Kovid-19 İle Mücadelede Güçlü Bağışıklık Sistemi İçin Uzmanından Öneriler

Kovid-19 İle Mücadelede Güçlü Bağışıklık Sistemi İçin Uzmanından Öneriler

Yeni tip koronavirüs ile mücadelede, kişisel hijyen ve sosyal izolasyonun yanı sıra güçlü bağışıklık sistemi de önem taşıyor

Dünyada pandemi ilan edilen yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadelede, kişisel hijyen ve sosyal izolasyonun yanı sıra güçlü bağışıklık sisteminin önem taşıdığı bildirildi.

Güçlü bağışıklık sisteminin sağlanmasında vitaminlerin doğal kaynaklardan alınması, her renk yiyeceğin tüketilmesine özen gösterilmesi, yeterli su ve uykuya dikkat edilmesi, işlenmiş besinlerden kaçınılması gerektiği ifade edildi.

Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Tuba Günebak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, koronavirüslerin 21'inci yüzyılda keşfedildiğini ve 1960'dan sonra insanlarda hafif solunum yolu hastalıklarına neden olduğunun anlaşıldığını söyledi.

Son olarak insanlığın Kovid-19 ile karşı karşıya kaldığını hatırlatan Günebak, hastanın öksürüğü, hapşırığı ile damlacıkların bir diğer kişinin ağzı, burnu ya da gözlerine temas sonucu bulaştığı bilgisini verdi.

Günebak öksürük, ateş, solunum yetmezliği ile kendini gösteren Kovid-19'dan korunmak için en önemli basamağın, kişisel hijyen kurallarına ve sosyal izolasyonun sağlanmasına uyum olduğunu vurguladı.

Bu kapsamda ellerin bol su ile 20 saniye ovuşturularak yıkanması, eller yıkanmadan kesinlikle ağız, burun ve göz ile temasından kaçınılması gerektiğine işaret eden Günebak, bunların yapılamadığı durumlarda el hijyeninin, yüksek alkol içerikli dezenfektanlarla gerçekleştirilmesi gerektiğine değindi.

Günebak, hastalığın bulaştığı kişilerle temastan kaçınılması gerektiğinin önemine işaret ederek, bu kişilerin eşyalarının kullanılmasının da uygun olmadığını dile getirdi.

Doğru ve yeterli beslenme önerileri

Hastalıktan korunmada en önemli basamaklardan birinin güçlü bağışıklık sistemi olduğunun altını çizen Günebak, "Kovid-19 ile mücadele sürecinde güçlü bağışıklık sistemi önem taşıyor. Bağışıklık sisteminizi güçlü tutmak için sigara içmeyin, alkol kullanmayın, çok düşük kalorili diyetlerle değil, gereksinimlerinize uygun planlanmış bir beslenme programı ile hedef kilonuzda kalın. Çünkü, vücutta lüzumundan fazla bulunan yağ dokusunun kendi kendine toksin üretme kabiliyeti vardır." diye konuştu.

Bağışıklık sisteminin kuvvetlendirilmesinde beslenme şeklinin de önemli olduğuna dikkati çeken Günebak, doğru ve yeterli beslenme için şu önerilerde bulundu:

"- İşlenmiş besin kullanılmamalı, her şeyin doğal olanı tüketilmeli.

- Mevsimine uygun sebze ve meyveler tüketilmeli.

- Her gün bir avuç çiğ kuruyemiş (yağlı tohumlardan çiğ badem, çiğ fındık, çiğ yer fıstığı, çiğ kabak çekirdeği, çiğ kaju gibi) tüketilmeye çalışılmalı.

- Her gün 1 su bardağı (200 ml) kefir, bir kase (150 ml) ev yapımı yoğurt tüketilmeli.

- Her gün bir yumurta yenilmeli.

- Fazla kırmızı et tüketiminden kaçınılmalı.

- Her gün yeterli miktarda bağışıklık sistemini güçlendiren vitaminler de doğal kaynaklarından alınmaya çalışılmalı."

Günebak, hangi vitaminlerin hangi yiyeceklerde bulunduğunun bilinmesinin, seçim yaparken fayda sağlayacağını anlattı.

