Dün akşam Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın duyurduğu yeni mevduat sistemi hakkında bir yorum da CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ndan geldi. Parti grubunda konuşan Kılıçdaroğlu, "Bu ülkeye yaptıkları kötülük yetmedi, asla yapılmaması gereken bir kötülüğü daha yaptılar. Hazinede olmayan bir para ile garanti verdiler. Dün yaptıkları buydu." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dünkü Kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada bankada TL mevduatı olarak parası bulunan vatandaşların kur endişesini ortadan kaldıracak yeni araçların devreye alınacağını duyurmuştu. Bugün de döviz kurunda yaşanan dalgalı seyre karşı hükümet kanadından kur korumalı TL vadeli mevduat paketinin detayları açıklandı. Tüm bu olup bitenler döviz kurundaki sert düşüşü de beraberinde getirdi.

"ASLA YAPILMAMASI GEREKEN BİR KÖTÜLÜĞÜ DAHA YAPTILAR"

Konuyla ilgili gözlerin çevrildiği muhalefet kanadından bir değerlendirme de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan geldi.

Hükümete ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik eleştirilerine devam eden Kılıçdaroğlu, "Devlet birilerinin deneme alanı değildir. Onun kumar masasına süreceği imkan değildir. Hazine kumar masasına sürülemez. Hazinede olmayan bir para ile garanti verdiler. Dün yaptıkları buydu. Din bunu emrediyor diye diye gizli faizin dik alasını uyguladılar. Ama şimdi bunu yaparak Türkiye'yi daha da büyük bir girdabın içine soktular. Aslında yönetemeyen, yeteneği olmayan, ülkeyi bu hale getiren kişiye ne söyleyeceksiniz? Onu muhatap almak istemem. Ama işin ucunda milletin kaderi var. Bu ülkeye yaptıkları kötülük yetmedi, asla yapılmaması gereken bir kötülüğü daha yaptılar" ifadelerini kullandı.

"KURLA TL ARASINDA FARK ÇIKARSA HAZİNEDEN ÖDENECEK"

"Türkiye'yi garibanın, döviz sahibini fonladığı saçma sapan bir karanlığa götürdüler." diyen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: "Garibanın bankada dövizi olanı fonladığı bir düzeni getirdiler. Kurla TL arasında fark çıkarsa o fark hazineden ödenecek. Yani garibanın parasından ödenecek. Kime ödenecek? Bankada doları olana. Akıl var mantık var. Nasıl bunu yaparlar? Garibanın sırtından faizi teşvik ettiler.

Hem de dolar garantili olarak. Nas bunun neresinde? O garibanlardan bazıları bu gelişmeleri kutluyor. Buna rağmen Erdoğan'ı destekleyenler oturup düşünmesi gerekiyor."

"TÜRKİYE'NİN STRATEJİYE İHTİYACI VAR"

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

"Bizi dinleyen herkese sormak isterim; doğruyu kim yapıyor? Kayseri'de ticaret ve sanayi odasını ziyaret ettim. Önlerini göremiyorlar, biliyoruz. Dövizdeki oynaklık nedeniyle maliyetlerini oluşturamıyorlar, siparişler durdu. Bırakın yarını görmeyi bir saat sonra ne olacak bilmiyoruz. Ciddi bir sorun var ve çözülmesi lazım. Sorunun temeli güvendir. Var olan iktidar bir güven ortamı yaratabilir mi? Yaratamaz. Yeni atanan maliye bakanı 'biz doları eritiyoruz, dış güçlerle alakası yok' dedi.Türkiye'nin stratejiye ihtiyacı var. Yarını göremiyorsanız plan yapamazsınız, strateji yapamazsınız. Vatandaş can ve mal derdi dolayısıyla adalete güvenmiyorsa, o ülkede güven sorunu vardır.

"DEVLET BİR KİŞİNİN MALI DEĞİL"

AK Partili kardeşlerim, MHP'li kardeşlerim; bu söylediklerimde bir yanlışlık, kusur varsa söyleyebilirsiniz. Şu kürsüde her zaman doğruları dile getirmeye çalıştım. Doğrulardan korkmaması lazım devletin. Devlet liyakatle yönetilir dedik, akrabayı talukat ile değil. Devlet bir kişinin malı, şirketi değildir. Bir kişi devletin sahibiyim diyor. Ekonomide şimdiye kadar hiç ortaya çıkmayan sorunları yarattı. Siyasetçinin alkışa ihtiyacı yok aslında. Ahlaklı bir siyasetçi sağlıklı bir eleştiri ister. Başkası hatayı eleştirdiğinde siyasetçiye en büyük katkıyı o yapar.

"SANDIĞI GETİRMELERİ İÇİN HER TÜRLÜ ÇABAYI GÖSTERECEĞİZ"

Bir ülkenin vatandaşı kendi milli parasını değil de yabancı parayı güvence olarak görüyor, ona yatırım yapıyorsa; o ülkenin yönetiminde sorun var demektir. Bankadaki tasarruf mevduatının yüzde 66'sı dövizdir. Tasarruf sahiplerinin yüzde 66'sı 'Ben TL'ye güvenmiyorum' diyor. 'Devlet yöneticilerine de güvenmiyorum, başka ülkenin parasına güveniyorum' diyor. Edirne'yi ve Kars'ı korumak neyse, Türk Lirası'nın itibarını korumak da aynı şeydir. Sandığı getirmeleri için her türlü çabayı göstereceğiz. Yağmur gibi zamların yağmasına tahammül edemiyoruz. Üretenin önünü görememesine tahammül edemiyoruz. Bunu anlattığım için siz ne yapacaksınız sorusu geliyor.

"İLK İŞ GÜVENİ TESİS EDECEĞİM"

İlk yapacağımız iş 13. Cumhurbaşkanı Millet İttifakı'nın adayı olacak. İlk yapacağım iş güveni tesis edeceğim. Birinci yolu sorunu yaşayanla sorunu çözenin yan yana gelmesidir. Bizim Cumhurbaşkanımız da orada hakem olacak."