Korona Virüs Hastası: “Yaşıma Güvendim, Aşı Olmadım, Salgını Ciddiye Alın”

Korona Virüs Hastası: “Yaşıma Güvendim, Aşı Olmadım, Salgını Ciddiye Alın”

Korona virüs yüz binlerce can almasına rağmen aşı olmayı erteleyen 36 yaşındaki Emrah Koç, hastalığa yakalanınca yaşadıklarını hastane odasında...

Korona virüs yüz binlerce can almasına rağmen aşı olmayı erteleyen 36 yaşındaki Emrah Koç, hastalığa yakalanınca yaşadıklarını hastane odasında anlattı. Koç, "Aşı olmadım, yaşıma güvendim. Toplumdaki, sosyal medyadaki kanı maalesef. Geldiğimde durumum çok kötüydü, yaşa bakmıyor kesinlikle aşı olmalarını tavsiye ediyorum, Salgını çok ciddiye alsınlar" dedi.

Covid-19 pandemisi ortaya çıktığı günden bu yana milyonlarca insanı hasta ederken, çok sayıda kişinin de ölümüne neden oldu. Pandemiye karşı geliştirilen aşıları dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca insan olurken kimi vatandaşlar aşı olmayı tercih etmedi kimileri de erteledi. Birçok vatandaş ise aşı olmadığı süreçte korona virüse yakalanarak hastanede tedavi altına alınırken Sağlık Bakanı Fahrettin Koca servis ve yoğun bakımlardaki hastaların büyük çoğunluğunu aşısızların oluşturduğunu açıklayarak aşının önemine dikkat çekti.

"GENCİM" DEDİ, AŞI OLMADI

Yoğun bakımdan ölüme kadar giden süreçte hastaneye yatan birçok korona virüs hastası da pişmanlıklarını dile getirdi. O hastalardan 36 yaşındaki iş sağlığı ve güvenliği uzmanı Emrah Koç da eşi ve çocuğu ile birlikte korona virüse yakalandı. Koç, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Sosyal medya ve çevresindeki vatandaşların yorumları nedeniyle aşı olmayı hep ertelediğini ifade eden Koç, hastalıkla yüzleştiğinde büyük pişmanlık yaşadı. Koç, genç oluşundan dolayı kendine bir şey olmayacağını düşündüğünü belirtirken yaşadığı zorlu süreç sonrası hastane odasından aşı olmayan kişilere seslendi.

"SALGINI ÇOK CİDDİYE ALMALARI TAVSİYESİNDE BULUNUYORUM"

Aşı olmadığı için büyük pişmanlık yaşadığını ifade eden 36 yaşındaki Emrah Koç," Özel sektörde sağlık ve iş uzmanı olarak çalışıyorum. Korona virüse yakalandım, hastanedeyim. Aşı olmadım, yaşıma güvendim. Toplumdaki sosyal medyadaki kanı maalesef. Geldiğimde durumum çok kötüydü şu an çok iyiyim, nefes alabiliyorum artık iyiye doğru gidiyorum. Keşke olsaydım diye düşündüm. Kesinlikle aşı olmalarını tavsiye ediyorum çünkü bu yaşa bakmıyor ben gencim hiçbir kronik rahatsızlığım yok. Ciğerlerim gayet iyiydi ama aşı olmadım virüse yakalandım ve şu an bu haldeyim. Genel olarak şu an aşısızların pandemisi diyorlar. Tam da doğru bir tespit bence, bayram ziyareti için aileme gittim. Orada bulaştığını tahmin ediyoruz onlar gripti. Aslında grip değilmiş virüsmüş oradan eşime, çocuğuma hepsine geçti. Sonra zaten şikayetlerle birlikte hastaneye gittim, pozitif çıktık. Salgını çok ciddiye almaları tavsiyesinde bulunuyorum. Özellikle aşı çok önemli bu konuda elimizin altında varken kullanmamız gerekiyor. Bu zorlu süreçte tüm sağlık çalışanlarına teşekkür ediyorum. Çok yardımcı oluyorlar bize sağ olsunlar. Canlarımız onlara emanet" dedi.

"YOĞUN BAKIMA GİDEN HASTALARIN İÇİNDE AŞI OLMAMIŞ KİŞİLER DAHA FAZLA"

Salgının seyrine ilişkin konuşan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Başhekim Yardımcısı Uzm. Dr. Arslan Çoban, "Salgına ilişkin dördüncü tekrar dalga diye adlandırılan artış dönemi, 4. dalgadaki Türkiye'nin korona virüs hastalarındaki artış hızı daha tolere edilebilir durumda hem hastaneler açısından hem de yoğun bakımdaki hasta oranlarına göre aşının bu anlamda etkinliğini bariz bir şekilde görüyoruz. 4. dalgada çok bariz bir şekilde görüyoruz ki hastaneye yatan hastaların içinde ve bunların içinden de yoğun bakıma giden hastaların içinde de aşı olmamış kişilerin daha fazla sayıda olduğunu, aşı olan kişilerin sayısının az olduğunu gözlemliyoruz" diye konuştu.

"AŞI PİŞMANLIĞINI HASTANEYE YATTIKTAN SONRAKİ SÜREÇTE HİSSEDİYORLAR"

Aşı olmayan kişilerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Çoban, "En büyük risk grubu şu anda onlar, bir an önce aşı olmalarını tavsiye ediyoruz. Aşı olmama özgürlüğünü kullanırken diğer insanların hastalanmama özgürlüğünü tehdit ettiklerini düşünmeleri lazım. Hastaların hiç birisi için serviste yatmalarından 1 ya da 3 gün sonra durumlarının ağır olup yoğun bakıma geçmeyeceklerinin garantisi yok. Bu nedenle bu pişmanlığı hastaneye yattıktan sonraki süreçte hastaları hemen hepsi, çevreleri hissediyor. Zaten ailede bazı insanlar aşı olmuş, olmayan kişiler hastalanıp hastaneye gelen ve hastaneye yatmış kişiler bunlardaki pişmanlık daha çok oluyor. Çünkü çevrelerini de tehlikeye attıklarını buraya yattıktan sonra fark ediyorlar" dedi.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler