Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, gündemde yer alan konulara ilişkin olarak Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi'nin sorularını yanıtladı.

Selvi, Oktay'ın açıklamalarını 'Fuat Oktay: Kurban’da yasak yok, önlem var’ başlıklı yazısında şöyle aktardı:

'"Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kurban Bayramı’na yönelik önlemlerin bir sonraki kabine toplantısında görüşüleceğini söyledi. Bilim Kurulu’nun değerlendirmeleri alındıktan sonra uygulanacak tedbirlerin belirleneceğini ifade etti. Peki, Kurban Bayramı’nda sokağa çıkma yasağının ilan edilmesi ya da şehirlerarası seyahatlerin kısıtlanması düşünülüyor mu? Kesinlikle düşünülmediğini söyledi. Ama kurban kesimiyle ilgili birtakım düzenlemelerin yapılacağını ifade etti. Koronavirüs öncesinde olduğu gibi kalabalık yerlerde, hijyen kuralına uyulmayan kurban kesimine izin verilmeyeceğini söyledi. 'Maske, mesafe ve temizlik kurallarına uyulacak. Eski bayramlarda olduğu gibi yoğun bayramlaşmalar yaşanmayacak. Ama kurban kesilecek. Kurban kesimiyle ilgili tedbirler alınacak. Hijyene dikkat edilmesi ve kalabalıkların oluşmaması için kurban kesimine bir sistem getirilecek' dedi.

'Ayasofya'da bir hesaplaşma içinde değiliz'

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay’a önce Ayasofya kararını sordum. 'Ayasofya kararının alınması Türkiye’nin geldiği konumun bir göstergesi olarak değerlendiriyorum' diye söze başladı. 'Ayasofya bizim çocukluğumuzun, gençliğimizin bir hayaliydi. Bu hayalin gerçeğe dönüşmesiydi. Ama biz bu hayali bir fırsat kollayalım diye düşünmedik. Bir yargı süreci devam ediyordu. Danıştay, Ayasofya’nın vakfiyeye ait olduğuna karar verdi. Cumhurbaşkanımız da bu kararın gereğini yerine getirdi ve açtı. Bireysel anlamda hayallerimizin gerçekleşmesiydi. Ama hiçbir zaman ‘Niye 86 yıl müzeydi’ diye bir hesaplaşma içinde değiliz' diye konuştu.

'Oradaki yapıya, kullanılan boyalara zarar vermeyecek bir sistem olacak'

Ayasofya söz konusu olur da fresklerin kapatılması konusu konuşulmaz mı? Sordum. Hem de ayrıntılı bir şekilde. Ama Fuat Oktay ser verdi, sır vermedi. Sadece, 'Çok farklı bir çalışma var. Çok güzel bir çalışma var. Bunu eleştirenlerin bu kadar hassas, bu kadar orijinal çözümler üretebilecek kadar düşünebileceklerini zannetmiyorum. Biz bu kadar hassas yaklaşıyoruz' demekle yetindi. Fresklerin kapatılması konusunu daha önce sorduğumda, Avrupa’da bazı müzelerde kullanılan sistemden söz edilmişti. O yüzden Fuat Oktay’a 'Bu sistemi biz mi kuracağız yoksa yurt dışından bir firma mı sağlayacak?' diye sorma gereği hissettim. 'Orijinal. Çok orijinal bir sistem. Oradaki yapıya, kullanılan boyalara zarar vermeyecek bir sistem olacak. Sistem de bizden çıkma, sistemi de biz yapacağız' diye yanıt verdi.

'Freskler ışıkla kapatılacak'

Fresklerin kapatılması için perde ya da ışık sistemi üzerinde duruluyordu. Perde çekilmesi düşünülmüyor. Daha çok müze ve sinema sektöründe kullanılan ışık sisteminin üzerinde duruluyor. Edindiğim izlenim sistem belirlenmiş. Tek iş, sistemin kurulumuna kalmış. Sistemi Türk mühendisleri kuracak. Namaz sırasında fresklerin üzeri ışıkla kapatılıp, üzerine yine ışık sistemiyle ayet gelecek. Kur’an-ı Kerim’den bir ayet namaz sırasında ışıkla fresklerin üzerine yansıtılacak."