altına alınması hedefleniyor.

72 ilde 429 coğrafik alan "büyük ova koruma alanı" oldu

Türkiye'de 72 ilde 429 coğrafik alan "büyük ova koruma alanı" olarak ilan edildi. Bunların toplam alanı 9,2 milyon hektarı buluyor. Büyük ova koruma alanlarının 2023 yılına kadar 500'e ulaştırılması amacıyla çalışmalar devam ediyor.

Ayrıca, toprak kaynaklarının korunması, geliştirilmesi, sürdürülebilirliğin sağlanması ve en üst düzeyde üretimde kullanılmasının, "arazi kullanım planlamasıyla mümkün olacağı öngörülüyor. Bu konuda çalışmalar 2020 yılında başlatılırken ivedilikle sonuçlandırılması için çalışmalar yürütülüyor.

Söz konusu planlarla tarım için uygun olmayan verimsiz araziler tespit edilerek, tarım dışı kullanımlara uygun alternatiflerin oluşturulması hedefleniyor.

Tarım arazilerinin korunmasını daha etkin hale getirmek, buraların amaç dışında kullanılmasını engellemek için çeşitli düzenlemeler de yapıldı. Mevzuat düzenlemesiyle tarım arazilerini izinsiz ve amacı dışında kullananlara para cezasının yanı sıra hapis cezası da verilebiliyor.

Türkiye Çölleşme Hassasiyet Haritası oluşturuldu

Türkiye Çölleşme Modeli ve Risk Haritası Projesi kapsamında çölleşmeye ilişkin 7 kriter ve 48 gösterge tespit edildi.

Coğrafi Bilgi Sistemleri Tabanlı Çölleşme Modeli oluşturuldu ve Türkiye Çölleşme Hassasiyet Haritası hazırlandı.

Su erozyonu sonucu oluşan yıllık toprak kayıplarının ortaya konulması amacıyla Dinamik Erozyon Modeli ve İzleme Sistemi yazılımı geliştirildi.

Ulusal Dinamik Rüzgar Erozyonu Modeli İzleme Sistemi ile ulusal ölçekte rüzgar erozyonu sonucu taşınan sediment miktarı ve rüzgar erozyonu potansiyeline sahip alanlara ilişkin ilk sonuçlar başarıyla üretildi.

Tarım ve ormancılık başta olmak üzere pek çok sektöre toprak verisi sağlamak, mükerrer toprak çalışmalarının önüne geçmek ve Türkiye Ulusal Toprak Bilgi Sistemi'nin oluşturulma hedefine destek olmak amacıyla Toprak Bilgi Sistemi geliştirildi.

Çölleşme, kuraklık ve erozyon konularında 15 Ar-Ge projesi yürütülürken Baraj Havzaları Yeşil Kuşak Ağaçlandırma Eylem Planı çerçevesinde barajların ekonomik ömrünün artırılması amacıyla Baraj Havzaları Yeşil Kuşak Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Projesi hazırlandı.

Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Heyelan Duyarlılık Haritalaması Projesi çalışmaları kapsamında geçen yıl 8 haritalama gerçekleştirildi, 2 adet Çığ Kontrol Uygulama ve Değerlendirme Projesi hayata geçirildi.

2023'te hedef erozyonla taşınan toprak miktarını yılda 130 milyon tona indirmek

Türkiye'de 2020 sonu itibarıyla yaklaşık 9,8 milyon hektar alanda ağaçlandırma, erozyon kontrolü, bozuk orman alanlarının rehabilitasyonu ve mera ıslahı çalışmaları yapıldı.

Dünyada en fazla ağaçlandırma yapan ilk üç ülke arasında yer alan Türkiye'de, 1970'li yıllarda erozyonla taşınan toprak miktarı yılda 500 milyon ton iken ağaçlandırma, erozyon kontrolü, bozuk orman alanlarının rehabilitasyonu, mera ıslahı gibi iyileştirme çalışmaları sonucu 2020 itibarıyla 140 milyon tona düştü.

2023 hedefi ise tarım, orman ve mera alanlarında alınacak ilave tedbirlerle birlikte geliştirilen Erozyon Tahmin Modeli ve İzleme Sistemi sonuçlarına bağlı olarak yıllık 130 milyon tona indirilmesi olarak belirlendi.

Uygulanan projelerle toprak taşınımının azaltılması, tarım alanlarının organik maddece zengin üst tabakasının korunarak verimliliğinin artırılması, barajların ekonomik ömrünün uzatılması, su kalitesinin iyileştirilerek, can ve mal kayıplarında azalma sağlanması öngörülüyor.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler