Hem meslek hayatıma başladığım yılların, hem de çocukluğumun efsanesiydi İzmir Fuarı...

Her yıl dört gözle beklerdik. Fuarda yiyeceğimiz yemeği, dondurmayı... Kültürpark'taki dönme dolaba, çarpışan arabalara binmek birbirimize anlattığımız binbir gece masalıydı...

Türkiye'nin  İzmir'den dünyaya açılan kapısıydı. Ticari hedefleri ve anlaşmalarının yanında;  her yıl İzmir'in Kurtuluşu 9 Eylül'de kapılarını açar, bağımsızlık ve özgürlüğümüzü de yeniden yeniden ilan ederdi sanki...

Dedim ya dört gözle beklerdik Lozan Kapısı'ındaki açılışı. Başta TRT olmak üzere canlı verilirdi açılışlar.

O günlerde İzmir Fuarı 'PARTİLER ÜSTÜ' görülürdü. Yani asıl olan ülkeydi ve gerisi teferruattı. 

Öyle belediye başkanının hangi partiden olduğunun da önemi yoktu. 'Ülkenin ve Türkiye'nin Fuarı' algısı hakimdi,  ki doğru olan da oydu! 

Binlerce kişi gelirdi açılışa... Halkla o açılış şölene dönüşürdü.  Yeni Asır'da muhabirlik yaptığım yıllarda foto muhabiri arkadaşlarımızın itfaiye yardımı ile Lozan Meydanı'ndaki o büyük ağaçlara çıkıp o katılımın resmini çekmekte nasıl zorlandığını bilirim...

Sonra ne mi oldu? 

Her şey gibi  orada da ' ülke faydası'  yerine 'siyasete faydası' hesabı devreye girdi...

Önce 'güvenlik sebebiyle' açılışlar halktan kaçırıldı ve 1180 kişilik Adnan Saygun Sanat Merkezi Salonu'na alındı. Ve sadece davetiye verilenlerin açılışa katılabildiği fuar açılışları böylece  İzmir halkına kapatıldı ve halktan koparıldı...

Efsane yavaş yavaş bitirilirken,  İzmirlilerde neredeyse çocukluklarında yaşadıkları bir anı olarak kaldı Fuar...

Bunları neden mi yazıyorum? 

Tam da bu yıl İzmir'in yeni Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, o efsaneye geri dönülmesi için önemli bir adım attı ve açılışı Kültürpark'ın içindeki Açık Hava Tiyatrosunda yapmaya karar verdi. 2780 kişilik bu mekanda ve halka açık! Ve davetiyesiz!

Peki ne mi oldu?

İzmir Fuarı hukuken , Ticaret Bakanlığı himayesinde ve İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde gerçekleşiyor. Yani  yurt dışından katılımcılara ödemeyi bakanlık karşılıyor. Yani 'patron' Ticaret Bakanlığı. Ve açılışın halka açılmasına 'hayır' diyor. Bakanlık adeta Soyer'e , 'Size şov yaptırmayız' diyor. Hatta İzmir'deki kulislere göre Bakan Hanım açılışa gelmemek ile bile tehdit ediyor.  Zira CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da açılışa katılacak.

Sonra orta yol bulunuyor. Anlaşma sağlanıyor . Ve komik bir açılış durumu ortaya çıkıyor.  Bu yıl Fuar'ın açılışı töreni Başkan Soyer'in dediği yeni mekanda ancak- halka kapalı- (!) davetiye usulü ve 1000 kişi ile sınırlandırılıyor...

Şu sıralar 2870 kişilik Açık Hava Tiyatrosu'nun boş kalacak olan oturma yerleri için hummalı bir çalışma yürütülüyor. Ve sadece bu açılış için Açık Hava paravanlar ile küçültülüyor.  

Ne diyelim, Fuar'ın açılışının halktan kaçırılması için böyle bir çalışma ve böyle bir masraf ve böyle bir proje rekorlar kitabına girmez ne ne girer? 

Bu tiraji komik uygulamanın yanında bu yıl 6 Eylül'de kapılarını açacak olan İzmir Fuarı'na 12 ülke katılıyor ve ÇİN , bu yılki Fuar'ın onur konuğu. 

Her zamankinden daha çok birlik bütünlüğe ihtiyaç duyduğumuz bugünlerde anlaşma ve uzlaşmanın açık hava tiyatrosunun küçülmesinde birleşmek ile sonuçlanmasına şükretmek ve sevinmek....Ağlanacak halimize gülmek gibi...

Kaynak: BAKAN, İZMİR FUARI'NI HALKA NASIL KAPATTI? - Nuray Başaran