İstanbul'da "yüksek Karlı Gizli Fon" Vaadiyle Dolandırıcılık Soruşturması Tamamlandı

İstanbul'da "yüksek Karlı Gizli Fon" Vaadiyle Dolandırıcılık Soruşturması Tamamlandı

Müşteki Arda Turan'ın 7 milyon 500 bin dolar dolandırıldığına yer verilen iddianamede, Turan'ın sanık Erzan tarafından Sütlüce'de bulunan arazisini sattırdığı ve söz konusu bankadan 33 milyon kredi çektirdiği kaydedildi

İstanbul'da "yüksek karlı gizli fon" vaadiyle yaşanan dolandırıcılık iddiasıyla aralarında Emre Belözoğlu, Arda Turan, Fenando Muslera gibi isimlerin de bulunduğu müştekilerin şikayeti üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, 7 sanığın 3 yıldan 216 yıla kadar değişen oranlarda hapsi istendi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Seçil Erzan'ın bir bankanın Levent'teki şubesinde müdür olarak çalıştığı ve müşteki Bülent Çeviker'den kişisel güven ilişkisine dayalı 2 milyon dolar alarak yüksek kar vaadiyle yeniden kendisine iade edeceğini bildirdiği kaydedildi.

İddianamede, aralarında Selçuk İnan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera, Arda Turan ve Buse Terim Bahçekapılı gibi isimlerin de bulunduğu 18 kişi müşteki, 7 şüpheli ise sanık sıfatıyla yer aldı.

İddianamede, müşteki Bülent Çeviker'e para karşılığında yazılı evrak verildiği ancak daha sonra Çeviker'in Erzan'a ulaşmaya çalışsa da ulaşamadığı, durumu bankaya bildirdiği, banka tarafından araştırma yapılmaya ve Erzan'a çalışsa da ulaşılamadığı ve Erzan hakkında suç duyurusunda bulunduğu ifade edildi.

Sanık Erzan'ın bu yöntemle futbolcular, iş adamları ve çeşitli meslek gruplarından müştekilere, yüksek kar getirisi bulunan güvenilir bir fon olduğunu ve yine kamuoyunda tanınmış Fatih Terim, Hakan Ateş gibi isimlerin bu fona dahil olduğunu söyleyerek bu fona para yatırmaya ikna ettiği anlatılan iddianamede, gerçekte ise böyle bir fonun hiç olmadığının tespit edildiği anlatıldı.

İddianamede, müştekilerin sanığa verdiği paralara ilişkin sahte belgeler oluşturarak bu belgelere bankanın kaşesini ve ıslak imzasını atarak müştekilere teslim ettiği şeklinde gelişen olayda sanık Erzan'ın dolandırıcılık kastıyla hareket ettiği kaydedildi.

Müşteki Fernando Muslera'nın ifadesine de yer verilen iddianamede, 2022'de sanık Erzan tarafından parasını değerlendirme amacıyla defalarca arandığını, Erzan'ın kendisine "yüksek getirisi olan bir fon olduğunu, bu fonun kurumsal bir fon olduğunu, Hakan Ateş, Mehmet Aydoğdu bu fonu yönetiyor" diyerek kendisini de bu fona para yatırmaya ikna ettiğini söylediği belirtildi.

İddianamede, Muslera'nın sanık Erzan'a farklı zamanlarda toplam 1 milyon 200 bin dolar teslim ettiğini, kendisine Erzan tarafından ıslak imzalı ve kaşeli evrak verildiğini söylediği belirtilerek, devamında kendisinin "Sen hiç merak etme, bu kurumsal bir fon, paran güvende rahat ol, paranı geri alacaksın, bu kurumsal fonun zamanının şaşmasının tek nedeni deprem, bu sebeple her şey aksadı. Yoksa Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu'nun yönettiği bir fon asla aksamazdı" gibi sözlerle oyalandığını söylediği belirtildi.

Muslera'nın 700 bin doları geri aldığını ancak kalan parasını alamadığını söylediği aktarılan iddianamede, müşteki Arda Turan'a arsa sattırarak üzerine 33 milyon liralık kredi çektirdiği ve toplam 7 milyon 500 bin dolar dolandırdığı vurgulandı.

İddianamede sanık Erzan'ın ifadesine göre, daha önce borsada yaptığı işlemlerden dolayı işlerinin iyi gitmediğini, bu süreçte müşteki Bülent Çeviker'i "Bizim çok büyük özel müşterilerimize yaptığımız işlemler var. Bunları banka içerisinde yapmıyorum. Bankanın ayrı özel bir bölümü olup sadece çok zengin müşteriler ile yaptığımız işlemlerdir. Bu sebeple parayı hesabınızdan çekin ve banka dışında bana teslim edin." sözleriyle kandırdığını ifade ettiği belirtildi.

Erzan'ın diğer müştekilerden yine aynı şekilde yüksek kar vaadiyle paralarını aldığını söylediği belirtilen iddianamede, sanık Erzan'ın "özel belgede sahtecilik" ve "tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık" suçlarından 66 yıldan 216 yıla kadar hapsi istendi.

İddianamede, sanıklar Ali Yörük, Kerem Can, Hüseyin Eligül, Nazlı Can, Atilla Yörük ve Asiye Öztürk'ün ise aynı suçlardan 3 yıl ve 65 yıl arasında değişen oranlarda hapisle cezalandırılması talep edildi.

İddianame İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi, sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.

Öte yandan aralarında sanık Seçil Erzan ve bazı banka yöneticilerinin de bulunduğu 11 sanık hakkında "bankacılık zimmeti" suçundan takipsizlik kararı verildiği öğrenildi.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler