Isınmanın olumsuz etkilerinin makul seviyelerde tutulabilmesi için de sıcaklık artışının kritik eşik olan 1,5 derecenin altında kalması gerekiyor. BM ve İngiltere'nin yaptığı yeni bir çalışmaya göre önümüzdeki beş yılda sıcaklık endüstri öncesi döneme göre en az bir derece fazla olacak. Ancak burada dikkat çeken önemli bir detay var. Geçen yılkı rapora göre 1,5 derecenin aşılma ihtimali yüzde 10 iken, bu sene oran yüzde 20'ye yükseldi. Üstelik Covid-19 nedeniyle yavaşlayan üretime rağmen... 

Dünya Meteoroloji Örgütü (DMÖ) ve İngiltere Meteoroloji Ofisi, küresel ısınmadaki sıcaklık değişimlerine ilişkin yeni analizlerini paylaştı.

Birleşmiş Milletler bünyesinde faaliyet gösteren örgüte göre dünya 2020-2024 yılları arasında endüstri öncesi döneme göre en az 1 santigrat derece daha sıcak olacak.

Örgütün tahminlerine göre yüzde 20 ihtimalle sıcaklık aynı dönemde 1,5 derecelik kritik sınırı aşacak. Önceki tahminlere göre bu oran yüzde 10 civarındaydı.

İKİ KRİTİK EŞİK

Bilim insanları iklim değişikliğinin en kötü etkilerini önlemek için ısınmanın 1,5 derecenin altında olması gerektiğini düşünüyor.

Dünya liderlerinin 2015 yılında imzaladığı Paris Anlaşmasına göre devletler gezegenin endüstri öncesi döneme göre 2 santigrat derece ısınmasını engellemeye çalışacak.

Covid-19'daki üretim durgunluğu nedeniyle doğaya salınan karbondioksit emisyonu miktarı azalmıştı. Ancak dünya normalleşmeye devam ederken emisyon miktarları yeniden artmaya başlıyor.

DMÖ Genel Sekreteri Petteri Taalas, devletlere bunun kalıcı bir çözüm olmadığını hatırlatarak corona virüs dönemini iyi değerlendirme çağrısı yaptı.

Araştırmacılar 1850'li yıllara göre dünyanın halihazırda bir derece daha sıcak olduğunu söylüyor. 2015-2019 yıllarında dünya geneline sıcaklık rekorları damga vurdu.

YAŞAMIN HER ALANINI ETKİLİYOR

Küresel ısınmanın nedenleri ve sonuçları insanlığın davranış şekline ilişkin alarm veriyor. Bugün yaşanan corona virüs salgını da, dünyanın farklı yerlerinde görülen çekirge istilalarında da bu etkiyi görmek mümkün.

Sibirya geçtiğimiz günlerde sıcaklık rekorları kırdı. Kuzey kutbuna yakın en yakın yerleşim yerlerinde insanlar güneşlenmeye çıktı. 

KÜRESEL ISINMANIN SEBEPLERİ AYNI ZAMANDA SALGINLARI ORTAYA ÇIKARTIYOR

Ebola, kuş gribi, MERS, Nipah virüsü, SARS, Zika, AIDS ve son olarak Covid-19 salgınlarında insalığın doğaya müdahalesini görmek mümkün. Tarım alanlarının düzensiz bir şekilde genişlemesi, ormanların yok edilmesi hayvanların yaşam alanlarını daraltıyor.

Doğa kendi haline bırakıldığında karşılaşmayacak türler bu daralma nedeniyle bir arada yaşamaya çalışıyor. Bu da farklı türlerdeki hastalıkların birbirine geçmesi için ideal ortamı oluşturuyor.

Yarasalarda çok sayıda corona virüs türü bulunuyor ancak corona virüsün tek başına insanlara bulaşma kabiliyeti bulunmuyor. Bu virüsün insanlara geçmesi için önce başka bir taşıyıcıya bulaşması gerekiyor.

ÇEKİRGE İSTİLALARINDA KÜRESEL ISINMA İZLERİ

Küresel ısınma ve iklim değişikliği Afrika'daki yaşamı değiştiriyor. İklim değişikliğinden en çok etkilenmesi beklenen 10 ülkeden yedisi Afrika'da bulunuyor. 2019'dan itibaren bölgede çekirge istilaları görülmeye başladı.

1 Mart - 10 Mayıs tarihlerinde çekirge istilalarının yaşandığı bölgeler

İklim değişikliğine bağlı sebeplerle bölgede yağış miktarı arttı, sıcak bir iklime sahip olan Afrika'da bu durum çekirgelerin aşırı üremeleri için ideal ortamı oluşturdu. Uzun süre devam eden yağışlar nedeniyle normalde 20 kat daha fazla olan çekirge gruplarıyla karşılaşıldı.

Afrika'da aşırı yağışlar görülürken, Hint Okyanusu'nun doğu yakasında bulunan Avustralya'da ise 300 günden uzun süren yangınlar yaşandı.