İzmir Uluslararası Film Ve Müzik Festivali Direktörü Sayar: Geniş Bir Yelpazede 50'ye Yakın Ülkeden Filmler Gösteriyoruz
İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali Direktörü Vecdi Sayar, "Geniş bir yelpazede 50'ye yakın ülkeden filmler gösteriyoruz. Bu 120 filmin 100'ü uzun metraj filmler. 20'si de belgesel ve kısa filmlerden oluşuyor." dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Kültürlerarası Sanat Derneği iş birliğinde bu yıl ikincisi düzenlenen "İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali"nde 120 film sinemaseverlerle buluşuyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığının destek verdiği festivalde "100 Yıllık Efsane:Judy Garland", "Müziğin Yıldızları", "Müzikaller Ölümsüzdür", "Öyleyse Dans!", "Müziğin İzinde" ve "Kısaca Müzik" bölümlerinde birçok gösterim ve etkinlik gerçekleşiyor.
Festival Direktörü Vecdi Sayar, festivale ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de tematik, belirli bir konuya odaklanmış film sayısının az olduğunu belirterek, film festivallerinin genellikle aynı yapımları tekrarlayarak gösterdiğini söyledi.
Türkiye'de sinemada müzik kullanımı ve film müziği yapımının öne çıkması gerektiğinin altını çizen Sayar, "Bu iki sanat dalı arasındaki iş birliğini gündeme getirmek istedik. Gerçekten film müziği yapan arkadaşlar, festivalimizden son derece mutlu. Her festivale, besteciler çağırılmaz çünkü. Biz burada yönetmenlerle birlikte, mutlaka bestecilerin de olmasına özen gösteriyoruz. Böyle bir özelliği var festivalin. Dünyada çok az bunun örneği. Türkiye'nin de bu alanda önemli bir konuma ulaşacağını zannediyorum kısa bir süre içinde." dedi.
Sayar, festival programına değinerek, "Bunların içinde klasikler de var. Bu klasiklerin seçiminde de belirli bir besteciyle uzun dönem iş birliği yapan ustaları ön plana alıyoruz ya da belli bir besteciyi odak noktasına alarak, onun yaptığı filmleri gösteriyoruz. Böylesine geniş bir yelpazede 50'ye yakın ülkeden filmler gösteriyoruz. Bu 120 filmin 100'ü uzun metraj filmler. 20'si de belgesel ve kısa filmlerden oluşuyor." ifadelerini kullandı.
"Özgün müziğe sahip filmler arasından seçki yaptık"
Filmlerin 5 kapalı salon ve 2 açık hava mekanında gösterildiğini aktaran Sayar, bu akşam Kültür Park'ta Zeki Müren ile Cahide Sonku'nun "Beklenen Şarkı" filminin gösterileceğini söyleyen Sayar, "Bir başka açık hava mekanımız, Kadife Kale Gemisi. Bu gemi bir gösteri mekanına dönüştürüldü. Geniş bir mekan. Göztepe rıhtımına demirlemiş durumda. Orada önemli bir klasiği, Federico Fellini'nin 'Tatlı Hayat'ını göstereceğiz ve bu gösteriler 19 Haziran'a kadar devam edecek." diye konuştu.
Festivalin ulusal yarışma bölümünde 10 filmin finale kaldığını söyleyen Vecdi Sayar, şöyle devam etti:
"Kapanışta iki ustaya ödül verilecek. Açılışımızda Zülfü Livaneli'ye 'Onur Ödülü'nü takdim ettik. Kapanışımızda çok önemli Polonyalı besteci Zbigniew Preisner olacak. Yönetmen Krzysztof Kieslowski'nin filmleriyle adını dünyaya duyurmuş bir besteci. Bir de yine ülkemizde çok sevilen, roman asıllı Fransız yönetmen Tony Gatlif, kapanış gününde 'Kültürlerarası Sanat Başarı Ödülü'nü alacak."
Sayar, festival seçkisine çoğunlukla genç yönetmenlerin seçildiğini belirterek, "Bazıları ilk filmleriyle, bazıları 2. ya da 3. filmleriyle katıldı. Daha doğrusu onların filmlerini seçtik. Bir kriterimiz vardı. Mutlaka özgün müziğe sahip filmler arasından seçki yaptık. Belgesellerde de kültürler arası iş birliğine önem verdik. O tema üzerinden çok ilginç filmler var. Örneğin pazar günü gösterilen 'Kapıyı Açık Bırak' bunlardan birisi." dedi.
"Festival daha da gelişerek Türkiye'nin en iddialı film festivalleri arasında olacak"
Festivaldeki seçkide kurmaca filmler arasında Carlos Saura'nın, Costa Gavras'ın, Krzysztof Kieslowski'in filmlerinin yer aldığına işaret eden Sayar, şunları kaydetti:
"Bizim sinemamızdan, 'Beklenen Şarkı' gibi başka klasikler de var. Mesela 'Vesikalı Yarim'i gösteriyoruz ve Metin Bükey bu filmin müziklerini yaptı. 'Anılarına' bölümünde onu onurlandıracağız. Tabii emek ödüllerimiz de var. Sinemamızın duayenlerinden biri Necip Sarıcı. Türkiye'de film müziği, ses teknisyenliği denilince ilk isimlerden biri. Çünkü yüzlerce filmin sesini yapmış, sonradan da pek çok filmin yapımcılığını üstlenmiştir. Atilla Dorsay'ı da herhalde sinemaseverlerin hepsi tanır. Çünkü Türkiye'de sinema yazarlığı deyince ilk akla gelen isimlerden. O da festivalimizde emek ödüllerinden birini alıyor."
Sayar, çocuk izleyiciler için "Coco" ve "Elkanto" adlı animasyon filmlerin festivalde yer aldığının altını çizerek, Klasik müzikaller başlığında ise "New York, New York", "Singin' in the Rain" ve "Hair'in programa alındığını ifade etti.
İzmirli sinemaseverlerin festivali sahiplendiğini vurgulayan Sayar, sözlerini şöyle tamamladı:
"İnanıyorum ki önümüzdeki yıllarda festival daha da gelişecek ve Türkiye'nin en iddialı film festivalleri arasında yerini alacak. Film ve müzik festivali sadece film müziği üzerinde durmuyor. Konusu müzik ve müzisyenler olan filmlere de yer veriyor. Bu anlamda pek çok şarkıcının, müzisyenin, bestecinin hikayesine odaklanan ya da pop müziğin büyük starları üzerine belgeseller var.
Önümüzdeki yıl da bunları sürdüreceğiz ama gelecek festivalde caza ağırlık vermek istiyorum. Dünya müziğinde yine film müziğinin çok büyük bir bestecisi burada konuğumuz olacak ama şimdiden isim açıklamayayım, sürpriz olsun. Planladığımız bir başka şey de 3. yılında ulusal yarışmanın yanına bir de uluslararası yarışma eklemek olacak."
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.