Önder "şubat Hep 28" Sloganıyla Program Düzenledi
ÖNDER İmam Hatipliler Derneği Genel Başkanı Abdullah Ceylan, "28 Şubat'tan 15 Temmuz'a gelen sürecin birbiriyle bağlantılı olduğuna ve Gezi sürecinin yine aynı zihniyetin ürünü olduğuna inanıyoruz." dedi.
ÖNDER İmam Hatipliler Derneği tarafından Fatih'teki dernek binasında 28 Şubat sürecinde yaşananları anlatmak ve tanıklıkları dinlemek amacıyla "Şubat Hep 28" sloganıyla program düzenlendi.
Programın açılışında konuşan Ceylan, üzerinden çeyrek asır geçmiş bir acının, bir dönemin tekrardan konuşulacağını söyledi.
Bugün itibarıyla 27 yılın geride bırakıldığını belirten Ceylan, şunları kaydetti:
"28 Şubat, hayatlarımızda mağduriyetler, çok ciddi acılar, çok büyük hatıralar, çok derin izler bıraktı. Bizler açısından Türkiye'nin 100 yıllık tarihinde çok önemli bir kırılma noktasıydı. O dönemin belki yoğun bir şekilde siyasi çıktılarını, siyasi sonuçlarını konuşuyoruz ama günün sonunda baktığımızda psikolojik, sosyolojik, ekonomik olarak ve eğitim camiası açısından çok önemli sonuçları vardı. 28 Şubat'ın bugüne tesir eden, belirleyen çok önemli çıktıları oldu."
Bugün gün boyu 28 Şubat'ın konuşulacağını aktaran Ceylan, "Eğitim camiası açısından, o dönemin en büyük mağduru olan imam hatip okullarımızı, imam hatip neslini dünüyle bugünüyle ve geleceğiyle konuşacağız. Sadece 28 Şubat'a bundan 25 yıl öncesine takılıp kalmadan bugünleri ve Türkiye'nin yeni yüzyılını da beraberinde konuşmuş olacağız." ifadelerini kullandı.
Ceylan, bugün aynı zamanda ski Başbakanlardan merhum Necmettin Erbakan'ın vefat yıl dönümü olduğunu dile getirerek, Erbakan'ı, o dönem imam hatip okulları için, bu ülkenin gençleri ve geleceği için verdiği mücadelesiyle her daim yad ettiklerini belirtti.
Ülkede 28 Şubat zihniyetinin bitmediğini anlatan Ceylan, "28 Şubat'tan 15 Temmuz'a gelen sürecin birbiriyle bağlantılı olduğuna ve Gezi sürecinin yine aynı zihniyetin ürünü olduğuna inanıyoruz. Bugünlere geldiğimizde de bunların tekrardan yaşanmaması için imam hatip gençliği olarak dimdik ayakta durmaya, ülkemizi bir adım öteye taşımak için mücadele edeceğimizi bir kez daha beyan etmek istiyoruz." diye konuştu.
"Şubat bizler için 'hep 28' olarak kalacak." diyen Ceylan, 28 Şubat'ı gençlerin nazarında unutmamak ve unutturmamak için bu mücadeleyi sürdüreceklerini anlattı.
28 Şubat'ı tanıkları anlattı
Programda konuşan Avukat Cihat Gökdemir, 28 Şubat sürecinin ilk döneminin öğrenciliğine, son döneminin ise avukatlığının ilk yıllarına denk geldiğini söyledi.
Gökdemir, 28 Şubat döneminde ülkede yargı bağımsızlığının kalmadığını, bunu bizzat mahkemelerde yaşayarak gördüklerini ifade etti.
Avukat Gökdemir, hem o dönemde hem sonraki devam eden süreçlerde "brifing yargısı" diye isimlendirdikleri bir yargı sürecinde insanların cezaevlerine gönderildiğini kaydetti.
Şair Ahmet Mercan ise 28 Şubat'ın "postmodern darbe" denilen bir darbe türü olduğunu anlatarak, "Bunu diğer darbelerden ayrılan tarafıyla milletin bir kısmını, milletin bir kısmına düşman etme. Daha açıkçası da İslam'ın sadece cenaze törenlerine indirgenmesini sağlayabilecek ve bin yıllık mücadeleyi göze alan bir anlayıştır." diye konuştu.
O dönemde çok yönlü bir mücadele içerisinde olduklarını belirten Mercan, "Bu mücadelede sanatın da önemli bir işlevi vardı. Bu konuda çeşitli şair arkadaşlar da şiirler yazdılar. Benim yazdığım 'Meryem gibi' şiiri, özellikle o başörtülü kızların durumunu ifade etmesi açısından önemli." ifadesini kullandı.
Programda, "Direnişe Can Veren Şiirler ve Ezgiler", "Darbeler Tarihi", "ÖNDER ve 28 Şubat", "28 Şubat ve İliştirilmiş Gazetecilik", "Yurt Dışında Eğitim", "27. yılında 28 Şubat" başlıklı konular ele alındı.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.