Gönüllü Tercümanlar "asrın Felaketi"nde Yabancı Arama Kurtarma Ekiplerinin Sesi Oldu

Gönüllü Tercümanlar "asrın Felaketi"nde Yabancı Arama Kurtarma Ekiplerinin Sesi Oldu

"Gönüllü tercümanlar" 6 Şubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin hemen ardından dünyanın dört bir yanından bölgeye gelen yabancı arama kurtarma ekipleriyle Türk yetkililer ve depremzedeler arasında iletişim köprüsü oldu

Dünyanın çeşitli bölgelerinden Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen şehirlere gelen arama kurtarma ekiplerinin mücadelesine konuştukları dillerle ortak olan gönüllü tercümanlar, yaşadıklarını AA muhabiriyle paylaştı.

Tayland'ın Ankara Büyükelçiliği Tayland Ticaret Merkezi'nde uzman Anut Pholcharoen, Adana ve Hatay'da çoğunlukla ülkesinden bölgeye gelen arama kurtarma ekiplerine 4-5 gün boyunca Tayca, İngilizce ve Türkçe dillerinde tercümanlık yaptığını söyledi.

Deprem bölgesini ilk gördüğü andaki duygularını paylaşan Pholcharoen, "Televizyonda gördüğümde pek bir şey hissetmedim. Evet zor bir durum ama yani çok bir şey hissetmedim. Ama oraya vardığımda o kadar kötü hissettim ki insanları, hayatın nasıl devam edeceğini düşündüm. Çocukların gözlerine baktığımda çok üzüldüm." dedi.

Pholcharoen, depremin en çok etkilediği illerden Hatay'daki yıkımı gördüğü anları ise "Hatay'a girdiğimde bayağı şok oldum. Fotoğraf çektim birkaç tane. İnsanlar evlerinin yanında duruyor ama giremiyorlar. Çocukların okulları yok, hastaneler dolu. Ambulans sirenleri 24 saat çalıyordu." ifadeleriyle anlattı.

"En çok çocuklara üzülüyorum"

Pholcharoen, deprem bölgesinde depremzedelerin zor durumda bile kendilerine yardım etmeye çalıştığını belirterek, bölge halkının çok yardımsever olduğunu dile getirdi.

"Ben en çok çocuklara üzülüyorum. Okula gidemeyen. Sadece çocuklara değil yaşlılara, herkese." diyen Pholcharoen, deprem bölgesinde kıyafet yardımında bulunduğunu söyledi.

"Yardımseverlerin gönderdiği battaniyelerle ısınabildik"

Hacettepe Üniversitesi İletişim Fakültesinde akademisyen Barış Tuğrul, İspanyolcaya hakim olduğunu ve Meksika'dan gelen arama kurtarma ekipleriyle Adıyaman'a giderek 8 gün boyunca gönüllü olarak tercümanlık yaptığını ifade etti.

Adıyaman'da sıcaklığın sıfırın altında 8 dereceye kadar düştüğünü ve ısıtıcının bulunmadığını aktaran Tuğrul, "Deprem bölgelerinde yardımseverlerin gönderdiği battaniyelerle ısınabildik çadırlarda çünkü elektrik, su vesaire hepsi kesikti. Doğal gaz da kesikti herhangi bir kazaya sebebiyet vermemek için." diye konuştu.

Tuğrul, Türkçe-İngilizce-İspanyolca dillerinde tercümanlık yaptığını belirterek, "Meksikalı arama kurtarma ekibinin başında bulunan generalle Türkiye Cumhuriyeti'nin yetkilileri, valileri arasındaki koordinasyonu sağlamaya çalıştım. Arama kurtarma ekipleriyle beraber hareket edip enkazlarda görev aldım." ifadesini kullandı.

Daha sonra Ankara'ya döndüğünü dile getiren Tuğrul, İspanya'nın Ankara Büyükelçiliğinin gönüllü tercüman ihtiyacı üzerine yeniden deprem bölgesindeki İspanya'nın kurduğu sahra hastanesine gittiğini, orada da 20 gün kaldığını söyledi.

"Proteo yol ve hava şartları nedeniyle hastalandı"

Meksika arama kurtarma ekibinin Adıyaman'da ölen köpeği Proteo'nun hikayesini de paylaşan Tuğrul, Proteo'nun bu süreçte yol ve hava şartları nedeniyle hastalandığını belirtti.

Tuğrul, "Orada diğer doktorlar serum taktılar. Hatta biz aradık, bir veteriner de bulduk, bina hasar görmüştü ama veteriner çok sağ olsun gönüllü şekilde açtı. Daha sonra benim bir arkadaşım Proteo'yu arabayla alıp veterinere götürdü." dedi.

Proteo anısına Türkiye'nin, Meksika Ordusu Köpek Eğitimi Birimine arama kurtarma köpeği yavrusu hediye ettiğini hatırlatan Tuğrul, buna kendisinin vesile olduğunu, bu köpeğe "Arkadaş" isminin verildiğini anlattı.

"O geceyi yaşayanlar nasıl dayandı ona hayret ediyorduk"

Güney Afrika'dan gelen Gift of the Givers arama kurtarma ekibine gönüllü tercüman olarak katılan Sakarya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü 4. sınıf öğrencisi Yusuf Hasan Köse de daha önce Somali'de afet bölgesinde bulunduğunu ancak Türkiye'deki tecrübesinin çok farklı olduğunu kaydetti.

Köse, "Burada deprem bambaşka bir şeydi. Yıkıntısı başkaydı. Biz orada yardım etmeye çalışırken artçılar 6,4-6,5 seviyesindeydi. Biz dayanamıyorduk ona. O geceyi yaşayanlar nasıl dayandı ona hayret ediyorduk gerçekten." ifadesini kullandı.

Deprem bölgesine ulaşmak için ilk Adana'ya gittiklerini, oradan yaklaşık 6-7 saatte Hatay'a geçtiklerini belirten Köse, bu süreçte bölge halkının çok yardımcı olduğunu, ellerinde bulunan her şeyi ikram ettiklerini dile getirdi.

Köse, Güney Afrikalı arama kurtarma ekibine İngilizce, Türkçe ve zaman zaman Arapça dillerinde tercümanlık yaptığını belirterek, Hatay'da yıkımın çok fazla olduğunu vurguladı.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler