Kerimoğlu köyünde yaşayan Şener ailesinin 6 çocuğundan biri olan Hümeyra, 10 yaşında düşme sonucu felç geçirerek yatağa bağımlı hale geldi. Dönemin kısıtlı imkanlarıyla bir süre evlatlarını tedavi ettirmek için çabalayan anne ve babanın bu girişimleri sonuçsuz kaldı.

Bir süre sonra konuşma yetisini de kaybeden Hümeyra'ya kendisini adayan annesi Dürdane Şener ise 5 yıl önce 72 yaşında vefat etti.

Engelli kızını, eşinin bir emaneti olarak gören baba Hasan Şener, 5 yıldır aynı binada oturdukları gelini Maviş Şener'in de yardımıyla, kızının yemeğinden kişisel bakımına kadar her türlü ihtiyacını karşılıyor.

Şener, AA muhabirine, kızının mutlu olduğu zaman tüm yorgunluğunun gittiğini ve dünyanın en mutlu insanı olduğunu söyledi.

Kızının sağlıklı olmasını çok istediğini ancak kadere de boyun eğdiğini ifade eden Şener, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Başına bu olay gelince çok doktor gezdim, hatta Ankara'da profesörlere götürdüm, 'Hocam mümkünse, benim durumum var Almanya'da tedavi ettirebilirim.' dedim ama bir umut olmadığını söylediler. Yıllarca annesi baktı, kızına adamıştı kendini, Allah ondan razı olsun. Anne ve babayız tabii ki bakacağız, bakmaya mecburiyetimiz var. Eşimin emaneti bana tabii ki bakacağım, bundan dolayı şikayet etmiyorum. Bize Allah tarafından hediye olarak verildi, her adama nasip etmez bunu."

Şener, ömrü yettiğince çocuğuna bakmaya devam edeceğini söyledi.

Sağlığının yaşına göre iyi olduğunu belirten Şener, şunları dile getirdi:

"Bu çocuklar cennetliktir, bana göre bu çocuklara bakanlar da cennetlik. Tabii ki bu Allah'ın bileceği iş, tabii 'Biz buna baktık da cennete gireceğiz' diye bir şey yok. Çok şükür durumumuza, biz böyle iyiyiz. Hiçbir hastalığım yok, yaşlılıktan dolayı ara sıra doktora gidiyorum. Bence hastalığım bu çocuğum yüzünden yok, annesi de böyleydi, hiç hastalığı yoktu, vadesi geldi öldü. Bu çocuğun sağlığı yüzünden cenabı Allah, ikimize de sağlık verdi. Allah gelinimden de razı olsun bana çok yardımcı oluyor, Allah herkese böyle gelin nasip etsin."