2006’da kaybettiğimiz gazeteci Duygu Asena’nın “Kadının Adı yok” sözlerini bir kez daha anımsatan iki olay yaşadık geçen hafta.

Biri Amerika’daydı.

ABD Başkanı Donald Trump, Amerikan Yüksek Mahkemesi’nin boşalan tek üyeliği için bir aday gösterdi. Bu aday Brett Kavanaugh adlı bir yargıçtı; aday gösterilinceye kadar kimsenin bilmediği bir hukukçu.

Ancak Kavanaugh aday olunca, bir kadın profesör çıktı ve “Bu adam yıllar önce lisede bana tecavüz etmeye kalktı. Bunu nasıl Yüksek Mahkeme yargıcı yaparsınız?” diye isyan etti.

Amerika’da 9 kişilik Yüksek Mahkeme yargıçları ölene kadar görev yapıyorlar. Kavanaugh henüz 50’li yaşlarda. Ömrü vefa ederse, belki de 40-50 yıl yargıçlık yapacak. Ve önüne belki de tecavüz davaları gelecek, nihai kararlar verecek.

Kadın profesör yıllar önce yaşadığı bu olayı 40 yıl gizli tutmuştu ama şimdi, kendisine tecavüz eden adam, Yüksek Mahkeme yargıcı olma aşamasına gelince artık dayanamamıştı.

Halen Palo Alto Üniversitesi'nde Psikoloji Profesörü olan Christine Blasey Ford, Maryland'de lise öğrencisi oldukları sırada Kavanaugh 17, kendisi de 15 yaşındayken gençler arasında yapılan bir toplantıda yaşandığını iddia ettiği olayın detaylarını anlattı:

"Brett beni tuttu ve kıyafetlerimi çıkartmaya çalıştı. Bunda zorlandı çünkü sarhoştu ve çünkü kıyafetimin altında tek parça bir mayo giyiyordum. Bana tecavüz edeceğine inanıyordum. Yardım istemek için bağırdım. Kavanaugh eliyle ağzımı kapattı. Kavanaugh ve odadaki diğer erkeğin yataktan düşmesi sayesinde kurtulabildim."

Taciz suçlamaları tek kadınla sınırlı kalmadı, iki kadın daha çıktı ve kendilerinin de 1980’li yıllarda aynı adamın saldırısına uğradıklarını söylediler.

Deborah Ramirez, Kavanaugh'ın, Yale Üniversitesi'ne gittikleri 1983-1984 eğitim yılında bir yurt partisinde kendisine cinsel organını gösterdiğini söyledi.

Julie Swetnick de Kavanaugh ve arkadaşlarının partilerde tecavüz etmek için kızları sarhoş etmeye çalıştıklarını, 1982'de tecavüze uğradığı bir partide Kavanaugh'ın da bulunduğunu iddia etti.

Kısaca yargıcı suçlayanların sayısı bir iken üçe çıktı. İlk kadın için “kastı var”, “adama gıcık”, “yalan söylüyor” denilse bile iki kadın daha konuşunca, ateş olmayan yerden duman çıkmıyor.

Ve daha ilginci, kendini savunmak için ifade veren yargıç Kavanaugh, konuşurken sinir krizleri geçirdi, “Bir kaç bira içmeyi severim ama kimseye saldırmam” diye sağa sola bağırdı, çağırdı ve hatta senatörleri tehdit bile etti. Düşünün ki bir hakim, bunları yapıyor.

Normalde bu kadar “Kirlenmiş” bir adamın, bırakın yüksek mahkeme yargıçlığı, devlet memuru olmaması gerekir ama ne mümkün! Başkan Trump hala adamın arkasında. Başkan Trump’ın “Kurşun askerleri” olan Cumhuriyetçi senatörler de bu “Kirli adamı” seçmek için can atıyorlar. Geçen hafta  atama yapılamadı ama herhalde bu hafta yapacaklar.

Çünkü Trump kendisi de zaten “Kadınlara taciz”den sabıkalı bir başkan ve hala böyle “Kirli bir adamı” destekliyor.

MISIR’DAKİ OLAY

İkinci olay da Mısır’da yaşandı. 38 yaşındaki Amal Fathy adlı bir kadın, tacize uğradığını söyledi ve bunu anlatan 12 dakikalık bir videoyu facebookta yayımladı.

Kadın videoda, bir taksi şoförünün kendisini taciz ettiğini anlatıyor, ayrıca bir bankanın hizmetlerinin yetersizliğinden şikayet ediyor ve Mısır’da kadın olmanın zorluğundan bahsederek, hükümetin bu konuda yetersiz kaldığını söylüyordu.

Sen misin bunları söyleyen?

Kadın mayıs ayında hemen tutuklandı, dava açıldı, yasaklanmış bir derneğe üyelikle suçlandı ve geçen hafta da “Yalan haber” yaymaktan 2 yıl hapis ve ağır para cezasına çarptırıldı.

Oysa Mısır, araştırmalara göre, zaten kadınların yüzde 60’ının cinsel tacize uğradığı bir ülke. Bu konuda dünya şampiyonlarından biri. Yani neredeyse sokakta her kadın taciz ediliyor.

Taciz etmek serbest, ama bunu duyurmak yasak.

İnsan inanamıyor değil mi?

Ancak maalesef bu iki olay da sonuna kadar gerçek.

Ve şuna da emin olabilirsiniz, iki olayda da kendi “adalet anlayışlarını” dayatan erkekler. Tecavüz girişimcisini yargıç yapmak isteyenler de başta Trump olmak üzere erkek, Mısır’da tacize uğradığını sosyal medyada anlattığı için kadını iki yıl hapsedenler de.

Erkekler adına utanç verici ama gerçekler maalesef böyle.

Ama madem erkeklerin bazılarına göre, bu olaylar çok normal.

Bırakalım Amerika’da Trump, yargıç Brett Kavanaugh’ı Yüksek Mahkeme’ye tayin edip, 1980’li yıllarda yarım kalan tecavüzü tamamlaması için de kadın profesörle ortam sağlasın, böylece 40 yıl sonra tacizi açık edip cesaret sergileyen kadına gününü tam göstersin.

Mısır’da da ülkenin darbeci lideri Sisi, Amal Fathy adlı kadını iki yıl hapis yattıktan sonra, kendisini taciz eden taksi şoförü ile bir odaya kapatsın, böylece Mısırlı kadın da konuştuğuna pişman edilmiş olsun.

Belki o zaman, “gözü dönmüş bu erkekler” kendilerini daha iyi hissederler.