Sezen Aksu’nun unutulmaz şarkılarından biri Git..Aslında git mi diyor sevdiğine gitme me diyor tam kestirmek mümkün değil.İzmir’de büyükşehir belediye başkanlığı adaylığında CHP ‘nin ahval ve şeraiti aynı Aksu’nun şarkısını çağrıştırıyor.

Ak Parti “Nihat Zeybekçi”ile seçime girerek bir yerde beyaz bayrağı çekmiş durumda.Erdoğan İstanbul ve Ankara başta olmak üzere çoğu kenti alalım İzmir’de oylarımızın üzerine artık ne kadar daha koyabilirsek hesabında.

Her ne kadar resmen aday olduktan sonra İzmir’de büyük bir ilgi ile karşılanmasına ve MHP desteğine rağmen Ak Parti’nin Zeybekçi ile büyükşehiri alması hayal.

Bu durum CHP yi rahatlatacağına daha da karıştırdı.Başvuru süreleri bitmesine rağmen her gün yeni aday adayları çıkıyor.Geçtiğimiz hafta bir ağır top daha katıldı bu isimler arasına.CHP İzmir’in unutulmaz il başkanlarından ,eski İzmir milletvekili Alaattin Yüksel genel başkanıyla Ankara’da bir araya geldikten sonra dosyasını il başkanına sundu.
 

2014 de yapılan yerel seçimlerde İzmir’de CHP, Aziz Kocaoğlu ile 1 milyon 700 bin oy almış, %50 ile birinci olmuştu.Ak Parti ise Binali Yıldırım ile 950 bin oy almış ve %36’yı yakalamıştı.MHP o seçimlerde de örtülü olarak Ak Parti’yi desteklemişti.
 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu “her ne kadar benden bu kadar”dese de seçmenler  Sezen Aksu’nun şarkısındaki gibi iki arada bir derede kalmış durumdalar.Aynı durum CHP Genel Başkanı için de geçerli.

Yukarı tükürse bıyık aşağı tükürse sakal.Ankara’dan gelen haberler Tuncay Özkan’ın aday gösterileceği şeklindeyken gerek Alaattin Yüksel’in tekrar aday adayı olması gerekse hafta içinde Yaşar Üniversitesi’nde yapılan “İzmir Modeli Sempozyumu”nda yapılan konuşmalar ve sohbetler dönüp dolaşıp topun yine Kocaoğlu’na geleceği şeklinde.

At yarışlarına benzer tahmin yaparsak..Favori:A lar (Aziz Kocaoğlu/Alaattin Yüksel) Plase:T ler (Tuncay Özkan/Tunç Soyer) Sürpriz:Selin Sayek Böke..
Bekleyip göreceğiz.

Romanya'nın kuruluşunun 100. yılı ve Türkiye ile diplomatik ilişkilerinin 140. Yılı vesilesi ile La Cigale Restoran’da düzenlenen resepsiyona katıldık.Romanya İzmir Başkonsolosu Mioara Ştefan'ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen davete girerken geleneksel hoş geldin yine “ekmeğe tuz banarak”yapıldı.

Başkonsolos Ştefan, "16 milyon askerin şehit düştüğü 1. Dünya Savaşı'nın sona erişinin 100. yılı ve Mustafa Kemal Atatürk'ün yokluğunun üzerinden 80 yıl geçmesini anıyoruz. Romenlerin ulusal birlik mücadelesi, 1600'lerin başında Mihail Viteazul'un döneminde, şehirlerdeki askeri güçlerin bir idare altında toplanmasıyla başladı.

Yüzyıllar içindeki idealimiz 1918'de gerçekleşti. 1. Dünya Savaşı'nda asker ve sivil yaklaşık 1 milyon civarında vatandaşımızı kaybettik. Kahramanlarımız, haklarımızın özgürlüğü için yaşamlarını feda ederek büyük Romanya'nın inşasına katkıda bulundular. Hepsini saygı ve minnetle anıyoruz" dedi.
Romen lezzetlerini tadarken yanına yaklaştığım konsolos Karşıyaka İnönü Mahallesi'nde Türkiye-Romanya Barış ve Dostluk Parkı'nı hayata geçirdiklerini ve belediye başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’a müteşekkir olduklarını mutlaka yazmamı rica etti.Bahçede ikram edilen sıcak şarapların hatırına zaten yazmamak olmaz.

Atölye Su’nun genel koordinatörü Pelin Uğur hayatını sellukalara adamış durumda.Ne yapacak edecek bu İzmir çiçeği ile süsleyecek kenti. Hafta içinde Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde yine bir “Sellukalar sarsın bahçelerimizi” etkinliği düzenledi.Eflatunlu beyazlı narin çiçekleriyle bir sarmaşık türü olan sellukanın latince adı Vigna Caracalla. Uğur’un nereden aklına gelmiş ki selluka?

“Bahçeyi, çiçekleri, İzmir’i sevdiğim için aklıma düştü. Neden İzmir sellukalarla süslenmesin? İstanbul’da lale festivali düzenleniyor İzmir’de niye bir selluka festivali düzenlenmesin?

Selluka İzmir’in semt benliğini oluşturan bir çiçek. Yıllar evvel insanlar bahçeli tek katlı müstakil evlerde yaşarken hemen hemen her evin bahçesinde bu çiçeği görmek mümkünmüş. Bu kültüre sahip çıkalım, saksıda bile olsa bu çiçeği dikelim” diyor.