Koronavirüs Sonrası E-ticarette Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak
Kovid-19 ile mücadele edildiği günlerde insanların kağıt para ile iş yerlerine giderek alışveriş yapmak istememesiyle birlikte, e-ticaret alanında köklü değişiklikler yaşanıyor
Koronavirüsle mücadele kapsamında daha önce internet ortamında alışveriş yapmamış kişilerin bile e-ticareti keşfettiğine dikkati çeken uzmanlar, vatandaşların salgın sürecinde değişen müşteri alışkanlıklarının farkına varan bazı köklü marka ve firmaların alışılmışın dışına çıkarak, internet sitelerinde ev ve market ürünlerini satmaya başladıklarını kaydediyor.
Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. Murat Dağıtmaç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, internetin hızlı bir şekilde hayata girmesiyle birlikte buna bağlı teknolojilerin de geliştiğini söyledi.
"Web 2" teknolojisine geçilmesiyle internet sitelerinin interaktif şekilde kullanılmaya başlandığını kaydeden Dağıtmaç, bu gelişmenin sosyal medya ve e-ticaret platformlarına ivme kazandırdığını, e-ticaretin, sosyal medyanın pazarlama ağı olarak keşfedildiği 2014'ten itibaren yükselişe geçtiğini belirtti.
Firmalar, internetle birlikte krizi fırsata çeviriyor
Dağıtmaç, bu keşiften sonra e-ticaretin yıllık büyümesinin yaklaşık yüzde 30 arttığını aktararak, "Son koronavirüs süreci hepimizi eve mahkum etti. İnsanlar sağlıkları açısından dışarı çıkmak istemiyorlar. Tabii bu süreçte eğitimden ticarete kadar birçok alan, internet üzerinden ilerlemeye başladı. Bu süreç bittiği zaman, e-ticaretin büyümesi diğer yıllara göre daha fazla olacaktır. Bundan daha önemlisi hiç internet ortamında alışveriş yapmamış kişiler ilk defa internetten sipariş vermeyi öğrenmiş olacaklar ve muhtemelen sevecekler. Sıkıntılı ekonomik ortamda idare etmeye çalışan firmalar için internetin krizi fırsata çevirmenin bir yolu olduğu aşikar." diye konuştu.
Bazı sektörlerin koronavirüs salgınına hazırlıksız yakalandığını, büyük bir market zincirinin internet satışları arttığı için bin personel alacağını duyurduğuna değinen Dağıtmaç, krizin olduğu yerde her zaman fırsatların da olduğunu bildirdi.
Dijitali daha verimli kullanan firmaların süreçten büyüme ile çıkacağını savunan Dağıtmaç, şöyle devam etti:
"Bazı firmalar hiç kimsenin aklına gelmeyecek hareketler yapmaya başladı. Örneğin, giyim sektöründeki uluslararası bir firmamız, internet üzerinden market ürünleri satmaya başladı. Bu hareket market sektöründekilerin ciddi tepkisini çekmiştir diye düşünüyorum ama e-ticaret yoluyla kartların yeniden karıldığı sektörlerde birçok yenilik ve şaşıracağımız hamleler olacaktır. Bu dönemde kimsenin giysiye fazla para harcamayacağı aşikar. Tüm dünya koronavirüs sürecinin geçmesine göre plan yapıyor. Haliyle bu süreçte firmalar da çeşitli arayışlara girecektir. Tabii, bunun sıkı denetlenmesi gerekir. Bundan sonraki süreçte dijital dünyada, daha birçok yenilik ve şaşıracağımız hamleler gelecek. Dünyadaki ticaretin gerçek paradan sanal paraya geçmesi için çok önemli bir kırılım yaşıyoruz. Artık kimse paraya dokunmak istemiyor. Devletler açısından gerçek paranın maliyeti fazla. Kişiler açısından da mikropların ve hastalıkların çok hızlı yayılmasına sebep olan bir araç."
Dağıtmaç, salgın döneminde kredi kartı kullanımının çok üst seviyelere çıktığına, birçok insanın maaşını eline almadan kredi kartı ve dijital bankacılıkla harcadığına dikkati çekerek, "Koronavirüs ile bu süreç daha da hızlanacaktır. Örneğin, ABD’de Demokratlar, daha geniş koronavirüs teşvik planlarının bir parçası olarak dijital bir dolar oluşturulmasını öneren iki plan hazırladı. Bu süreç geçtikten sonra dijital doları kullanmaya başlayacağımızı söyleyebilirim. Blockchain teknolojisiyle birlikte kripto paralara hazırlıklı olmamız gerekir diye düşünüyorum. Türkiye'nin de bu süreci hızlı bir şekilde atlatıp bundan sonraki risklere göre kriz yöntemleri oluşturması gerekiyor. Görüldüğü üzere sanal paraya yakın zamanda geçeceğiz." değerlendirmesini yaptı.
"Bu hareketi diğer firmalar da devam ettirecekler"
Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) Başkanı Emre Ekmekçi de önemli erkek giyim markalarının online mağazasında market ürünleri satmaya başlamasının medyada ilgiyle karşılandığını söyledi.
Firmaların bu türlü yaklaşımlarını desteklediklerini, güzel örneklerin e-ticaret sektörünün ne kadar esnek ve ihtiyaçlara hızlı cevap verebilecek çeviklikte olduğunu gösterdiğini belirten Ekmekçi, "Başlatılan bu hareketi benzer projeler ile diğer firmalarımız da devam ettireceklerdir. Markaların pazaryeri (marketplace) iş modellerine girmesinin dünyada örnekleri çokça bulunuyor. Tedarik zincirinin genişletilmesi ve tüketicilere daha geniş ürün gamının sunulması, bu yeni iş modelleri ile artık mümkün. Sektörümüzdeki bu tarz değişim ve dönüşümlerin salgın sonrasında da hızla devam edeceğini ön görüyoruz." dedi.
Ekmekçi, koronavirüs salgınının etkilerinin görüldüğü süreçte tüketicilerin ihtiyaçlarına hızla ve sağlıklı şekilde cevap verebilmek için dernek üyesi olan, Türkiye’nin en büyük e-ticaret firmaları ve altyapı sağlayıcılarıyla kendilerine düşen sorumluluğu fazlası ile hissettiklerini ve gerekli çalışmaları yaptıklarını anlattı.
Bu aşamada beraber çalıştıkları kargo firmaları ile virüse karşı hem müşterilerin hem de çalışanların sağlığı için gerekli önlemleri aldıklarını dile getiren Ekmekçi, "Kargo ve teslimat çalışanlarının sağlığı, #evdekal çağrısına uyan tüketicilerin almış oldukları ürünlerin zamanında ve sorunsuz ulaşması en önemli önceliğimizdir. Online ticaret operasyonlarının Türkiye genelinde kesintisiz 7/24 sorunsuz devam edebilmesi için bu sektörü besleyen tedarik, lojistik ve dağıtım operasyonlarının kesintisiz devamı kritik önem taşımaktadır." ifadelerini kullandı.
"Artık hiçbir şey aynı olmayacak"
Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve dijital pazarlama danışmanı Aytaç Mestçi ise koronavirüs salgının bazı sektörlerde meydana getirdiği beklenmedik durumların önemli sonuçları doğurduğunu söyledi.
Çeşitli sektörlerde çok güçlü olan bazı markaların yıllar içinde tüketiciler üzerinde site bağımlılığı yarattığını, e-ticaret sitesi olarak çok iyi bir konuma geldiğini ifade eden Mestçi, "Virüs vakalarının görülmesinin ardından şirketler satışlarla ilgili birtakım değişikliklere gitmek zorunda kaldı. Örneğin büyük bir Türk giyim markası, artık 'ev ve market' ürünleri satmaya başladığını duyurdu. Şirket yöneticilerinin verdiği bilgilere göre bir sosyal sorumluluk projesi olarak gösterilen, takım elbise yanında ev ve temizlik eşyaları satışının markaların gelecekteki bakış açısını ne kadar etkileyeceği gerçekten büyük bir soru işareti." değerlendirmesinde bulundu.
Mestçi, önemli stratejik satış değişikliklerin bazı sonuçları olabileceğini vurgulayarak, "Böylece internet sitesi bağımlılığı yaşayan kullanıcı daha farklı çeşitlerdeki ürün ihtiyacını bu şirketlerin sitesi üzerinden sağlamak isteyebilir. 'Koronavirüsten tamamen kurtulmamız sonrası, alışveriş merkezlerinde bulunan giyim mağazalarında takım elbiselerin yanında ev ve market ürünleri olur mu?' sorusunun cevaplarını ileride göreceğiz ancak bu durum markaya olumlu bir geri dönüş sağlayabilir. Fakat marka algısı üzerinde sorun da yaratabilir. Şunu biliyoruz ki, koronavirüs salgını sonrası değişen yaşam tarzlarından sonra artık hiçbir şey aynı olmayacak. Kültürel reflekslerin değiştiği günümüzde hiç kuşkusuz bu şekilde birçok değişim kabul edilir hale gelecek." şeklinde konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.