Fenerbahçe Başkanı Ali Koç: Federasyondan kimsenin benimle görüşme yapmaya yüreği yetmez

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç: Federasyondan kimsenin benimle görüşme yapmaya yüreği yetmez

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, TFF'nin hakem kararları ve gündeme dair düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Koç, "Federasyondan kimsenin benimle böyle bir görüşme yapmaya yüreği yetmez" dedi.

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, gündemdeki konularla ilgili basın toplantısı düzenliyor.

Ali Koç'un açıklamalarından satırbaşları:

Trabzon maçında yapılan garip atama. Neden endişe duyduğumuzu size anlatacağımızı söylemiştik. Başka gelişmeler de oldu. 8 Mart Salı günü TFF'nin aldığı karar... Bence tüm ülke futbolunu karman çorman hale getirdi. Endişede ne kadar haklı olduğumuzu gördük. Hazırlanırken zorluk çektim. O kadar çok malzeme var ki... Günlük hayatta takip etmediğimiz, o kadar çok malzeme var ki... Hangilerini paylaşacağıma hala karar vermiş değilim.

Türkiye'deki genel tabloya bakalım. Futbol milyonlarca taraftarı, kulüpleri, sponsorları, medyayı kapsayan toplumsal gündeme yön verebilen en büyük endüstrilerden biridir. Kısacası her haneye girebilen konumdadır. Kargaşa var, kaos var, adaletsizlik var, güvensizlik var, yoğun dedikodu ve yoğun lobilerle bağdaşlaşmış durumda, futbol kalitesi ve marka değerinin her gün erozyona uğrayan, finansal olarak çökmüş, yeni nesle ulaşmakta zorluk çeken bir konuma el birliğiyle getirdik. Her sene daha kötü, üzerine koyarak giden, toparlanmayı kenara bırakın istikrarlı geriye saran sistem içerisindeyiz. Biraz olsun güvenle, liyakatle, adil rekabetin norm haline gelen adil şekilde yönetilse topluma zararı olan değil faydası olan değerdir. Ne yazık ki futbolumuz sporun temel ruhu olan birleştiricilikten çok uzaktır.

"FENERBAHÇE SİSTEMİN EN BÜYÜK MAĞDURLARINDANDIR"

Fenerbahçe yıllardır bu sistemin en büyük mağdurlarındandır. Fenerbahçe yıllardır buna tepkisini göstermektedir. Mücadelemizde bir gram şaşma olmamıştır. Bazı tepkilerimiz naif, romantik gelse de göreceksiniz er ya da geç bizim gibi düşünenlerin düşünceleri galip gelecektir. Bugün itibarıyla paydaşların bizlerle aynı konuma gelmesi bir nebze de olsa gelecek için umut vericidir. Statüko devam ettiği sürece sistem baş aşağı gitmeye devam edecektir.

Gelelim Fenerbahçe'nin yaşadıklarına... Kulübümüz istikrarlı olarak bu sistemin hedefinde, şampiyonluk yarışında darbe aldı. En yakın örneği geçen sezon... Hakem hataları bile demekten imtina ediyorum, hakem faciaları ile 12 ila 15 puanımız alenen gasp edildi. Bunlar bana göre değil; açık, net, sarih pozisyonlardan bahsediyorum. Gri pozisyonlara girersek daha da yükseliyor. O dönemde hatırlarsınız bir hakem, defalarca şunu söyledi. Fenerbahçe'ye karşı tutum var, Fenerbahçe'yi şampiyon yapmayacaklar dedi. Bu kafasından hayal ettiği bir şey de olabilir, gerçek de olabilir. Nasıl olursa olsun TFF'den bu iddialara dair hiçbir şekilde soruşturma olmadı. Oysa sorumlu, adil, her kulübe eşit mesafede olması gereken TFF son derece hızlı bir şekilde gereken adımları atmalıydı. Bu zan altında bırakılan hakemler için de yapılmalıydı.

Niye bunları söylüyorum? TFF'nin Fenerbahçe'ye karşı yaklaşımını, niyetini ifade edebilmek için. Adeta 3 maymunu oynadılar. Fenerbahçe nefreti, TFF'ye öyle işlemiş ki Fenerbahçe bir açıklama yaptığında mürekkebi kurumadan tehdit etme cüretinde bulundular. Başka kulüplerin TFF'nin içinden geçen açıklamalarına dostlar alışverişte görsün diye cevaplıyorlar. Savcıları göreve çağırmışlar. Yüreğiniz varsa savcılara başvurun. Neye istinaden savcıları göreve çağırıyorsunuz?

