Nil Nurlu Deniz ve eşi Serkan Deniz, 2016 yılında kurdukları gıda e-ticaret firmasında tedarik zincirinde yaşadıkları sorunlar nedeniyle tedarik zinciri yönetiminin dijitalize edilmesi, şeffaflaşması ve maliyetinin düşürülmesi için diğer ortakları Emre Üstüner ile yola çıktı.

"Akıllı tedarik zinciri" için geliştirdikleri yazılım ve ardından "DepoDone" adını verdikleri dijital uygulamayı devreye alan girişimciler, bu çalışmayla üretimin başlangıç aşamasından tüketim noktasına kadarki süreçlerdeki olası hatalı uygulamanın son tüketiciye maliyet olarak yansımasını engellemeyi hedefliyor.

Üretici ve tedarikçi arasında aracı yok

Nil Nurlu Deniz, AA muhabirine, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü kampüsündeki Teknopark İzmir'de 2022 yılında faaliyete başlayan platformun; restoran sahipleri, şarküteri, market, kurumsal ofis ve tüm perakendecilerin siparişlerini mobil uygulama aracılığıyla verebilmesini sağladığını belirtti.

Platformda üretici ve işletmelerin doğrudan buluştuğunu aktaran Deniz, geleneksel gıda tedarik zincirinde yer alan dağıtıcı, toptancı, taşımacı gibi aracıların bulunmadığını, platformun bu süreçleri üretici ve işletme adına yürüttüğü söyledi.

Deniz, üreticiden aldıkları ürünleri tedarikçilere kendilerinin ulaştırdığını anlatarak, platform sayesinde üreticilerin çok sayıda işletmeye aynı anda ulaşarak pazar arayışı, depolama, lojistik ve sevkiyat yükünden kurtulduğunu ifade etti.

İşletmelerin de aradığı ürünlere tek noktadan ulaşıp hızlı sipariş verebildiğini dile getiren Deniz, ürünlerin son kullanma tarihinden siparişin teslim süresine kadar tüm detayların dijital ortamda takip edilebildiğini kaydetti.

Sistemin maliyetlere de olumlu yansıdığını belirten Deniz, şöyle devam etti:

"Tüm işi yönetebildiğimiz için fazla aracıları, fazla maliyetleri ortadan kaldırıyoruz. İşin yüzde 99,9 operasyon mükemmelliğiyle yapılmasını sağlıyoruz. İdeal gıda tedarik zincirini kurarak, tüm maliyetleri iyileştirerek raf fiyatında yüzde 30 bir azalma sağlayabildik. Sistem en az yüzde 30 daha az maliyetli çalışıyor. Normalde 100 birim harcanacaksa biz 70 birime indiriyoruz."

Deniz, maliyetlerin düşmesinin son tüketiciye de yansıdığına dikkati çekerek, maliyetleri düşen işletmelerin büyük çoğunluğunun ürünü son tüketiciye daha ucuza sattığını bildirdi.

Yurt dışına açılıyor

Platformu başka ülkelerde de kullanıma açmayı istediklerini dile getiren Deniz, "Bu sistemi 2023 yılında Avrupa'da ve İngiltere pazarında açıyoruz. 2024 sonu hedefimiz, ABD pazarında açmak. Operasyonun başlatılması için yapılmış üretici ve işletme anlaşmaları var." dedi.

Deniz, 3 kişi çıktıkları yolda 30 çalışana ulaştıklarına değinerek şu an 5 bin ürün, 3 binin üzerinde işletme ile 120 üreticiye hizmet verdiklerini, gelecek yıl 80 çalışanla 25 bin üründe 500 üretici ve 15 bin işletmeye hizmet vermeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi.

"Birinci elden aldığımız için şişmiş bir fiyatla karşılaşmıyorsunuz"

Urla ilçesinde otel ve kafe işleten Duygu Sönmez Özçer de işletmelerine ürün tedarikini bu platform üzerinden sağladıklarını anlattı.

Platformun, kolay sipariş, ürünün stok durumu ve son kullanma tarihinin takibi gibi avantajları olduğunu kaydeden Özçer, "Bütçesel olarak da çok etkin. Birinci elden aldığımız için şişmiş bir fiyatla karşılaşmıyorsunuz. Maliyetinize göre son kullanıcıya satış fiyatınızı belirliyorsunuz. Maliyetiniz ne kadar düşerse o zaman son kullanıcıya ulaşan fiyat da o anlamda daha uygun bir hale geliyor. Biz ürünleri daha uygun almaya başlayınca rakiplerimiz sık zam yaparken biz bu periyodu daha açabildik. Her ay ya da iki ayda bir artık artış yapmıyoruz. Bu da tabii ki tercih edilebilir bir işletme olmamızı sağlıyor." diye konuştu.