Konuya ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Taşkın, dünyada yaklaşık 20 yıldır ticari olarak kullanılan bulut servislerinin Türkiye'de çok yaygın olmadığını, son yıllarda yerli bulut sağlayıcıların ortaya çıkmaya başladığını ancak şimdilik sayısının bir elin parmaklarını geçmediğini belirtti.

Kovid-19 salgınıyla son 2 yıldaki tecrübelerin bulut teknolojilerine uyum sağlamanın zorunluluğunu ortaya koyduğunu ifade eden Taşkın, bulut sistemi kullanımının sadece maliyet azaltma unsuru olmadığını, aynı zamanda söz konusu sistemlerin kullanılmasıyla salgın, savaş, uluslararası kriz ve mücbir durumlara karşı alt yapı ve servislerle normalleşmeye yönelik daha hızlı tepki verilebileceğini söyledi.

Taşkın, Türkiye'de kamuda en kısa sürede altyapı ve kültürün bulut teknolojiler için uygun hale getirilmesi gerektiğine işaret ederek, "Böylelikle yeni servisleri çok daha hızlı hayata geçirilebiliriz. Güncel teknolojileri kullanarak yetkin çalışanları daha kolay elde tutulabiliriz. Bulutun teknoloji ve güvenlik standardına uyarak siber saldırılara karşı daha kolay korunabiliriz." diye konuştu.

Bulut kullanımının tek başına bir maliyet azaltma aracı olmadığına dikkati çeken Taşkın, "Bulut aslında kaynakların bugün bildiğimiz geleneksel veri merkezlerinden daha farklı bir şekilde, ihtiyaca göre, ihtiyaç anında servis edilme veya tüketilme sistematiğidir. Bulut güvensiz değildir. Bulut servis ve sistemleri uzak bir lokasyonda olabileceği gibi veri merkezimizde güvenlik duvarımız arkasında da olabilir." ifadelerini kullandı.

"Hazine ve Maliye Bakanlığını bulut teknolojisine hazırlıyoruz"

Taşkın, Hazine ve Maliye Bakanlığı Bilgi Teknolojileri Genel Müdürlüğü (BTGM) olarak kalıpları, alışkanlıkları, hantallığı yıkarak ilerlediklerini dile getirdi.

"Hazine ve Maliye Bakanlığını bulut teknolojisine hazırlıyoruz." diyen Taşkın, bu bakış açısı ile Felaketten Kurtarma Merkezi (FKM) çözümü için yeni Veri Merkezi kurmaktansa kamuya özel bulut çözümleri veren bir servis sağlayıcıdan bu hizmeti almaya başladıklarını ifade etti. Taşkın, söz konusu karar ile elde edecekleri faydayı şöyle anlattı:

"Bu karar ile Veri Merkezi inşaatı için ayrılan bütçeyi Hazinemizin kasasında bıraktık ve bulut ekosistemi oluşturulmasına önemli bir destek verdik, buluta geçiş aşamalarından ilkini gerçekleştirdik. Bu sayede verdiğimiz tüm servislere ait hizmet seviyelerini belirleyip ölçebileceğiz. Buluta uyumlu entegrasyon politikalarımızı belirleyeceğiz, bunun standartlarını koyacağız. Dış hizmet kalitesini ölçen metrikler belirlenecek ve bunları ölçmeye başlayacağız."

"Kamunun buluta geçmesini destekliyoruz. Diğer kamu kurumlarına ilham olmak istiyoruz." ifadesini kullanan Taşkın, kamunun buluta geçişinin hızlandırılması için bu süreci kolaylaştırıcı adımların atılması gerektiğini belirtti. Taşkın, "Bu kapsamda kamuda Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) liderliğinde ortak bir strateji oluşturulması gerekiyor." değerlendirmelerinde bulundu.

- "Her kurumun 'bulut karnesi' çıkarılmalı"

Taşkın, satın alma süreçlerinde iyileştirme yapılmak suretiyle kamunun bulut hizmetlerini daha rahat tedarik etmesinin sağlanması gerektiğine işaret ederek, insan kaynağına da yatırım yapılmasının önemini vurguladı.

Her kurumun bu anlamda bir karnesinin çıkarılması gerektiğini anlatan Taşkın, "Buluta geçişte bir olgunluk seviyesi belirlenmeli ve ona göre kurumlar buluta geçiş planına dahil edilmelidir. Hazine ve Maliye Bakanlığı BTGM olarak her türlü iş birliğine hazırız." dedi.