Tam 10 açıklamamızı saatler içerisinde cevapladılar. Başka bir kulüp yoktur herhalde. Hal böyleyken biz ne yapacağız? Bu köhnemiş zihniyetle var gücümüzle mücadele edeceğiz.

"ZORBAY KÜÇÜK'ÜN APAR TOPAR BU MAÇA ATANMASININ ARDINDA NE VAR?"

Fenerbahçe - Trabzonspor maçının hakemi Zorbay Küçük'tü. Dikkatle dinlemenizi rica ediyorum. Hakem atamalarıyla hiçbir müdahalede bulunmamış bir kulüp olarak konuşacağım. Er ya da geç iyi olanlar kazanacak.

Hakem ataması hafta içi yapıldı biliyorsunuz. 6 maç bir saatte, diğer 4 maç gece yarısına yakın açıklandı. 4 büyüklerin arasındaki maçlar her zaman önemlidir. Fenerbahçe - Trabzonspor maçının tarihi 16 Şubat'ta açıklandı. 3 Mart 23.55'te hakem açıklandı. Aynı gece hepinizin bildiği gibi Zorbay Küçük, Alanyaspor - Gaziantep maçını yönetti. Uzatmalara gitti, 11 sularında maç bitti. TFF daha sonra tebligatını yaptı. İşini doğru yapan, becerikli yapan bir anlayışla bu atama yapılsaydı konuların böyle olması söz konusu bile değildi. O yüzden bir müdahale olduğunu düşünüyoruz. Umarım müdahale vardır yoksa son derece amatör bir yaklaşım vardır. Biz açıklama yapmak zorunda kaldık. Zorbay Küçük'ün gece yarısı apar topar bu maça atanmasının ardında ne vardır? Belki sosyal medyaya, basına taşınmadı ama bazı başkanlara göre TFF benimle iletişime geçmiş, Zorbay Küçük'ü sormuş atama öncesinde. Federasyondan kimsenin benimle böyle bir görüşme yapmaya yüreği yetmez. Bu açıklama bize göre son dakika yapılan bir değişikliktir. Büyük ihtimalle düşünülen hakem Zorbay Küçük değildi. Bu maça atanacak hakeme genelde maç verilmez, verilirse de zorluğu düşük maç verilir. Gereken hazırlıkları yapması için bu yapılır. Söz konusu hakem Zorbay Küçük ise bunlar daha da önemlidir. Bu hakem en çok sakatlanan hakemlerden biridir, bir kez 1 yıl, bir kez de 6 ay sakatlıklar nedeniyle sahadan uzak kalmıştır. Birçok kez üslubu nedeniyle şikayetler olmuştur. Dinlenmeye en çok ihtiyaç duyan hakemlerden biridir. Perşembe günü Alanya, maç 11'de bitiyor. O gece Alanya'da kalıyor, ertesi gün Adana'ya geçip daha sonra İstanbul'a geliyor. Dinlenmesi için 72 saatten kısa süre var. Hakem olarak atamayı duyuyorsunuz, bu maçta hakem ben değildim, sonradan atama değişti diye düşünürsünüz. İlk defa hayatında 4 büyüklerin kendi arasındaki maçı yöneteceksiniz... İlk kez bu hakem 3'lüsü beraber maç yönetmiştir.

Keşke gözlemci maç raporu yazmasaydı, çünkü maçtan 20 dakika sonra atama oluyorsa o raporun hiçbir önemi yoktur.

"HAKEMLERİN PSİKOLOJİSİ LİGİN TAMAMLANMASI İÇİN BÜYÜK RİSKTİR"

MHK'nin ne kadar amatörce, kör göze parmak hatalarla yönetildiğini anlatmak istiyorum. Bu gerçekten liyakatsizlikten mi yoksa güç zehirlenmesinden mi? Son 4 ayda yaşanan kara tablo belki de hiç yaşanmamıştır. Hakemlerden en dertli kulüp olarak gerekince sahip çıkmayı da biliriz. Hakemlerin şu anki psikolojisi ligin tamamlanması için de büyük risktir.

Maç ilk maçın özetiydi. 1-0 öndeydik, maçın hakimiydik, son derece garip bir kırmızı kartla maçtan koptuk. Bu maçta da berabereyken, bana göre açık ara maçın hakimiyken, kırmızı kart çıktı. Oyuncuları tebrik ediyorum. İnsan ister istemez bugüne kadar neredeydiniz diye de sormadan edemiyor.

VAR hakemi Mete Kalkavan çağırıyor. Aynı Mete Kalkavan, geçen hafta Kasımpaşa maçında çağırmıyor. Daha önce de Beşiktaş maçında çağırmıyor.

Başka bir konu gözlemci... Sayın Ahmet İbanoğlu... 2 gün sonra liste dışı kaldı. MHK Başkanı verdiği röportaja göre bu operasyon aylardır süren çalışmanın sonucu. Böyleyse gözlemciyi niye atadınız? Maçtan önce eğer haberiniz yoksa bu 2 gün içinde ne oldu da hakem camiası tarafından güvenilirliği ile bilinen bu kişi liste dışı kaldı? Gözlemci tarafından zayıf not alan Zorbay Küçük'e maç verildi, gözlemci ise liste dışı kaldı. İrfan Can'a kırmızı kart verildi, malum kişi hariç herkes karar yanlış dedi. Minimum 2 maç ceza olması lazım kırmızı kart gördüğü için ama verilmedi. Ama Zorbay Küçük'e maç veriliyor.

"DÜŞENLER VE ŞAMPİYON ÖNEMSİZ HALE GELDİ"

Sezonun ne düşenlerinin ne de şampiyonunun önemsiz hale geldiği noktaya geldik. Oynanacak maçların kıymeti yerlerde diyelim. Sezon başından beri birkaç başkan ve TFF yetkilisinin elinde oyuncak olan futbolda kaosa, kargaşaya, rezilliğin ortaya döküldüğü yerdeyiz. Garip ilişkiler ağı saklanamaz hale geldi. Liyakatin yerine biatın talep edildiği, hakem performansı yerine kullanılışlığına bakıldığı, vasatlığın meşrulaştığı, ülkenin bir şehrinin tüm ülkeden büyük sayıldığı bir düzen içerisindeyiz. Bu kirli düzen MHK Başkanının dün yaptığı açıklamalarla tamamen deşifre olmuştur. En fazla sancı çeken Fenerbahçe'dir. En çok mücadele eden de Fenerbahçe'dir.

Gelelim 8 Mart açıklamasına... Sezonun bitmesine 10 hafta kala tarihteki ilk uygulamayla ayıklanan hakemlere dair bir açıklama yapıldı. TFF ise MHK'nin tamamen kendilerinin belirlediği listeyi açıkladı. Fenerbahçe olarak derhal tepki verdik. İsimlerden ziyade yönetiliş şekli ve zamanlamaya tepki verdik. 1 kulüp yoktur ki hakemlerden şikayetçi olmasın. Bu sorunun ivedilikle çözülmesinde de hemfikiriz. Ancak yöntemlerde hemfikir değiliz. Tabii ki isimler değişecek. Her şeyin şekli ve zamanı vardır. 'birdenbirebirden bire hakemlere sahip çıkıyor', basit fikrine ulaşmayın. Bizim istediklerimizden her geçen gün daha uzağa gidiyor sistem. Dolayısıyla bu hamle aylar süren çalışma da olsa niyetini sorgulamadan edemiyoruz. Çünkü bu reformu yapanlardan emin değiliz.

Fenerbahçe olarak en eldivensiz şekilde belirtmek isterim ki; kalıcı reformdan uzak, yeterli liyakatten uzak kişiler tarafından yapılanların istenen sonuca ulaşamayacağını düşünüyoruz. MHK Başkanı tarafından ifade edildiği gibi aylardır yapılan bir çalışma olduğunu düşünmüyoruz. Sayın Başkan diyor ki ben yaptım, ben de farklı düşünüyorum.

FIRAT AYDINUS - MHK BAŞKANI DİYALOĞU

Bir online toplantı yapılıyor hakemlerle... MHK Başkanı, orada Fırat Aydınus'u bölüyor ekranda. Sakal bırakmışsın hayrola diyor, o da vücudumu dinlendiriyorum diyor. Trabzon - Malatya maçını yönetmiş, 5 hafta dinlendiriliyor. Neden diyor MHK Başkanı. Ben de size soracaktım diyor. MHK Başkanı da nedenin kendisi olmadığını söylüyor. O da gidip kimse ona beraber soralım diyor. 27 hakemin olduğu yerde bunun duyulmaması mümkün değil. Sadece bir örnek.

Yeni bir gelişme son 2 hakem olayı. Halil Umut Meler ve Arda Kardeşler... Görüyor musunuz belki haklılar, kaos yaratıyorlar, ülkemizi müşkül mevkide bırakıyorlar.

"MELER VE KARDEŞLER MAÇLARI KABUL ETMEMİŞ"

Halil Umut Meler ve Arda Kardeşler maçları kabul etmemiş. Hakemlerin cep telefonlarında bir sistem var. Maça atanınca link geliyor. Tıklıyorsunuz. Hakem yardımcılarının da isimleri var. Onların da onayını alıp onaylıyorsunuz. Sonra resmi şekilde açıklanıyor. Dün 14'te tebligat yapıldı. Cep telefonlarına gitti. 8'i onayladı, 2 hakem onaylamadı. O 2 hakem onaylamadığı için yardımcılara tebligat gitmedi. Manchester City - Sporting maçından dönüyorlardı. İkna etmeye çalıştılar, ikna edemediler. Bizim maçımıza Arda Kardeşler atanacaktı, 17.40'ta iki yeni hakem atandı. Fenerbahçe'ye Volkan Bayarslan, Başakşehir'e de geçen haftanın Zorbay Küçük'ü atandı. Hakemler Türkiye'ye varır varmaz Riva'ya çağrılıyorlar. İkna etmeye çalışıyorlar. Zaten başka hakem kalmadı. Hakemlerin Tahkim'e gitmemesi için de ikna süreci sürüyor.

Gözlemciler boşuna rapor hazırlamasınlar... O kadar az hakem kaldı ki onları atamak zorundalar. Demin dedim ya bu kişilerin bunları yapacak kapasitede olmadığını söyledim. İşte alın bakın.

"ELLERAY'İN RAPORU NİYE BEKLENMEDİ?"

Aylardır çalışıyoruz diyorlar, biz de inanmıyoruz diyoruz. Kulüpler Birliği olarak bir ekip kuruldu. Süleyman Hurma bizi temsil ediyordu. Sorular soruldu, şikayetler alındı. Öncelik listesi yapıldı. Sonra bu komisyon, David Elleray tutuldu. Mart sonunda raporunu verecek. Daha önce Belçika'da yapıldı. 63 öneri yaptı, 63'ü de yapıldı. Bize de sunacak. Bu çalışma bitmeden, ciddi değişikliklere gidileceği bilinirken böyle radikal bir hamlenin nasıl yapıldığını hayretler içerisinde izledik. Hiç mi aklınızdan geçmedi Süleyman başkan böyle böyle bir şey düşünüyoruz demek. Bize hiç haber verilmedi. Aylardır böyle bir çalışma sürdüğüne inanmakta zorlanıyoruz.

Açıklanan listeye bakın, sezon başındaki listede plaka listesi ya da alfabetik listeye ya da kıdeme göre yapılır. Listede mantık yok. Gidenlerde de kalanlarda da. Acaba bu hakem müessesesi tarafından mı yapıldı, yoksa birisi elinize mi tutuşturdu? Acemiliği gösteren küçük bir örnek.

"DÜŞEN BİR TAKIM ŞAİBELİDİR DESE NE OLACAK?"

2 gün sonra MHK Başkanımız Ferhat Bey, yayıncı kuruluşa röportaj vermiş. İyi ki yapmış, keşke yapmasaymış. Çünkü spekülasyonlar daha da arttı. Sorgulanmasını gerektirecek söylemler içerisinde bulundu. Demek ki biz yıllardır etki altındaki hakemler tarafından yönetiliyormuşuz. 'Rahat ve hür karar alamayan hakemleri eledik' dedi MHK Başkanı. Bu açıklama Türkiye futbolunun MHK Başkanı'nın tecrübesi ve zekasını sorgulatacak bir açıklamadır. Düşen bir takım, maçlar şaibelidir, nedeni de 150 hakemin görevden alınması ve MHK Başkanının sözleridir dese ne olacak?

