Hong Kong protestoların gölgesinde yerel seçime gidiyor

Hong Kong protestoların gölgesinde yerel seçime gidiyor

Demokrasi savunucuları, Çin yanlılarının baskın olduğu mevcut siyasi tabloyu değiştirmek için Hong Kong'un tek "tam demokratik" sandık pratiği olan yerel seçime büyük önem veriyor.

Çin'in Hong Kong Özel İdari Bölgesi'nde "demokrasi ve özgürlük" taleplerini dile getiren halk, aylardır devam eden hükümet karşıtı protestoların gölgesinde yerel seçime gidiyor. Demokrasi savunucularıyla Çin yanlıları arasındaki toplumsal kamplaşmanın giderek keskinleştiği kentte, yarın yapılacak mahalli idare seçimine halktan rekor katılım bekleniyor.

2a16c34b7820624a6e877e7200afac39.jpg

Şüphelilerin Çin'e iadesi yasa teklifininin körüklediği protestoların haziran ayından bu yana sürdüğü Hong Kong'da vatandaşlar, göstercilerle polis arasındaki çatışmaların oluşturduğu şiddet ortamında mahalli meclis üyelerini seçmek için yarın sandık başına gidecek.

4 yılda bir yapılan yerel seçim, 7 milyon 400 bin nüfuslu otonom bölgede gerçekleştirilen tek "tam demokratik" seçim özelliğini taşıyor. "Çin'in kuklası" olmakla suçladıkları Hong Kong Özel İdari Bölge Baş Yöneticisi Carrie Lam hükümetine tepkili olan demokrasi yanlıları, Pekin yanlılarının baskın olduğu mevcut siyasi havayı değiştirmek için belediye meclis üyeliği seçimini büyük fırsat olarak görüyor.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, 2020'de düzenlenecek genel seçimlerde hükümet ve milletvekillerini seçmek üzere vatandaşlar adına oy verme hakkı kazanacak belediye meclis üyelerinin belirleneceği mahalli seçimde, toplam 1104 aday yarışacak.

Milletvekilleri, kabine üyeleri ve hükümet liderinin 1200 kişilik bir komite tarafından Pekin yönetiminin belirlediği adaylar üzerinden seçildiği kentte halk, bu tek "tam demokratik" sandık pratiğine büyük önem veriyor.

Adaylar, 18 seçim bölgesinde 452 sandalye için yarışacak

18 seçim bölgesinden 452 sandalye için yarışacak adaylardan ipi önde göğüsleyenler, temsil ettikleri bölgelerde yaşayan vatandaşlar adına 1200 kişilik komiteye girerek, hükümeti belirlemek üzere oy verme hakkına da sahip olacak.

Belediye meclislerinde toplam 479 sandalye bulunuyor. Bunlardan 27'si seçim dışı anayasal süreçlerle belirleniyor, geri kalanı ise sandıktan çıkıyor.

Rekor sayıyla 4 milyon 130 bin seçmenin kayıt yaptırdığı seçimde kazanan adaylar, görevlerine yeni yıldan itibaren başlayacak.

Hong Kong'da belediye meclis üyeleri, hükümetin seçilmesinde söz sahibi olmalarının yanı sıra altyapı, sağlık ve ulaşım gibi kamu hizmetlerini yürütme görevini de üstleniyor.

Adaylık başvurularının tamamının kabul edildiği seçim için sadece Hong Kong'un önde gelen aktivistlerinden Joshua Wong'un belediye meclis üyeliği yarışına katılmasına izin verilmedi.

"Hong Kong'un bağımsızlığını" savunduğu gerekçesiyle Pekin yönetiminin "kırmızı çizgiyi aştığı" belirtilen Wong'un yaptığı adaylık başvurusu reddedildi.

Emniyet birimlerinin tamamı görev başında olacak

Mevcut durumda belediye meclislerindeki sandalyelerin çoğunluğunu ellerinde bulunduran Pekin yanlılarıyla azınlık konumundaki demokrasi savunucuları arasında rekabete sahne olacak yerel seçim nedeniyle kentte güvenlik güçleri de teyakkuza geçirildi.

Hong Kong'daki güvenlik güçlerinin neredeyse tamamına karşılık gelen 3 bini çevik kuvvet olmak üzere 31 bin polis, yaklaşık 600 oy kullanma merkezinde gerçekleştirilecek seçimler sırasında görevinin başında olacak.

Emniyet güçlerine son dönemde yöneltilen saldırıların artması üzerine polisler, kesici aletlerle yapılacak olası saldırılara karşı koruyucu yelek ve boyunluk kullanacak.

Hong Kong'un statüsü

Hong Kong, 1898'de imzalanan "kira sözleşmesi"yle uzun yıllar İngiltere hakimiyetinde kaldıktan sonra 1997'de Çin'e devredilmişti.

İmzalanan ortak deklarasyon çerçevesinde Hong Kong'a 2047'ye kadar idari bağımsızlığını ve yapısını koruma hakkı tanınmıştı.

Hong Kong, Çin'e bağlı olmasına rağmen kendine ait para birimi, dil, hukuk sistemi ve kimlik kullanıyor. Özerk yapılı bölgenin sadece savunma ve dış politika gibi konularda Pekin'e bağlı olduğu bu yönetim modeli, "bir ülke, iki sistem" olarak adlandırılıyor.

Demokrasi savunucuları, başta Hong Kong'da adayların Pekin yönetimi tarafından belirlendiği seçim modeli olmak üzere bölgedeki mevcut Çin kaynaklı pratiklerin söz konusu modele aykırı olduğu görüşünü savunuyor.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler