Şu anda bilerek ya da bilmeyerek ‘virüs’ üzerinden yeni dünya düzenine geçiliyor. Bu öyle böyle de değil, çok önemli bir değişim. 

Elbette bugün konunun daha çok tıbbi ve acı –insan kayıpları- tarafını haberleştirip konuşuyoruz. Diğer konu ve olasılıklar elbette şimdilik,  ya paranoya ya da komplo olarak görülüyor. Ama sonrası ve sonuçları itibarıyla, insanların artık buna direnç gösteremeyeceği de gerçeğimiz.

Aslında bu değişimin en önemli taraftarları, dünyadaki bankacılık sistemini yönetenler, silah şirketleri ,ilaç şirketleri , teknoloji şirketleri ve bunların Çin, İngiltere, Fransa ve Amerika’daki ortakları…

Finanstan, bireyselleşme ve bunun getireceği yeni teknoloji mecburiyetlerine ve yaşam biçimimize kadar her şeyimiz bizim isteğimiz dışında ‘virüs’ ile değişiyor. 

Hatta ibadethane ve ibadet şeklimiz bile... Zira bu virüs , olmaz ve mümkün değil görünen her kutsala dokunuyor:

Zira; Kabe kapalı. Vatikan kapalı!

Neden?

Çünkü sadece finansal yapı değişmiyor. Belki Bill Gatess’in önerdiği cip veya ceple takip edilecek yeni insan tipi, inancını ve şeklini de değiştirecek mecburen.

Bugün eski sistem savaş ile yapılamayan 3. Dünya savaşı, ‘virüs üzerinden’ ve dijital olarak gerçekleştirilirken;  ya küreselcilerin yeni dünya düzeni- dünya devleti- olarak karşımıza çıkacak. Ya da bu virüse karşı mücadelenin ulus devletleri korumaktan geçtiğini savunan güçler, - ilave güç ve destek elde edebilirlerse- bu düzen galip gelecek. Yani virüs küreselciler ve ulusalcıların savaşının sonucunu da belirleyecek.

Ancak tabii tüm bunların yanında Armageddon’u da göz ardı etmemek de fayda var. O Armageddon ki, dini kaynaklarda Dünya'nın sonu geldiğinde yapılacağı kehanet edilen büyük Kıyamet Savaşının adı.

Birçok dini kaynakta geçen Armageddon zamanı geldiğinde, Dünyadaki bütün uluslar, savaşın içinde olacak ve  bir çoğu Mesih’e karşı savaşacak. Daha sonradan tanrının duruma el atıp yardım edeceği ve Mesih karşıtı orduları yok edeceği söyleniyor. Hıristiyan kültüründe ise Armageddon şöyle geçiyor:

Armageddon, Hıristiyanlıkta da, Müslümanlıkta da benzer şekillerde anlatılıyor. Kıyamet öncesi yaşanacak olan bu büyük savaş, Mesih ile Deccal arasında olacak. Hıristiyanlar, Mesihi Hz.İsa olarak kabul ediyor ve kıyametten önce İsa Mesih gelecek ve tanrının yardımı ile Deccalı ve ordularını mağlup edecek. İncil’ de Armageddondan şöyle bahsediliyor:

“Fakat şunu anla ki son günlerde sıkıntılı zamanlar gelecek. Zira insanlar benliklerine, paraya, gurura, kendini beğenmişliğe, sövgüye, ukalalığa düşkün, ebeveynine itaatsiz, nankör, günahkar, zalim, öfkesine yenik, müfteri, sefih, gaddar, iyilik düşmanı, hain, pervasız, gururla şişkin, Tanrıyı sevmekten çok hazlara düşkün, dinin kudretini inkar ederken onun sadece biçimini gözeteceklerdir. Bu insanlardan yüz çevir.’’

Kur’anda, Armageddon diye bir şey geçmemekte. Bu son savaşın Hıristiyanlık ve Yahudilikteki ismi Armageddon. İslam da ise, kıyamete yakın büyük bir savaş olacağı ve peşine kıyamet kopacağı inancı var. Fakat hadislerce rivayet edilmiş bilgiler var. Şöyle ki, Deccal yeryüzüne inecek fitne, fesat çıkaracak. İnsanlara çeşitli büyüler göstererek tanrı olduğunu iddia edecek ve birçok yandaş toplayacak. Dabbetül-Arz denilen bir yaratık gelecek.

40 gün boyunca Deccal, tüm Dünyayı dolaşacak ve yandaşlarını toplayacak. Bu 40 günün ilk günü 1 yıl gibi geçecek, 2. Günü 1 ay gibi geçecek, 3. Günü ise 1 hafta gibi geçecek ve diğer günler normal gün uzunluğunda olacak. 40 gün sonunda İsa-Mesih inecek ve Deccalı öldürecek. Mesih, Mehdinin ordularına katılacak ve karşı gelenler temizlenecek. Bundan sonra Dünyada bir süre barış olacak ve düzen kurulacak. Bu da uzun sürmeyecek ve kıyamet kopacak.
 

Neyse kıyamet kopmadan söyleyeceklerimize dönersek; Yahudilik ve Musevilik -bu uğurda çalışanlara bakıldığında - Mısır öncesi Sümerler’e kadar gidiyor. Ve ‘tek tanrılıyım’ diyebiliyorlar. Görünen o ki, yeni dünya düzenine  de bu dinler –mevcutlar- yetmeyecek.
 

Her ne kadar bu çok eski bir kavga olsa da, yeni sonuçlar ile yakın zamanda karşılaşacağımız bir gerçek. Sabetay Sevi’den sonra gelen Cekıp Frenk Polonya’da. Musevi Yahudi diye biliniyor. Bu konuda durmaksızın çalışıyor. David Eye çıkıp, ‘ İnsanlığın doğuşunda bir şey vardı onların sevmediği melekler vardı. Onların sevdiği melekler şeytan.’ diyor. 
 

Yani, doğadaki güçlerle- dünya dışı güçlerle- iletişime geçiyorlar.  Tek tanrılı dinlerden evvel boyut dışı varlıklarla iletişime geçenler var. 
 

Ki bilim de, uzay boyutunu tartışıyor bugün. 
 

Bu konuda daha çok şey yazmak ve bilgi paylaşmak mümkün. Ancak en bilinen gerçek ,korona ile dünya yeni bir Rönesans yaşayacak. Elbette bazı ülkeler daha özel olarak öne çıkacak bu Rönesans içinde. Bu konuda en şanslı ülkelerden biriyiz. Elbette süreci iyi yönetebilirsek. Malum kaoslar ve belirsizlikler , büyük fırsatları da beraberinde getirir. Ama önce ayakta kalmamız şartıyla.
 

Amerikan vatandaşlarına dijital para mecburiyeti geliyor.
 

Zira 3 bin büyüklere küçüklere bin dolar.
 

11 eylül den bir hafta sonra 380 bin kanun onaylanmıştı. Önceden hazırmış.
 

Yeni finansal sisteme geçiliyor. Bu nedenle her yer kapalı olacak
 

Herkesi takip edeeğiz diyecekler. Ciple ya da cep telefonuyla..
 

Bill Gatess dövme yapalım diyordu. 
 

2. hamle olarak dünyadaki dinlerden kurtarılmaya çalışacaklar. Bu dinler bitti. Çünkü yeni insan tipini bu dinler iel yönetilemeyeceğini düşünüyorlar. Düşük nüfus. 
 

Hindistan’da Ganj nehri kapandı.
 

İsrail de yakında kapatılacak
 

İnanılmaz bir akıl
Zamanı gelince saat çalar ya… öyle
 

Kurşunsuz topsuz tüfeksiz. Zira dünya halkları savaş istemiyor.
 

Prametüre ve sakat doğdu.
 

Georgia anıtı.
 

Bu işleri bozabilecek bir ABD gücü var mı? Avrupa çöktü. 
 

Yeni dünya düzeni Çin düzeni mi?
 

2050-2060 
 

Çin’deki Putin ve Erdoğan ölene kadar kalacaklar….
 

Tek kişi yönetimi
 

Diğer insanlardan farklı olduklarına inanıyorlar.
 

Mısırdan önce Sümerlere kadar gidiyor. Yahudilik Musevilik Sümerlerde doğuyor. Tek tanrılıyım diyor artık.