Sezon başından beri oynanan maçları saymayacak mıyız? Sadece son 10 maçın 4'ünü liste dışı kalan hakemler yönetti. Bunu sadece Fenerbahçe sormamalıdır. Zorbay Küçük'te verdiğim örnekte biz bunu sorguluyoruz, rakibimiz de bunu sorgulamalıdır. Sayın Başkan akıllara durgunluk verecek şekilde puan farkı doğrudan etken değil ama etki eden şeylerden biri oldu dedi. Bu insanlar futbolun gerçeklerinden o kadar uzak ki düşme hattı ve Avrupa'ya gitmek isteyen takımlarına kıyasıya rekabet olduğunun farkında değiller.

Sayın Başkanımız Ferhat Gündoğdu kimdir? Alt ligde gözlemci listesinde yer alıyordu. Serdar Tatlı döneminde yedek listedeydi. Bir önceki MHK'nin yedek üyesinin başkan yapıldığı görülmemiştir. Hakemlik tecrübesi de çok sınırlı. Biz 10 maç tespit edebildik. 2002 yılında yaşanan etik dışı bir olayla hakemlik kariyeri kısa sürmüştür. 20 yıl sonra hakemliğin başına getirilmiştir. MHK başkanı olan kişilerin tecrübeli, kuvvetli, her türlü şaibeden uzak ve biat etmeyen kişilerden seçilmesi gerekmektedir. Tecrübesiz olarak tecrübeli hakemlerin başkanlığını yapmakta zorlanacağı bellidir.

TFF sitesinde bir yer var. Hakemlerin listesi var. Tıklayınca bilgileri görüyorsun. KVKK sebep gösterilip hakemlerin yönettiği maçlar artık görünmüyor. 6698 KVKK kapsamında gerekli düzenlemeler yapılmak üzere sayfa yenilenmektedir yazıyor. 8-9 aydır yapılıyor. Acaba hakemlerin aldığı maçları mı saklıyorlar? Haklıysanız 8-9 ayda kanuna uygun hale getiremiyor musunuz? Bizde bir liste var, her hakemin maçları yazıyor. Bunu bulmam ne kadar zor biliyor musunuz? Biz çalışmasak bizde de olmayacak.

Gelelim EPAK'a. Sebattin Şahin, Eğitim Planlama Araştırma Komisyonu'nda görev almaktadır. Bu komisyon bir şey yapıyor mu, bilmiyorum. İnşallah yapmıyordur. Tecrübeli hakemlere eğitim vermiyor. Kendisinin hakemlik kariyerinde 94/95 sezonunda Gaziantepspor - Denizlispor maçında Gaziantepspor'un ofsayt nedeniyle kazandığı endirekt serbest vuruşu rakip sahadan kullanması nedeniyle maç iptal ediliyor.

Hakemlerin atletizm testini niye kaldırdınız? İngilizce konuşabiliyorlar mı? Yoksa Avrupa'dan atama olunca hasta bahanesiyle gitmedikleri oluyor mu?

En önemli konu hakem atamaları... Hatırlıyor musunuz bir sezona fırtına gibi girdik 5 maçta. Daha sonra kazanıyoruz, ertesi hafta o hakem maçlara atanmıyor. Böylece atamayla hakemlere çok güzel mesajlar verildiğini öğrendik. Geldiğimiz noktada özellikle 2. sezon olmak üzere hakem atamalarında kıstas maçlardaki hatalar değil, hakemlerin hangi takımların lehine ve aleyhine yaptığı hatalarla değerlendiriliyor. Son örneği Fenerbahçe - Trabzonspor maçı. Zorbay Küçük'ün maç almaması gerekmektedir. Atamaların sadece hakem camiasından değil, dışarıdan müdahalelerle de yapıldığını düşünüyoruz.

Bir takımın maçında hata yapan hakemi uzun cezalandırıyorsanız, başka bir takımın maçında hata yapmış hakemi bir sonraki hafta maça veriyorsanız burada mesajı almak gayet rahattır. Biz son gelişmeden sonra inanın bilgi akıyor bize. Niye bize? Herhalde bizim de ciddiye alacağımızı bildikleri içindir. 18. hafta sonrası farklı yöne gitmeye başladı lig. Ali Palabıyık, 3 Ekim 2021'den sonra 20 Ocak'ta VAR hakemi olarak atandı. Abdülkadir Bitigen, 6 Şubat'ta (Beşiktaş - Antalyaspor maçı) en yüksek notu almışı. Uilenberg tarafından tebrik edilmiş. Hatta seminerlerde pozisyon örnek olarak gösterilmiş. Bir daha maç alamadı ve listede. Kariyeri bitti. Bu hakem algoritmalarına aykırı bir şey. İçeride bir şey varsa bilmiyoruz.

Bu arada Ali Palabıyık, Rize maçından sonra Avrupa'da maçları var. 3 Ekim'de bu olay oluyor, UEFA maçları geliyor, TFF formsuz olduğu için maç verilmemeli deyip geri çeviriyor. Fırat Aydınus'un yüksek performansı nedeniyle 1 sene hakemliği uzatıldı. Trabzon - Malatya maçında galiba 5 hafta dinlendi. Sonra Altay - Çaykur Rize maçına çıkıyor. Ve genellikle sezon başından beri iyi performans sergileyen bir hakemimiz. Rizespor'a penaltı vermesi için VAR'a çağrılıyor. Gri bir pozisyon. VAR'da izliyor, kararını değiştirmiyor ve bu maç kariyerinin son maçı oluyor. Belki o yüzden MHK Başkanı ceza benden dolayı değil diyor. Ali Şansalan'a bayağı maç vermişler bu sezon. Beşiktaş - Adana maçındaydı, Adana Demir'in golü sayılmadı, 2 hafta bekletildi, sonra Konya - Galatasaray maçına atandı. Yaşar Kemal Uğurlu, Rize - Giresunspor... Son dakikalarda penaltı verdi, uzun düşündü, o çat diye çalar biliyorsunuz. VAR'a gitti, gitti geldi. O kadar barizdi ki yanlış karar. 7.9 puan almış. Düşük. Gözlemci İbrahim Aksoy. Siyah-beyaz hata yaptı demek 7 nokta puan. Maç almaması lazım, 2 gün sonra VAR görevlisi olarak atanıyor. 29 kere maç almış. Zayıf notu veren İbrahim Aksoy, şu an liste dışı kaldı.

Bir hakem vardı listede. Salı günkü listede yok, birileri devreye giriyor hafta sonu maç alıyor. Halil Umut Meler... Rize - Adana: 1-1. Gözlemci notu düşük. MHK tarafından hatalı bulunuyor, maç yönetecek hakemler listesine alınmıyor. Ancak atanıyor. TFF'nin sevdiği sevmediği hakemler olduğunu görüyoruz.

Bir diğer kişi de Abdurrahman Arıcı... Bunu sonraki toplantılara bırakıyorum. Bir dernek var. Onun başkanı. Yakında seçim yaptılar. Sayın Arıcı kazandı. Listesinde olan hakemlerin hiçbiri liste dışı değil.

"HAKEMLER NİYE RİVA'YA TAŞINDI?"

Adaletsizliğin, yozlaşmışlığın en uç noktasındayız. Bağımsız olsun hakemler ve kurullar diyoruz. Sayın Yıldırım Demirören zamanında muhteşem bir yapı inşa edildi Beylerbeyi'nde. Bu sezon başı hakemler Riva'ya taşındı. Sebep ne? Ben bunu gündem yaptım. Zaten hakemlerin maaşlarını, arabalarını veriyorsunuz, herhalde telefon trafiğini minimuma indirmek istiyorsunuz dedim. Ben şaşırdım. 11 Şubat'ta hakemlerin posta adresi tekrar Beylerbeyi'ne döndü.

Mutlu Çelik vardı bilir misiniz? O da tekrar dünyaya gelmiş. Alt liglerde görülüyor. Bu kişinin hakemlik kariyerini ve geçmişini biliyorsanız, uzak durmanız gereken biri olduğunu bilirsiniz. Temsilciler tarafından sokuluyormuş statlara.

