Nuray Başaran, yazdı

DEM Partisi yöneticileri terörist başı Öcalan ile görüştükten sonra, yeni dönemin en önemli görüşmesini kuşkusuz bugün CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile yaptı.

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin çağrısı üzerine başlayan ve , ‘Terörsüz Türkiye’ cümlesiyle sloganlaşan yeni dönem, herhangi bir pazarlığa kapalı tutulurken, hatta bu konuda hem Bahçeli’nin, hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son zamanlardaki kesin açıklamalarına ilaveten, ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ cümlesiyle en üst seviyede durum açıklanmışken, CHP Genel Başkanı Özgür Özel yine herkesi şaşırttı .

Ve bu konuda TBMM’de komisyon kurulmasını önerdi.

Önce, ‘ acaba yanlış mı anladım?’ diye düşünüp açıklamayı tekrar tekrar dinledim.

Kulaklarıma inanamadım…

Atatürk’ün koltuğunda oturan Özgür Özel, Devlet Bahçeli’nin ilk açıklamalarından hemen sonra, el yükselttiğini belirterek , ‘size ben de bir ülke vaat ediyorum’ cümlesi ile, Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli meselesini ‘kumar masası jargonuyla’ tanımlamıştı.

Bugün de terör örgütünün silah bırakması üzerine kurgulanan yeni dönem için , herkesin katıldığı geniş katılımlı bir komisyon kurulmasını istedi.

Daha da ileri giderek, hem şehit yakınları, hem de gazilerin rızasının da bu komisyona davet edilerek alınmasını istedi.

Ardından da ısrarla, TERÖR SORUNU yerine , KÜRT SORUNU demeye devam edip kürt sorununu çözmeye talip olduğunu belirtti.

Sayın Genel Başkan Özgür Özel , Türkiye’nin ‘Kürt Sorunu’ yoktur! Terör sorunu vardır! Ve bu yeni dönem de terör sorununu ortadan kaldırmak için başlatılmıştır.

Hani , ‘ gazilerin ve şehit yakınlarının da gönül ve rızası alınsın’ diyorsunuz ya, onlar ; terör örgütü ve teröristler tarafından şehit edildiler ve gazi oldular! Kürt kardeşlerimiz onları öldürüp gazi yapmadı. Teröristler bu işi gerçekleştirdi.

Belki bilmiyorsundur ya da göz ardı etmişsinizdir bu hengamede, ben size anlatayım:

Türkiye’de son yıllarda terörle mücadele eden Mehmetçikler ve güvenlik bürokrasisi mensupları, karşı tarafta bir devlet olmayıp, terör grubu olduğu için 1053 Sayılı Gazilik nizamnamesine göre değerlendiriliyor.

Bu nizamnameye göre de; bugün şehitlerimiz ve gazilerimizin yanında, gazi sayılmayan 20 bin kişi var!

Ve bu yiğitler kim bilir kaç kez CHP olarak sizin de kapınızı çalıp, ‘fii tarihinden kalma ‘ bu nizamnamenin değiştirilmesini istediler!

Bunlar için ana muhalefet olarak TBMM’de bir komisyon kurulmasını talep etmediniz. Şimdi kalkmış, hem gazi sayılmayanları, hem gazileri, hem de şehit yakınlarını terör örgütü ile aynı masaya oturtmak için komisyon kurulmasını istiyorsunuz!

Hem de bunun gerekçesini sunarken de, ‘Yeni gaziler olmasın’ gibi abuk sabuk bir tanımlama yapabiliyorsunuz?!

Ben anlatmaya çalışayım:

Tüm gazi ve şehit yakınları bu yeni dönemin , ‘terör örgütü ya silahları gömecekler ya da silahlarıyla gömülecekler ‘ sloganıyla , ‘bugün de yine kanımızla canımızla mücadeleye hazırız’ diye yakından takip edip sonuç almayı bekliyor. ‘Canımız ile kanımız ile her zaman da varız’ diyorlar.

Öyle, ‘Türkiye Gazze olur’, ‘ yok efendim Kürt sorunu var’ …gibi yalan dolan senaryolara da karınları tok. Binlercesi de bu ruh ile bugün hala sınırda, ‘herkes bu ülkede rahat uyuyabilsin’ diye de nöbette!

Siz siyasilerden beklenen de ; Türk milletinin sandıkta verdiği vekaleti TBMM’de olması gerektiği gibi temsil edip, TBMM nöbetini ‘DEM-OKRASİ’ için değil , Türkiye’deki seçmenin geleceği ve ‘devlet ebed müddet’ için tutmanızdır.

Zira oturduğunuz koltuk; bu ülkeyi kürdüyle, türküyle, lazıyla , 100 yıl önce bir kurtuluş savaşı ile millet olma bilincinde buluşturan ve bu Cumhuriyeti kuran bir liderin koltuğudur.

Hepimizin bugün en önemli görevi de; Türkiye Cumhuriyeti’nin üniter yapısını şartlar ne olursa olsun korumaktır.

Türk milletinin de, Cumhuriyeti’nin de , bunu korumaya yetecek gücü vardır! Oturduğunuz koltuk, ‘özel dem-okrasi ‘ dağıtma koltuğu değil, ana muhalefet olarak bizlere birlik bütünlük ve yarın güvencesi verebilecek politikalar üretme ve bunlara sahip çıkma koltuğudur!

(Yarın belki katkı olur diye ‘sayılmayan gazilerden birkaç hikaye’ paylaşacağım.)