İYİ PARTİ'Lİ USTA: EKONOMİDEKİ KAYNAKLARIN DAHA ÜRETKEN ALANLARA HARCANMASI LAZIM
İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, “Ekonominin kaynakları vergilendirilmeyen alanlara, gayrimenkule, rantlara gitti. Ekonomideki kaynakların daha üretken alanlara harcanması lazım. Adaletli bir vergilendirmeye gidilmesi gerekir" dedi.
İYİ Parti Kalkınma Kongresi'nin ikinci oturumu, bugün İstanbul’da başladı. İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, kongrede yaptığı konuşmada, hükümetin ekonomik politikalarını eleştirdi. Usta, bütçede sürdürülebilir olmayan gelirlere bağlılığın ciddi ölçüde arttığını, af getirmeden, yeniden yapılandırılmaya gitmeden gelir toplanamaz hale geldiğini söyledi. Devletin ekonomideki kaynakların daha üretken alanlara gitmesini sağlayacak politika uygulaması gerektiğini anlatan Usta şunları söyledi:
2021'DE BORÇ STOKU 97 MİLYAR LİRA ARTMASI GEREKİRKEN YAKLAŞIK 1 TRİLYON LİRA ARTTI: Bazen diyorlar 'Ya bu AK Parti her şeyi mi kötü yaptı arkadaş? Yani hiç mi iyi bir şey yapmadı' dedikleri zaman söyleyeceğimiz şeylerden bir tanesi bu. Hakikaten AK Parti hükümetleri döneminde aslında 1999’da başlayan o programı ve sonradan bunu AK Parti'nin devam ettirmesiyle birlikte kamu harcamalarında belli bir disiplin oldu. Tabii burada ciddi bir faiz tasarrufu oluştu. Sonradan 2009 krizinde ekonomiyi tahrik edici tedbirlerin alınmasının etkisiyle, harcamalarda tekrar bir artış oldu. Sonradan tekrar aşağıya doğru geldi. Şimdi yeniden harcamalarda bir artma trendini görüyoruz. AK Parti'nin işin başından itibaren fazla dış borç imkanının olması hele 2018’den sonra içeriden döviz cinsinden, altın cinsinden borçlanması gibi faktörlerin etkisiyle, geçmişte faiz olarak görünen bazı şeyler şimdi bütçeye hiç uğramıyor. Onlar borç stokunda gözüküyor. O yüzden mesela 2021 yılında aslında bizim yaklaşık 97 milyar lira civarında artması gereken borcumuzun 900 küsur milyar, yaklaşık 1 trilyon lira artmasının nedeni bu.
FAİZ YÜKÜNÜ YÜZDE 3-4’LERE İNDİRİRSENİZ BU BÜYÜK BAŞARI: Faizin milli gelire olan yükünü yüzde 3’lere, 4’lere indirirseniz bu önemli başarıdır. Çünkü çok ciddi bir borç stokunuz var. Faiz yükü altındasınız. Yani yatırım harcamalarını dahi keserek bir mali disiplin sağlanması belki bir dönem için tamamdı. Fakat AK Parti'nin yapmadığı, yapamadığı ve o yüzden temel mesele haline gelen, işin kalitesi kısmına hiç yoğunlaşmadı.
SAĞLAM OLMAYAN KAYNAKLARA CİDDİ BAĞIMLILIK VAR: Hepimizin de tahmin ettiği veya işte duyduğumuz, işte ihtiyaç akçelerini, kefen parasını sattı Merkez Bankası'na getirdi, Hazine'ye yatırdı veya işte Hazine'de mesela bu yıl da bir operasyon yaptılar. Bir anda Merkez Bankası'nın 70 milyar zarardan 130 milyar artıya geçirip oradan temettü alacaklar. Yani sağlam olmayan kaynaklara karşı ciddi bir bağımlılığı oldu bütçenin. Yani bunlara biz bir defalık gelirler diyoruz. Bu yabancıların 'one off' dedikleri gelirlere bağımlılığı var.
SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMAYAN GELİRLERE KARŞI CİDDİ BİR BAĞIMLILIK OLUŞTU: Bir sürü tek kalemlik sağlam olmayan veya işte sürdürülebilir olmayan gelirler oldu. Bu sağlam olmayan, sürdürebilir olmayan gelirlere karşı çok ciddi bir bağımlılık oluştu. Hatta şunu söylüyoruz. Son üç yılda Türkiye'deki tüm kurumlardan elde edilenden daha fazla bu şekilde gelir elde edildi. Dolayısıyla bu önümüzde ciddi bir risk olarak duruyor. Diğer taraftan sürekli af çıkıyor değil mi burada hatta son aflara dikkat ederseniz çünkü onun da henüz ödemesi öyle bitmediği için onları yapmadık. Yani AK Parti başlangıçta 3-4 yılda bir af çıkartıyordu. En sonunda altı ayda bir af çıkartır oldu. Bugüne kadar 11 kez af çıkarıldı. Neredeyse af kanun çıkarmadan, yeniden yapılandırmaya gidilmeden gelir toplayamaz hale geldi bütçe. Yapılandırılan kamu alacağının 500 milyar lira olduğunu tahmin ediyoruz.
KAYNAKLAR, GAYRİMENKUL RANTINA YANİ VERGİLENDİRİLMEYEN ALANLARA GİTTİ: Ücretlerin üzerindeki vergi yükü en yüksek olanı. Yüzde 23'ler düzeyinde. Bu yük giderek hep yükselmiş. Bu birinci tespit, İkincisi teşebbüs üzerinde vergi yükü de geliriyle orantılı baktığımızda. Ama bunları kayıt dışında da birlikte düşünmek lazım. Yani hani gelir az gösteriyorsa, vergiyi de az veriyor. Müteşebbisin vergi yükünün de kurumların üzerindeki yükün de geliriyle biraz mütenasip olduğuna ilişkin fikir veriyor. Asıl mesele kaynakların, ranta, gayrimenkul rantına gitmesi konusu. Oralar hem de hiç vergilendirilmeyen alanlar. İşte o yüzden zaten kaynaklar oraya gitti. Türkiye'nin en büyük elektronikçisi gitti AVM'yi o yüzden yaptı.
KAYNAKLARIN DAHA ÜRETKEN ALANLARA GİTMESİNİ SAĞLAYACAK POLİTİKA UYGULANMALI: Türkiye'nin Ar-Ge yapmak yerine, teknoloji yatırım yapmak yerine, kaynaklarını en karlı alanlara, vergisi düşük gayrimenkul rantlarına aktardı. Çok karlı bir alan. Dolayısıyla ekonominin kaynakları buralara gitti. İşte devlet burada kendini gösteriyor. Siz devletseniz, bir defa kesimlere adaletli bir vergi yükünü koymak durumundasınız. Hem de ekonomideki kaynakların daha üretken alanlara gitmesini sağlayacak politika uygulamanız lazım.
VERGİ ALACAĞIZ ARKADAŞLAR: Birileri tasarruf edecek, oraya yatıracak ki ihtiyacı olan da oradan kullanacak. Hiç vergi almıyorlar şu anda. Şu anda kur korumalı mevduatta vergi yok. Kur farklarında yok. Ondan sonra oradaki faiz kazançlarında yok. TL mevduat da yok. En son euro botlara katılan, onlardan da sıfır vergi alan bir iktidar var. Ücretlerdeki vergi yükü yüzde 30'lardayken finansal rantlar üzerindeki vergi yükü yüzde 4’lerde. Yani vergi alacağız diyen bir siyasi partiyiz biz arkadaşlar. Bu dürüstlükte. Yani çünkü eğer bir şey yapacaksanız bir taraftan alacaksınız. İşte bir tarafı dağıtmanız lazım.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.