SERVET YARDIMCI'YA: BİZİMLE UĞRAŞMAYIN

Servet Bey'e bir şey sormak istiyorum. Bizim Servet Bey'le derdimiz var Fenerbahçe olarak. 2019/20 sezonunda takım ismi vermeyeceğim, bir hakemi arayıp galiz küfürler ettiniz mi, tehdit ettiniz mi? Bizim geçen haftaki açıklamadan sonra herkese ağır yeminler ederek bu işle hiçbir alakanız olmadığını ifade ediyorsunuz. Biz de olduğunu söylüyoruz. Başkasına yaptığım çağrıyı size de yapayım, isterseniz televizyona çıkalım. Var mı, yok mu? Bu işlerin ne kadar ince ayarla yapıldığını biliyoruz artık. Sizi insan olarak severim ama siz bu sektöre zarar veriyorsunuz. Hakem işleriyle uğraşmayın, yolda hakem görseniz yolunuzu çevirin. Fenerbahçe olarak şu cümlelerimizi kafanıza kazıyın: bu saatten sonra bulunduğunuz görevde yapacağınız her adımı gözümüz kulağımız açık şekilde dikkatler üzerinizde. Sadece siz değilsiniz, diğerleri karda yürüyüp izlerini belli etmiyorlar. Bence bir süre bizim maçlarımıza da gelmeyin. Artık bu işlerle uğraşmayın. Hem hakemlerimizi hem federasyonu hem de devlet büyüklerini zorda bırakıyorsunuz. Bazı üyelerden sizin Fenerbahçe üyeliğinizle ilgili şikayetler gelmeye başladı. Yanlış yoldasınız. Sizin göreviniz adil rekabeti sağlamak. Bence tez zamanda bu işi bırakın. Hatta hepiniz bırakın MHK de TFF de. Bu işin yolunu açın. Bir kardeşiniz olarak rica ediyorum, artık geldiğimiz yol gidilecek yol değil. Fenerbahçe ile uğraşmayı bırakın. Sayın başkanımıza da size de tavsiye ediyorum, bizimle uğraşmayı bırakın.

Bu karar ligi şaibeli hale getirmiştir. Belki MHK Başkanı daha mantıklı sebepler verse olabilirdi. Ama vicdanı hür olmayan hakemler demiştir... Hangi kulüpler müdahil deniyor... Biz değiliz. Mesela bir futbolcu şike imasında bulunup sevk edilmeden ifadesi alınıp cezaya gerek olmadığı kararı alınıyorsa, bir futbolcunun cezası muadili olmadan erteleniyorsa, bir hakem 2-3 hafta yerine çok daha ucuz ceza alıyorsa bunları çözmek çok zor değil. Ya bizim gibi düşünenler sistemde kalacak ya da onlar kalacak.

"TRABZONSPOR AÇIK ARA EN İYİ FUTBOLU OYNUYOR"

Çok şanssızlıklarımız var. Konya maçında 3 oyuncumuz sakatlandı, hiç sarı kart yok. Kayseri maçında 4 top direkten dönüyor. Yine burada kupa maçı, olacak iş değil. Hatalarımız dışında böyle bir sıkıntımız var. Hakem hataları bizi kırılma anlarında yaşandı. 2 Trabzon maçında. İlkini biz iyi yönetemedik. Trabzonspor açık ara en iyi futbolu oynuyor. Kimsenin hakemler sayesinde kazanıyorlar demelerine izin vermem. Bu puan farkı tesadüf değil. Tescil edilip edilmemeyi konuşmak sürece daha çok zarar verir.

Yayın ihalesinde gelinen nokta üzücü. Ama bugün değil, 4 senede gelinen nokta üzücü. beIN diyor ya; TFF'nin sorumluluğu kulüpleri korumaktır. 4 senedir bunu hiç sorgulamadılar. Bizim yayıncı kuruluşla sıkıntılarımız var. İhalenin kurallarına uymayan teklifler yaptılar. Ya benim yöntemim ya da bana ne diye bir söz vardır. TFF şimdilik doğru yöntemi seçti. Her gün ölmektense bir kez ölürüz. 2-3 sene sonra çok daha iyi noktaya geliriz. 41 milyon dolar'dan 14 milyon dolar'a indi Fenerbahçe'nin geliri. Sayın Ağaoğlu da Anadolu kulüpleri konusunda buna dikkat çekti. Ama biz bir orta yol buluruz hiç merak etmeyin.

YABANCI HAKEM

Yabancı hakem sorulursa lehte oy veririz. Prensip olarak karşı olmama rağmen bu gelinen nokta çözülebilecek durumda değil.

Yayın ihalesinde kulüp olarak komisyondayız. Orada katkı vermeye çalışıyoruz. Hakemlik müessesi konusunda çok aktifiz. TFF'nin kulüplere yaklaşımı enteresan. Bazen diyorsun ki tam stratejik ortak, sonra bir bakıyorsun sanki yok hükmündeyiz. David Elleray ile proje yapıyoruz bir yandan, sonra bir bakıyorsun bu oluyor. Serdar Tatlı döneminde isimler ortaya atıldı, bir daha konuşulmadı. Arkadan başka kulüpler hazırlayıp liste verdiyse sanmıyorum, sanmak da istemiyorum.

Geçen hafta Avrupa Kulüpler Birliği toplantısındaydık. 30 yaş üstüne en çok süre veren ülke Türkiye, 21 yaş altına en az süre veren Türkiye. Biz çözüm arayan her türlü konuya gireriz. Fenerbahçe çok rahat kendi maçlarını 30-35 milyon euro'ya satabiliriz. Biz buna felsefe olarak karşıyız. Çetin rekabet olmalı ki sistem gelişsin. Her şeyimiz yerlerde.

Altyapıya önem vereceğiz. Onay gelirse birkaç haftaya size projemizi paylaşacağız. Bu stat nasıl örnek olduysa yapacağımız proje de büyük bir emsal olacaktır.

TAZMİNAT DAVASI

Fethi Pekin: TFF'ye açtığımız davada duruşma dündü. Küçük bir maddi hatadan dolayı TFF dünden önceki akşam reddi hakim talebinde bulundu. Bu hukukla anlam verilebilecek bir davranış değil. Bunun arkasında neler olduğunu tahmin edebiliyorum. Bunların arkasına sığınarak süreci uzatmaya yönelik hareketlerin adaleti zedeleyeceğini düşünüyorum. Biz bu davada da adaletin peşinden koşturacağız. Adalet topal da olsa er ya da geç gideceği yere varacaktır.

TÜRK FUTBOLUNDA ÇÖZÜM NEDİR?

Aslında çözüm radikal hamlelerle olur. Özerk, bağımsız olmalı futbol diyoruz. Ülkemizin başında futboldan gelen bir lider var. Spora önem veren bir devlet anlayışı var. Utanarak söylüyorum; birilerinin tepeden gelip sistemi silkeleyip o ya da bu şekilde artık bu işin böyle gidemeyeceğini, topluma zarar verdiğini, yeni insanlarla geleceği yeniden dizayn edilmeli. Yeter ki irade olsun ve samimi olsun. Her şey çok kısa sürede gerçekleştirilir. Kalan hakemlerle de giden hakemlerle de sorunlarımız var. Zaten radikal bir şeyler olacaktı ama bir gecede değil, proje kapsamında olacaktı. 3 Temmuz nasıl tahribat yaptıysa, son dönemde yaşananlar benzer seviyede olmasa da çok ciddi tahribat yapmaktadır. 300-500 kişiden bahsediyoruz, bu düzelebilir. Belçika'nın nasıl düzeldiğini David Elleray anlattı. Ben bilmiyordum 2010'a kadar çok kötüymüş. 63 madde uygulanmış. David Elleray'nin raporu gelince bakalım ne kadarı uygulanacak.

Mete Kalkavan gibi 5 kişi daha gitti, ne yapacağız? Hakemler kendilerinin müessese üstünde görüyor ne demek? Bu maç sonucunu değiştiriyor mu? İki türlü maç etkilenir, bir bahis için bir de başarı için ya da küme düşmeme için. Siz açıklamadan tatmin oldunuz mu? Ki sadece 15 dakika sıkıştırıldı. Biz yayıncıyla sıkıntı yaşıyoruz, MHK Başkanı yayıncının kanalına çıkıyor.

Anadolu Efes beni hayretlere düşürüyor! Bu ilk değil üçüncü olay beni hayretlere düşüren! Çok ayıp ettiler. Bu kadar Fenerbahçe kompleksine sahip olduklarını bilmiyordum. Kendilerine yazacağım mektubu kamuoyu ile de paylaşacağım.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler