'Güvenli Turizm Sertifikası' Alan 3 Bin 63 Tesis Kovid-19'a Karşı Mücadelesini Tescilledi

'Güvenli Turizm Sertifikası' Alan 3 Bin 63 Tesis Kovid-19'a Karşı Mücadelesini Tescilledi

Türk turizm sektörü salgın nedeniyle 2020'de sezonu kayıpla açsa da "Güvenli Turizm Sertifikası" ile "yeni normal" ve "kontrollü sosyal hayat"taki varlığını güçlendirdi

ANKARA (AA) - Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle 2020'de sezonu kayıpla açan Türk turizm sektörü, "yeni normal" ve "kontrollü sosyal hayat"ta "Güvenli Turizm Sertifikası"yla yeniden ivme yakaladı.

Dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgınının en sert etkilediği sektörlerden biri de turizm oldu. Türk turizmi bu dönemde aldığı tedbirlerle, rakiplerine örnek uygulamalar sergiledi ve vazgeçilmez bir destinasyon olduğunu ortaya koydu.

Seyahat kısıtlamalarının yaşandığı 2020 yaz sezonunda turizm birçok ülkede daralırken tatilcilerin talepleri de salgına göre yeniden şekillendi. Tatilciler rotalarını belirlerken Güvenli Turizm Sertifikası'nın iki ayağı olan "güvenilirlik" ve "hijyen"i baz aldı.

"Güvenli ve sağlıklı tatil" taleplerini dikkate alan sektör temsilcileri 2020 sezonu yol haritasını da bu doğrultuda şekillendirdi.

Kültür ve Turizm Bakanlığınca yayımlanan konaklama tesislerinde "hijyen" tedbirlerini içeren genelge ile turizm tesisleri, şartları yerine getirerek sertifika almak için harekete geçti.

AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, tatilcilerin rota tercihlerini doğrudan etkileyen "Güvenli Turizm Sertifikasyonu" uygulamasına geçilen 2020'nin haziran ayından bu yana 3 bin 63 turizm tesis belge almaya hak kazandı. Bu tesislerden 1993'ü Kültür ve Turizm Bakanlığı belgeli, 1070 ise belediye belgeli otellerden oluşuyor.

Sertifikasyon için akreditasyon firmaları görevlendirildi

Vatandaşların sağlıklı bir tatil yapması için gerekli önlemleri alan turistik tesisler, ulusal veya uluslararası hijyen ve temizlik malzemesi tedarikçisi kuruluşların iş birliğinde, Bakanlıkça belirlenen akreditasyon şirketlerinin denetiminden geçerek belgeye hak kazandı.

Konaklama ve yeme-içme tesisleri, tur ve transfer araçlarını ayrı ayrı kriterler çerçevesinde uluslararası standartlarda denetlemeye ve Güvenli Turizm Sertifikasını vermeye yetkili olan kuruluşlar, Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB), Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TÜRYİD) gibi sivil toplum kuruluşlarının görüşleri alınarak belirlendi.

Denetim kuruluşları belirlenirken, başka bir ürünün üretiminde faaliyet göstermeyen, sadece denetim, analiz ve kontrol işlerinde faaliyette bulunan, çıkar çatışması olmayan bağımsız kuruluşlar göz önüne alındı.

Bakanlık, sertifikasyon denetimleri için Türk Standardları Enstitüsü Sistem Belgelendirme Grup Başkanlığı ve uluslararası firmaların olduğu akreditasyon şirketlerini görevlendirdi.

Denetimlerde uygunsuzluk üzerine ihtar verildi

Sıkı denetlenen turizm tesislerde "yerinde" denetim yapıldı. Bunun dışında 2 aylık periyotlarda "gizli müşteri" denetimi yapıldı ve bu, ayrıca raporlandı.

Saha denetiminin ardından belgelendirme en geç üç gün içinde tamamlandı. Denetimlerde kriterler ile uygunsuzluk tespit edilmesi durumunda ilgili tesise ihtar verilerek uygunsuzluğun devamı halinde belge iptaline gidildi.

Oteller sertifikasyon için sosyal mesafe planı hazırladı

Tatilcilerin en rahat ettiği mekanlar olan oteller, Kovid-19 ile mücadele için hassas çalışmalar yaparak belge alabilmek için misafirin otele girişinden acil durum ve izolasyona kadar farklı başlıklarda 132 kriteri yerine getirdi ve bu şartların devamlı uygulanmasına özen gösterildi.

Sertifika almak isteyen tesisler, tüm departman ve birimleri için hijyen uygulamalarını kapsayan protokoller hazırladı.

Otellerde, ayrıca sosyal mesafe planı hazırlandı. Ortak kullanım alanlarında alkol bazlı el antiseptiği veya dezenfektanı bulunduruldu. Tesislerin sertifika alabilmeleri için çalışanların Kovid-19 eğitimi almış olması ise başta gelen koşullar arasında bulundu.

Tatilciler otellere vücut ısısı ölçümü ile giriş yaptı

Tatil merkezlerine, turizm tesislerine, Kovid-19 ve hijyen uygulamalarına ilişkin personel alanları ve genel alanlara en az 3 dilde çevirisi yapılmış duvar şemaları asılması şartı getirildi.

Tesiste koruyucu kıyafet ve ekipman, tesis girişinde ise maske hazır bulunduruldu.

Çalışanların işe giriş ve çıkışlarında vücut ısısı ölçümleri termal sensörle yapılarak biyometrik yüz tanımları aynı anda kayıt altına alınarak takibi sağlandı.

Otellere izolasyon odası

Oteller, acil durumlar ile hasta, semptomlu veya şüpheli vaka tespit edilmesi halinde uygulanacak protokolü, ulaşılacak kişi ve kurumları belirledi.

Kovid-19 ile mücadelede tesisler için en çarpıcı değişimlerden biri de otel içinde acil durumlarda izolasyon alanlarının ve odalarının teşkili oldu.

İzolasyon alanlarının kullanımı ve tahliyesi sonrasında temizlik planları güncel tutuldu. Misafirlerin otele girişte ve konaklamaları sırasında öksürme, halsizlik, yüksek ateş gibi hastalık durumu göstermeleri halinde tesis personelinin müdahale planı oluşturuldu, personelin müdahale planı hakkında bilgisi olması sağlandı.

Ziyaretçilerin termal kamera veya temassız termal sensörlü ateş ölçerlerle vücut sıcaklığı kontrolleri gerçekleştirilerek yüz görüntüleriyle kayıt altına alındı.

Masalar arasına en az 1,5 metre kuralı

Kovid-19 ile turizm tesislerindeki en temel değişim her alanda sosyal mesafenin sağlanması yönünde oldu.

Tesislerdeki düzenleme, masalar arasında en az 1,5 metre, sandalyeler arasında ise 60 santimetre mesafe bırakılacak şekilde yapıldı.

Yeme ve içme alanlarında servis ekipmanları servis öncesi ve sonrası düzenli olarak temizlendi. Otellerde ortak kullanımdaki çay ve kahve makinası, sebiller ve benzeri cihazlar kaldırılarak misafirlere görevli aracılığıyla bu cihazlardan içecek verilmesi sağlandı.

Açık büfeye hijyenik sınırlama

Özellikle büyük otellerin en cazip alanlarından biri olarak görülen açık büfelerde, yiyeceklerin misafirler tarafından alınmaması ve yiyeceklerle temas kurmamasına yönelik cam siperlik uygulamasına geçildi.

Ortak kullanım gerektiren çay, kahve makineleri ve su sebilleri önünde de görevliler tarafından hizmet verilmeye başlandı.

Havuz ve plajlar

Sertifikasyon için, havuz suyundaki klor seviyesinin açık havuzlarda 1-3 ppm, kapalı havuzlarda ise 1-1,5 ppm değerlerinde tutulması istendi ve tesisler periyodik olarak kayıt altına aldı.

Havuz ve plaj çevresindeki tuvaletler, duş ve soyunma kabinleri sık sık temizlenerek dezenfekte edildi. Tesisler şezlongların arasındaki mesafeyi sosyal mesafe şartlarına uygun olarak konumlandırdı.

Muhabir: Yasemin Kalyoncuoğlu

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler