Prof. Dr. Seyithan Deliduman

Prof. Dr. Seyithan Deliduman

İflasa Çare: Konkordato

Hukuki terim olarak Konkordatoyu, ticari/ekonomik durumu sarsılan (nakit akım dengesi bozulan) veya sarsılma tehlikesi baş gösteren borçlunun, ticaret mahkemesine başvurarak, borçlarını belli bir plan (vade veya iskonto) dahilinde ödeme konusunda alacaklılarına teklifte bulunmak hususunda kendisine imkan sağlanmasını talep etmesi, mahkemece bu imkanın verilmesiyle birlikte, alacaklılarının belli nitelikteki çoğunluğunun yapılan teklifi kabul etmesi ve mahkemece de bunun onaylanmasıyla geçerlik kazanan bir anlaşma olarak tanımlamak mümkün.

Konkordato esas itibariyle iflası önleyici bir kurum olmakla birlikte aynı zamanda iflas etmiş bir borçlu için iflastan kurtulma imkanı da sağlayabilmektedir.

Peki konkordatoya neden ihtiyaç duyulur?

İcra ve İflas Kanunu konkordatonun hangi koşullar altında talep edilebileceğini şu şekilde düzenlemiştir.; Borçlarını, vadesi geldiği hâlde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflâstan kurtulmak için konkordato talep edebilir (m. 285).

Bir borçlunun mali durumu piyasa şartlarının iyi olmaması, borçlunun işlerinin bozulması, tahminlerinde yanılmış olması gibi sebeplerle kötüleşmiş olabilir.

Eğer borçlu bütün borçlarını ödemek zorunda bırakılırsa, borçlunun elindeki mevcudu bütün borçlarını ödemeye yetmeyecek ve bu durum borçlunun iflas etmesiyle sonuçlanacaktır.

Uzun yıllar süren iflas tasfiyeleri ise sadece borçlu ile alacaklılarının zarar görmesi sonucunu doğurmayacak, bunun yanında çalışanlar işini kaybedecek ve Devlet de vergi ve SGK primi tahsil edememe dolayısıyla zarar görecektir.

Konkordatoyu talep hak ve yetkisi borçludan başka İflâs talebinde bulunabilecek her alacaklıya da tanınmıştır.

Alacaklı gerekçeli bir dilekçeyle, borçlu hakkında konkordato işlemlerinin başlatılmasını isteyebilir (m.285,II).

Borçlunun iflası halinde belirtilen mahzurlar olmakla birlikte alacaklılar arasında göreceli de olsa bir eşitlik vardır.

Hakkında konkordato hükümleri uygulanabilecekken kendisi veya alacaklısı tarafından bu yola başvurulmamış olan borçlunun iflasa tabi kişilerden olmaması durumunda, elini çabuk tutup borçlunun mallarını daha önce haczettiren alacaklılar alacaklarına kavuşabilecekken, daha geç davrananlar ise elleri boş döneceklerdir.

Konkordatoya, borçlarını bir plan dahilinde ödemek için zamana ihtiyacı olan şirketler başvurabildiği gibi şahıslar da başvurabilir.

Şahıs başvurusu için vergi mükellefi olma zorunluluğu bulunmayıp. Şirkete kefil olan şirket ortakları ve üçüncü şahıslar da konkordatoya başvurabilir.

Kanunun lafzından sadece vade veya tenzilat konkordatosu talep edilebileceği, bunlardan ikisinin birlikte talep edilemeyeceği anlaşılmakta ise de teklif hakkında karar verecek olan alacaklılar olduğuna göre her ikisinin (vade ve tenzilat) birlikte talep edilmesi mümkün olmalıdır.

Prof.Dr. Seyithan Deliduman

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.