NİAGARA ŞELALESİ'NDEN GÜÇ ÜRETEN DAHİ: NİKOLA TESLA KİMDİR ?
Bu makalede Nikola Tesla kimdir (1856 – 1943), neleri buldu? sorusuna yanıt veriyoruz… İşte Tesla’ya yakından bir bakış.
NİKOLA TESLA KİMDİR?
Onunla ilgili anlatılabilecek her şey söylendi. Aslında bunlar buzdağının görünen kısmı sadece. Fazlası da olmalı, ama yaşamını evrenin sırlarını çözmeye ve bu sırada yürüttüğü çılgın projelerini hayata geçirmeye adayıp vaktinin çoğunu ya çalışarak ya da okuyarak geçirdiği için bildiklerimiz özel hayatının başladığı yerde bitiyor.
Çağının bilimsel ihtiyaçlarını çözmek yerine, büyük çoğunluğu geleceğin insanına adanmış 700’ün üzerinde icadı ya hayata geçirmiş ya da planlamış olsa da bugün bunların çok azından haberdarız. Dünyanın her yerine yayılmış önemli bilgileri okuyabilmek için ihtiyaç duyduğu tüm lisanları öğrenen, sekiz lisanda okuyabilen Nikola Tesla müthiş bir görsel hafızaya sahipti. Otobiyografisinde, “Bir fikir oluştuğu an, onu önce hayalimde canlandırır, yapısını zihnimde değiştirir, geliştirir, çalışacak hale getiririm” diyordu; “Örneğin bir denge sorunu varsa onu da görür ve not alırım.”
Farklı bir zihne sahip olduğu ortada… Çağdaşları tarafından anlaşılamamış bu “tuhaf” adam da listemizin geri kalanı gibi, geniş bir konu yelpazesinde engin bir entelektüel seviyeye ulaştı. Hepsinin ortak özelliği, evrene farklı bir gözle bakmış olmaları. Kimsenin göremediğini gördüler, derin sorular üzerinde düşündüler ve sahip oldukları birikimi, dünyayı değiştirecek buluşlara dönüştürerek tarihe damgalarını vurdular. Tesla da aranan yanıtların, sadece onun uğruna sonuna dek gitmeyi göze alabilenlere göründüğünü biliyordu.
NİKOLA TESLA’NIN İLK ÖNEMLİ BULUŞU
Her zaman imkânsızı hayal eden bu kıvrak zekâlı dâhinin ilk önemli buluşu, elektriğin kolayca aktarılmasını sağlayan alternatif akım motoru. “İnsanlar artık zor görevleri yerine getirebilmek için köle gibi çalışmayacak. Benim motorum onları özgür bırakacak” diyerek Amerika’ya doğru yola çıktı. Doğru akımın kullanım ve aktarım zorlukları nedeniyle halen büyük çoğunluğu mum ışığına mahkûm bir dünyayı kelimenin tam anlamıyla “aydınlattı”.
Ama önce Thomas Edison engeline takıldı.
Birlikte çalışmaya başladığı Edison alternatif akımı istemiyor, doğru akım konusunda diretiyordu. Oysa yüksek voltaj kullanan alternatif akımla elektriği uzak mesafelere taşımak da mümkün olacaktı. Edison’la yaşadığı anlaşılmazlığı çözemeyince işi bırakıp hendek kazıcısı olarak çalışmaya başladı. Bu esnada hayalinden hiç vazgeçmedi. Edison, kendi teknolojisine yatırıcımlar bulmuş olsa da altyapı sorunları nedeniyle hayata geçiremedi. Tesla’nın buluşuysa Amerikan Elektrik Mühendisliği Enstitüsü’nü harekete geçirdi. Edison ve yatırımcılarının başlattığı karalama kampanyasına rağmen Westinghouse şirketi Tesla’nın modeline büyük bir yatırım yapmayı kabul etti.
HERKESİ ŞAŞIRTAN GÖSTERİSİ
Elektrikle ilişkisi, Tesla’nın orkestra şefi konumunda olduğu, mükemmel uyum içinde sürdürülen bir etkileşime benziyor. İlerleyen yıllarda elektriğin kablosuz da aktarılabileceğini keşfetti. Hatta deneylerinde bunu başardı. Bu gücü tüm dünyaya hediye etmek, her zaman en büyük hayali olarak kaldı. 1893’de Chicago’da düzenlenen Kolombiya Dünya Fuarı’ndaysa herkesi şaşırtan bir gösteri sahneledi: Cam tüpleri, elektriği kablosuz aktararak aydınlattı. Bu gösteriyle birlikte ünü dünyanın her yerinde yayılmaya başlamıştı.
‘NİAGARA’DAN GÜÇ ÜRETECEĞİM’
İki yıl sonra Niagara Şelalesi’nden, çocukken kurduğu bir hayali gerçeğe dönüştürüp güç üretti; “Niagara’dan güç üreteceğim!” Dünyanın ilk hidroelektrik santrali kuruluyordu ve bunun ardında yine Tesla vardı. Şelalede üretilen enerji 40 km. uzaktaki Buffalo şehrine aktarıldı ve böylece görev tamamlanmış oluyordu. Takip eden yıllarda New York’a bile enerji sağlayabilen bir güce dönüştü.
“Tesla’nın hayatındaki en önemli dönüm noktalarından biri, yıldırımlarla oynayıp tehlikeli deneyler yaptığı Colorado Springs dönemiydi.” Hedefi, yıldırımlarıyla ünlü bölgede, onlardan elde edeceği enerjiyi atmosferin en iletken tabakasına; iyonosfere aktarıp, yine tüm dünyaya ulaştırmaktı elbette. Doğanın bu güç gösterisini yakından izledikçe laboratuvarında yapay yıldırımlar üretebilmeyi de başardı. Sırlarla dolu Colorado Springs dönemine dair yeterince bilgiye sahip değiliz. Nitekim o da bu sırada bir sonraki dev projesine geçip New York’a Wardenclyffe Kulesi’ni dikmeye hazırlanıyordu. Konu tabii ki her zamanki gibi enerjiyi kablosuz aktarabilmek. Ve bu kez hem radyo yayınlarını hem de elektriği aktarabilecek bir kule tasarladı. Sonraki aşamada bunun ses ve görüntüyü de aktarması için çalışacağını söylüyor, kimse onun nasıl bir teknolojiden bahsettiğini anlayamıyordu. Maalesef laboratuvarında çıkan yangın yüzünden kuleyi tamamlayamadı. Belki de dünya böyle bir girişime henüz hazır değildi.
HAYATINI BUNA ADADI
5 yaşındayken, suyun hareketinden enerji elde edilebileceğini fark etmiş olması, enerjinin her yere aktarılmasına yönelik büyük bir hayale dönüştüğünde, hayatını buna adadığı ortada. Aynı zamanda Doğu felsefesine de meraklıydı. Hatta eski Hindu metinlerini okuyabilmek için Sanskritçe öğrendi. Okudukça farkına vardı ki madde, özünde enerjiydi. O sırada Einstein da aynı sonuca varmıştı. Tesla’nın ondan farkı, bunu bilimsel bir makaleye dönüştürmekten ziyade, tekrar bir sonraki enerji kaynağına yönelmiş olması; beyin dalgaları! Yani insanların enerji alanının gücünü artırmanın yolları üzerine düşünüyordu. Bir deneyi sırasında 3,5 milyon voltluk elektrik akımına tutulup bir süre bilincini yitirmişti. Vücudundan geçen akımın etkisiyle yaşadığı deneyimi şöyle özetledi; ”Bilincimi yitirmedim. Aksine kendimi, geçmiş, bugün ve geleceği aynı anda yaşarken buldum.” Zihnin, henüz farkına varılamayan bazı sırları olduğunu bu deneyimle anlamıştı ve sonraki yıllarda beyin dalgalarının varlığını doğrulamayı başardı.
Albert Einstein ve Nikola Tesla bir araya gelebilseydi kim bilir neler olacaktı; ne yazık ki hiç tanışmadılar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.