İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, Alman gazete Der SPIEGEL'e verdiği röportajda, 2015 İran Nükleer Anlaşmasını ve sonrasındaki yaptırımlar sürecini değerlendirdi. Diğer ülkelerin ABD etkisinden kurtulmasını, rasyonel kararlar vermelerini diledi.

Avrupa, Ya Uluslararası Hukuka Uyar Ya da ABD'yi Tercih Eder

Avrupa'nın uluslararası ilişkilerin temel prensipleri konusunda çok kritik bir karar noktasında olduğunu belirten Dışişleri Bakanı, 'ABD, kendi siyasi ve ekonomik çıkarlarını diğer ülkelere dayatıyor.' dedi.

Zarif, 'ABD, BM Güvenlik Konseyi tarafından alınan İran Nükleer Anlaşması Kararı'nı ihlal ediyor. Diğer ülkeleri de uluslararası hukuku çiğnemeye davet ediyor. Avrupa ise uluslararası hukukun temel prensiplerine uymak ya da uymamak konusunda karar verecek.' şeklinde sözlerine devam etti.

Der SPIEGEL'in 'Trump, Kasım ayının başında İran'ın petrol ihracatını engelleyecek yaptırımlar uygulayacağını açıkladı.Ruhani ise 'İran buna karşılık Hürmüz Boğazı'nı kapatacaktır.' dedi. Bu ABD'ye bir savaş ilanı değil midir?' sorusuna Zarif,

'Ruhani, ABD gerçekten İran petrol ihracatını engellemeye muktedir olsaydı, Hürmüz Boğazı'nı kapatırdık, dedi. İran, yaptırımlara rağmen petrol ihracatına devam eder ve edecektir' cevabını verdi.

İran'ın Batı basınında savaşçı ve tehditkar bir ülke olarak görünmesinden duyduğu üzüntüyü ifade etti. Kendi ticaretini, ülke bütünlüğünü ve uluslararası hukuku koruyan bir ülke olduklarının altını çizdi.

Rusya, Uzun Dönemli ve Rasyonel Düşünmeli

2015 Nükleer Anlaşması'nın imzacıları Rusya,Çin ve BM'yi ise ABD yaptırımlarını hem sözlü olarak hem de fiilen protesto etmeleri konusunda uyardı. 'Özellikle Avrupa, kendi bağımsızlığını ve uzun dönem ekonomik çıkarlarını düşünüyorsa, İran'a uygulanan bu yaptırımları desteklemekten kaçınır.' şeklinde sözlerini noktaladı.

Rusya'nın ise nakliyede indirim uygulanan düşük fiyatlı İran petrolüne karşı yaptırımları desteklediği, petrol piyasasından İran'ı dışlamak için ABD yaptırımlarını uyguladığı ifade edilmişti.