Dokuz yıl aradan sonra yeniden Formula 1 takvimine giren Türkiye, İstanbul Park'ta organize edilen Formula 1 DHL Türkiye Grand Prix'si ile pilotların kıyasıya mücadelesine sahne olacak. İstanbul’da şampiyonluğunu ilan etme ve efsane pilot Michael Schumacher’in 7 kezle ‘Formula 1’de en fazla şampiyonluk yaşayan pilot’ rekorunu egale etme şansı bulunan Lewis Hamilton, yarışlar öncesi yapılan antrenman turlarında pistten şikayetçi oldu. 

İstanbul’da yeni bir asfaltla karşılaşacaklarından haberdar olmadıklarını belirten Hamilton “Nedenini bilmiyorum ama zemini yeniden asfaltlamışlar. Bunun için milyonlar harcanmış. Islak yerlerde arabanın kontrolünü sağlamak imkansız. Burası harika bir pist… Burada uzun süredir yarış yapılmadığının farkındayım ama yeni asfalt için milyonlar harcamak yerine, sadece temizlemeleri yeterli olabilirdi” dedi.

Bazı bölgelerde zeminin ıslak ve kaygan olduğunu, bu nedenle arabanın kontrolünü sağlamakta güçlük çektiğini belirten Hamilton, Pirelli’nin de yanlış lastik tercihinde bulunduğundan şikayet etti. Yakın zamanda durumun değişeceğini düşünmediğini belirten Hamilton, yine de elinden geleni yaparak, yarışı kazanmaya çalışacağını söyledi.

MARIO ISOLA DA İTİRAF ETTİ

Pirelli’nin Motor Sporları Şefi Mario Isola, İstanbul’a yanlış lastik tercihiyle geldiklerini belirtti. Isola da, pistin yeniden asfaltlandığını bilmediklerinin altını çizerken “Biz burada en son çok uzun zaman önce yarıştık. Dolayısıyla aklımızda hala o bilgiler var. Bu yeni durumdan haberimiz yoktu. Ancak lastiklerin yol tutuşunun yarışa kadar gelişeceğinden şüphem yok” ifadelerini kullandı.

Antrenman turlarındaki diğer pilotlar da, İstanbul’da sanki buz üstünde sürüş yapıyormuş gibi hissettiklerini belirttiler.

“DARMADAĞIN OLDULAR”

 Intercity Yönetim Kurulu Başkanı Vural Ak ise, pistin durumu ve pilotların ilk tepkisi ile ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“20 pilotun 17’si ilk defa pisti kullandığı için sabahki dereceler çok enteresan oldu. Tam beklediğimiz gibi darmadağın oldular. Hava soğuk olduğu için pistin kuzeye bakıp gölgede kalan bölümüne düşen çiy o bölgeyi çok kaygan yaptı. Onun dışında kalan yerler de güneş görüp kuru kaldığı için yarısı kuru, yarısı süper ıslak bir piste dönüştü. Böyle olunca çok şaşırdılar. Telsiz konuşmalarını dinledik, ‘Buz üstünde araba kullanmak gibiydi’ dediler. Hem şaşkınlık hem de kızgınlıkla birkaç tur attılar. Piste girip lastiklerini hemen organize ettiler.”