Stoltenberg, Hollanda Başbakanı Mark Rutte ile birlikte Lahey'de Arnavutluk, Belçika, Norveç’in başbakanları ile Polonya ve Romanya’nın cumhurbaşkanlarının katıldığı çalışma yemeğine ev sahipliği yaptı.

Yemeğin ardından düzenlenen basın toplantısında, Rusya'da paralı savaşçı grubu Wagner'in Moskova yönetimine isyanı hakkındaki soruyu yanıtlayan Stoltenberg, bunun uzun vadeli sonuçları hakkında kesin bir değerlendirme için erken olduğunu söyledi.

Stoltenberg, Wagner krizinin Rusya'nın iç meselesi olduğunu belirterek, "Ancak kesin olan şu ki Rusya Devlet Başkanı Putin'in Ukrayna'ya açtığı yasa dışı savaş Rusya'da bölünmeleri derinleştirmiştir ve yeni gerilimlere yol açmıştır." dedi.

Aynı zamanda Rusya'nın küçümsenmemesi gerektiğini vurgulayan Stoltenberg, Ukrayna'ya desteğin devam etmesinin önemine işaret etti.

Stoltenberg, Wagner grubunun Belarus'ta olmasının NATO'nun doğu kanadındaki müttefikleri için güvenlik endişelerini artırıp artırmayacağı sorusunu yanıtlarken de İttifakın doğusundaki varlıklarını Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısından sonra zaten artırdıklarını hatırlattı.

11-12 Temmuz'daki Vilnius Zirvesi sırasında NATO'nun güvenlik planları konusunda daha fazla adım atılacağını belirten Stoltenberg, "Ayrıca Wagner güçlerinin nerede konuşlanacağını, hepsinin Belarus'a gidip gitmeyeceğini söylemek için de bence çok erken." dedi.

"Prigojin'in ve güçlerinin bir kısmının Belarus'a gitmesinin sonuçları hakkında nihai yargıya varmak için henüz erken." diyen Stoltenberg, durumu yakından takip ettiklerini bildirdi.

Wagner grubunun Rus yönetimine isyanı

Özel güvenlik şirketi Wagner'in kurucusu Yevgeniy Prigojin, Rus ordusunu Wagner'e saldırı düzenlemekle suçlayıp karşılık vermekle tehdit etmiş, Wagner savaşçıları Ukrayna'yı terk ederek sınırdaki Rostov bölgesine girmişti.

Bu durum üzerine Federal Güvenlik Servisi (FSB), "silahlı isyan" suçlamasıyla ceza davası açmıştı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Wagner'in isyanını "vatana ihanet" olarak nitelendirmişti.

Prigojin, Moskova'ya gideceklerini açıklamış, Kremlin yönetimi ise ülkenin pek çok bölgesinde güvenlik önlemlerini artırmıştı.

Yevgeniy Prigojin'in 24 Haziran'da, Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko'nun Rusya'da gerilimi azaltma önerisini kabul ettiği bildirilmişti. Prigojin, Rus kanı dökülmesinin sorumluluğunu anladıklarını ve konvoylarını geri çevirerek plana göre saha kamplarına geri döneceklerini açıklamıştı.

Kremlin, Prigojin'e yönelik açılan ceza davasının kapanacağını belirterek, "isyancı liderin" Belarus'a gideceğini bildirmişti.

Putin, 26 Haziran'da televizyon kanallarından halka sesleniş konuşmasında, "Bugün, Savunma Bakanlığı veya diğer kolluk kuvvetleriyle bir sözleşme yaparak Rusya'ya hizmet etmeye devam etme veya ailenize ve arkadaşlarınıza dönme fırsatına sahipsiniz. İsteyen Belarus’a gidebilir." ifadelerini kullanmıştı.