DÜNYADA KAMALA HARRIS DÖNEMİ

Dünya ve bölge dengeleri yavaş yavaş netleşmeye başladı. ABD seçimlerinin sonuçları, dünyada az çok yarın neler olabilecek sorularının cevabını verdi.

Amerika’yı yeniden keşfetmiyoruz ama Amerikan politikalarının yöntem ve etkilerinin nasıl olacağını ve Türkiye’nin ulus devlet modelinde yola devamı konusunda nasıl bir yol haritası izleyeceğinin ipuçları da yavaş yavaş netleşmiş durumda.

Aslında herkes Biden ve geçmiş dönemdeki -Biden anılarına -dayanarak Türkiye’de siyasi yorumlar yapsa,  bana göre ABD’de bundan böyle ‘esas oğlan, Kamala Harris’!

O nedenle de yazımın başlığını ‘Dünyada Kamala Harris Dönemi’ olarak belirledim.

ABD’de hiçbir şey tesadüf değildir.

Aslında, ‘Devlet Ebed Müddet’ ise , bu da normal bir durumdur.

Geçmiş Türk devletlerine baktığınızda,  hatta Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranlardan bugüne kadar seçilenlerin de tesadüf olmadığına inananlardanım. 

Konuya dönecek olursak:

Kamala Harris, aynı anda birçok ilki buluşturuyor:

Kadın, siyah, Asyalı ve ikinci kuşak göçmen.

Harris aynı zamanda ABD’nin hem ilk kadın, hem de Afrikalı ilk başkan yardımcısı.

Harris’in annesi Hindistan, babası Jamaika kökenli. Bu nedenle ilk Asyalı Başkan Yardımcısı.

Ayrıca Kamala ile, göçmen bir ailenin çocuğu da ilk kez başkan yardımcılığı koltuğuna oturmuş oluyor.

Dedim ya, büyük devletlerde hiçbir şey tesadüf değildir diye…

Bütün bu arka planın sembolik olmasının ötesinde bir de gerçek anlamları var.

Kamala’nın adından başlarsak;

Kamala, Farsça da ‘bütünlenmek’ ‘tamamına ermek’ anlamına geliyor.

Şimdi açıklayamaya çalışacağım nedenler ve Biden’ın yaşı ve sağlık durumu buna eklendiğinde; ‘ ABD’yi yeni dönemde bu kadın yönetecek ‘ ya da -adının anlamında olduğu gibi -bütünleyip tamamlayacak demek yanlış olmaz.

Zaten Joe Biden da hem kampanya sırasında,  hem de kritik seçim sonuçlarının belirlenmesi aşamasındaki süreçlerde her konuşmasında , ‘ben’ yerine hep, ‘Harris ve ben’ demeyi tercih etti. Belki bu çoğumuza bu Joe Biden’ın devlet adamı ‘inceliği’ gibi görünse de, bu duruma, ‘ alt beyninin de bir ürünüydü ‘ demek yanlış olmaz.

Peki neden?

Bana göre Joe Biden,  yeni bir Amerika için değil, Amerika’yı kurtaracak dünya planı çerçevesinde Harris’i getiren adam da ondan!

Harris’in gelmesi için önde bir ‘öncü’ ye ihtiyaç vardı.

Ve Joe Biden öne sürülüp Harris getirildi!

Aslında Biden da bir nevi Harris tarafından tamamlandı.

Zira Demokratlar da biliyordu ki , 78 yaşında ve kimilerine göre ‘Ailzemer ‘ hastası olan Biden ile ne kadar yol yürünebilirdi ki? Ama 78’lik ve sağlık problemleri olan bir adam ile Trump ‘ı devirmek de elbette ayrı öneme sahipti. Ancak seçim gecesinde olduğu gibi Biden’ın yanında dimdik ayakta duran Kamala Harris bir ‘asker’e ihtiyaç vardı.  Tamamlayacak!

Hiçbir şey tesadüf değildi…

Dünya dengeleri açısından baktığınızda en net söylenebilecek cümle şudur:

Kamala’yı getiren süreç,  3. Dünya Savaşı tartışmaları ve kamplaşmasında, Hindistan ve Amerika’nın karşı kamplarda yer almasıdır aynı zamanda.  

Kamala ile önümüzdeki dönemde Hindistan’a daha yakın bir Amerika olacak. Ve Hindistan’ın önümüzdeki dönemde çok hızlı bir şekilde Çin’e kayması da önlenecek.

Her ne kadar Hindistan tarihsel olarak İngiltere etkisinde görünse de, Ortadoğu açısından Hindistan’a bakıldığında İngiltere’nin kaybettiği de açık.

Zira İngiltere’den uzaklaşan Hindistan’a yakın geçmişte,  İsrail çok büyük silah yardımı yaparak ordusunu  1milyon kişilik orduya çıkarttı. Ve nasıl Rusya’da ordu günleri filan varsa bunun için büyük törenler varsa… Artık Hindistan’da da var.

Rusya’ya karşı, Çin’e karşı Amerika’nın kullanabileceği aynı büyüklükte bir ülke Hindistan.

Bu arada son dönemde İsrail artık eskisi gibi Ortadoğu’da Türk ordusuna güvenemiyor. Amerikan ordusuna da güvenemiyor.

Ortadoğu’da Müslümanlara ve Ortadoğu ülkelerine karşı İsrail’in mücadelesini sürdürecek bir askeri güce ihtiyacı var. Bu gücü İsrail, hem silah yardımıyla hem para desteğiyle Hindistan’dan çıkarma yoluna gitti.

Hindistan’ın bu şekilde devreye girmesinin kavgası da, yakın geçmişte Somali açıklarında mafya ve gemiler arası çatışmalar ile yapıldı. Buna bölgedeki otel baskını da eklemek yanlış olmaz. Tüm bu çatışmalarda bir kanat İsrail, bir kanat İngiltere’ydi. Orada Hindistan’ı ilerisi için yönlendirme kavgası verilmişti.

Amerika orada uzak durmuştu. Çin işin içine girmemişti ama İsrail ve İngiltere Hindistan’ı yönlendirme kavgasını, Kızıldeniz’in giriş bölümündeki o alanda hesaplaşarak  yapmışlardı.

Hoş meselenin başka boyutları ortaya çıkmasın diye çok uzatmadılar ama şimdi görünen o ki, Hindistan daha farklı ve büyük şekilde yakında dünya kamuoyuna gümbür gümbür çıkacak.

Son zamanlarda -tesadüf bu ya -dünyaca ünlü dergi Time Dergisi, yılın kadınını ve yılın çocuğunu da Hintlilerden seçti…

Yani?

Hiç bir şey tesadüf değil.

Peki Türkiye’deki etkileri?

Siyaseten Kamala rüzgarından, ‘Meral Akşener mi yoksa Canan Kaftancıoğlu mu etkilenir?’ sorusunu da sormak gerekir.

Yanlış anlamayın, Türk siyasetinde kadın rüzgarı eseceği için mevcut kadın siyasetçilerinin isimlerini yazdım sadece…

Elbette CHP’nin sürpriz Cumhurbaşkanı adayını da beklememiz gerekecek bunun için.

Bana of the record söylendiği için maalesef yazamayacağım.

Dünya dengeleri ve Kamala rüzgarınınTürkiye’ye etkileri bir sonraki yazıda…..