E vitamininin turp, buğday ruşeymi, tam tahıllar, çiğ badem, çiğ ay veya kabak çekirdeği, yer fıstığı ezmesi, koyu yeşil yapraklı sebzelerde bulunduğunu aktaran Günebak, A vitamininin de süt ve ürünleri, havuç gibi turuncu renkli sebze ve meyveler, yumurta, patates, yeşil renkli sebzeler, greyfurtta yer aldığı bilgisini verdi.

Günebak'ın verdiği bilgiye göre, yiyecek ve içeceklerden doğal yolla alınabilecek vitamin kaynakları ise şöyle:

"- Çinko: Ispanak, kuşkonmaz, mantar, susam, tahin, kurubaklagiller, bulgur, kaju, mayalı ekmek, yumurta, peynir, deniz mahsülleri, kırmızı et.

- Bakır: Kaju, sarımsak, maydanoz, bal kabağı, kuru baklagiller, et türleri, susam, tahin, mantar, ıspanak, pazı, kabak, ananas, avokado, pancar.

- B1 vitamini: Tam tahıllar, soya fasulyesi, ay çekirdeği (çiğ), yer fıstığı (çiğ).

- C vitamini: Turunçgiller, brokoli, kuşkonmaz, kivi, kırmızı biber, maydanoz, papaya.

- Demir: Hayvansal kaynaklı besinler, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kurubaklagiller.

- Folik asit: Pazı gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler, kurubaklagiller, kuşkonmaz, yumurta, pancar, brüksel lahanası, brokoli.

- B6 vitamini: Ispanak, karnabahar, kırmızı biber, tam tahıllar, kurubaklagiller, muz, yağlı tohumlar, patates.

- B12 vitamini: Sadece hayvansal kaynaklı besinler.

- B5 vitamini: Mantar, buğday ruşeymi, pekmez."

Fitokimyasallardan zengin beslenmenin de önemli olduğunu vurgulayan Günebak, "Hergün tarçın, sarımsak, zencefil ve zerdeçal tüketin." dedi.

Günebak, Akdeniz diyetine uygun beslenmenin, sağlık açısından faydalı olduğunu belirterek, "D vitamini yetersizliğiniz varsa, bol bol açık havada güneşlenin ve D vitamini takviyesi alın. Doktorunuzundan izin alarak omega 3 yağ asidi desteğine başlayın. Posalı beslenin. Haftada 2-3 kez kuru baklagil (nohut, yeşil mercimek gibi) tüketin. Her gün tam tahıllı besin tüketin (çavdar ekmeği, ekşi maya ekmek, bulgur, kara buğday gibi) Günde bir kez 2 küçük kare bitter çikolata yiyin." şeklinde konuştu.

Renkli yiyecek tüketimine özen gösterilmesi gerektiğini anlatan Günebak, her renk doğal besinden her gün yenilmeye çalışılmasını önerdi.

Günebak, bu besinleri şöyle sıraladı:

"- Turuncu-kırmızı: Havuç, kumkat, balkabağı, elma, patates, kuru fasulye, ahududu.

- Sarı: Ananas, nohut, kış kabağı, soğan, bezelye, şalgam, cennet hurması.

- Yeşil: Brüksel lahanası, brokoli, kabak, armut, ıspanak ve pazı gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler.

- Mor-mavi: Yaban mersini, kuru üzüm, pancar, kuru erik.

Şeker ve şekerli yiyeceklerin tüketiminden de kaçınılması gerektiğine dikkati çeken Günebak, her gün en az 2 litre su, 1 küçük şişe maden suyu içilmesi tavsiyesinde bulundu.

Günebak, her gün 6 ila 8 saat karanlıkta, derin uyku alınmasının, bağışıklık sistemini için önemli olduğunu vurgulayarak, "Günün son öğününde kafeinli yiyecek ya da içecek tüketmeyin. Gece lambası kullanmayın. Eklem sorununuz yoksa ya da çok şişman değilseniz her gün en az 20 dakika egzersiz yapın. Ruhunuzu dinlendirin, stresten arının, gereksiz endişe ve korku sahibi olmayın. Çünkü, psikolojik stresin artması da bağışıklık sistemini zayıflatır. Ilık bir duş alın, yoga yapın." ifadelerini kullandı.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler