TBMM Genel Kurulunda grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

"Meclis Başkanlığı, İçişleri Bakanı'ndan mı korkuyor?"

HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan OIuç, HDP Iğdır Milletvekilli Habip Eksik'in, Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde yapılan yürüyüşte, polisin müdahalesi sonucu yaralandığını belirterek, Meclis Başkanlığı'nın, bunu kınamadığını söyledi.

Oluç, "Bu demektir ki bir milletvekiline kolluğun yaptığı saldırıyı Meclis Başkanlığı kınanacak bir durum olarak görmüyor, yani bu saldırının arkasında duruyor. Yok, böyle değilse Meclis Başkanlığı, İçişleri Bakanı'ndan mı korkuyor?" ifadelerini kullandı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun konuya ilişkin, "Demokrasiyi istismarınıza asla izin verilmeyecektir" şeklindeki açıklamasına işaret eden Oluç, "Mafyayla iltisaklı ve irtibatlı bir İçişleri Bakanı bu. Her türlü uyuşturucu baronuyla, yolsuzluk yapanla, hırsızlık yapanla, ülke dışına kaçırılanla, her türlü musibeti yapanla ortak fotoğrafları olan, bir fotoğraf albümü oluşturmuş bir İçişleri Bakanı. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en berbat İçişleri Bakanından bahsediyoruz. Bu İçişleri Bakanı diyor ki 'Demokrasiyi istismar etmelerine izin vermem.' Öyle mi? Ya, senin demokrasiden ne haberin var?" diye konuştu.

"Bir milletvekiline, polis tarafından yapılan şiddeti kabul etmemiz mümkün değil"

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, tıpkı polise yapılan şiddeti kabul etmedikleri gibi, bir milletvekiline polis tarafından yapılan şiddeti de kabul etmelerinin mümkün olmadığını dile getirdi.

Yeni yasama yılına milletin sorunlarını ilgilendiren konular yerine "dezenformasyonla mücadele" kanun teklifi ile başlanmasını eleştiren Altay, "Birileri susabilir. CHP bu haksızlığa, bu yağmaya, bu talana karşı susmayacak. Ne diz çökecek ne baş eğecektir" dedi.

"Amaç üzüm yemek değil, bu mesele üzerinden bağcıyı dövmek"

HDP'li Oluç'un, İçişleri Bakanı Soylu ile ilgili sözlerine cevap veren AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal, "Anayasa'nın 38. maddesi açık bir şekilde, suçu sabit olmadığı sürece hiç kimseyle ilgili suçluluk ithamını yasaklamışken bu kadar rahat konuşulmasını, bu kadar çirkin ifadeler kullanılmasını asla kabul etmiyorum" diye konuştu.

Engin Altay'ın "dezenformasyonla mücadele düzenlemesi" olarak bilinen kanun teklifine yönelik eleştirilerine Ünal, "29'uncu madde ile ilgili defalarca hem Dijital Mecralar Komisyonunda hem Adalet Komisyonunda değerlendirmeler yaptık ama anladığım kadarıyla burada amaç üzüm yemek değil, bu mesele üzerinden biraz bağcıyı dövmek olarak görülüyor" dedi.

"Ben kınarım, bende sıkıntı yok"

Meclis Başkanvekili Haydar Akar, HDP Grup Başkanvekili Oluç'un sataşmadan söz talebini, bir sataşma olmadığını belirterek kabul etmedi.

Oluç'un, "Bir milletvekilinin bacağının kırılmasını kınayamıyorsunuz" sözleri üzerine Akar, "Ben kınarım, bende sıkıntı yok. Bir milletvekiline şiddet uygulanmasını, kolluk kuvveti uygulanmasını kınarım. Sizin sözlerinizi de kınıyorum aynı zamanda" diye karşılık verdi.