Mareşal'ın vefat yıldönümünün düşündürdükleri...

Mareşal'ın vefat yıldönümünün düşündürdükleri...

Şevket Bülent Yahnici'nin yeni yazısı...

Adları Ismetti,Rauftu,Karabekirdi,Ali Fuatti,Enverdi, Celaldi,Cevat Abbasti,Fethi Okyardi,Kazimdi,Fahrettindi,Mustafa Kemaldi, Fevzi idi...
Hepsinin doğumlari -cogunlukla- 1880 sonrasi yıllardı. 1900 lu yılların başında pek çoğu okudukları askeri liselerden mezun olup Osmanlı ordusunda subay olmak amacı ve heyecanıyla harpokullarina girdiler.Cogu 1903-4-5'li yıllarda Osmanlinin mulazim-i sani, mulazim-i evvel rütbeleri takılı bıyığı terlemeye başlamış subaylariydilar.Hayat ve şartlar onları cepheden cepheye savurdu.Kimi Balkanlarda ( Makedonya basta) çetelerle boğuştu, kimi Tobruk'da,Derne'de vatan belledigi Osmanlı cografyasi için dögüştü; kiminin kaderine doğuda Rus/Ermeni düştü; kimi Sina'da, Yemen'de çölde vurustu ve pişti...Her biri çifte su verilmiş kılıç misali küçük yaşlarında yuzbasiligi,kolagasiligi, binbasiligi yaşadılar...Mirliva,kaymakam, miralay rütbesini aldıklarında kader onları yonetebileceklerinin çok üstünde kuvvetlere/birliklere komutanlık etmek zorunda bırakacaktı.
Tavda dövülen demir misali ,gencliklerini yaşayamadan cephelerde Mehmetçiğe baba agabey,kardeş oldular.Yil, 1914,15,16 olduğunda ki, hepsi 35-40 yas aralığını yasamaktaydilar ; emirlerine tumenler,kolordular,ordular verilecektir. Ne tumenler tümen gibi,ne ordular ordu gibiydi.Personel eksikti,yorgundu,perisandi,silah yoktu,cephane boştu.Bu şartlarda doğuda Rusa,ermeniye karşı bogustular, Canakkale'de eşi görülmemiş harbin destanını yazdılar.Zamanin sarıklı mollalari Istanbul'da,Anadolu'da irzi,namusu ayaklar altına alanlara yerli isbirlikcilik yaparken bu komutanlar cephede Mehmetle namaz kılıp,oruç aciyorlardi.Ogunleri kuru ekmek,bulgur çorbası,üzüm hosafiydi.Artik onlar KUVVACI VATANSEVERLERDI,MUDAFA-I HUKUK MUKADDES KAVGASININ komutanlariydi.Kutsal MILLI MUCADELENIN kahramanlariydilar,Antep,Maras,İstanbul,İzmir,Alaşehir,Akşehir, Inonu,Dumlupınar,Sakarya,Polatli,Haymana olmuşlardı.Kaftanlari sırtlarında,kalpaklari başlarında,at ustundeydiler...Dedikodu etmediler, "din elden gidiyor" deyip seyretmediler, "...gaalip et bu son ordusudur" inancıyla cephelere koştular.
Bugun de "din" "ummet" lafını dilden düşürmeyen münafıkların dedeleri bu kahramanlara "hain" diyerek idam fermanı bile verdiler. Bugun iki metrekare gömülecek toprağın,dalgalanan bayrağın,okunan ezanın; İstiklal ve bagimsizligin borçlusu olduğumuz insanlar ISTE BU OSMANLININ SON PASALARIDIR...
NE ZAMAN KI, BU MUBAREK INSANLARIN IRADESI KURTULUŞ VE KURULUŞ IRADESI haline döndü; ISTE O ZAMAN MILLI MUCADELE OLDU,MILLI EGEMENLIK OLDU,MILLI ISTIKLAL OLDU...
Fevzi Pasamizin vefat yildonumu...
Fevzi Pasa'nin bana hatırlattıkları da bunlar...
Bir zamanlar Karanfil sokak ile Yüksel caddesinin kesiştiği bir parti binası vardı ve o binada çok genctik ve Mareşal uniformasiyla Fevzi Paşa bize bakıyordu.
Hepsinin ruhları şadolsun!..

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler