İleride işletme  maksatlı hakkı devredilen işletmelerin gözden geçirilmesi  mümkündür. Bu işletmelerin devir sözleşmelerinde görülecek farklılıklar bile soru işaretleri doğuracak, ihalelerin yapılırken amacı, hedefi, sonucu değerlendirilecektir. İşletmelerde çalışmış olan, yani kamu kesiminde çalışanlar, eğer ileride  haksızlık görüldüğünde hukuk karşısında haklarını talep hakları bile belki ortaya çıkacaktır. Hukuk ne der bilinmez. Hukuk her zaman işletilmektedir. Önemli olan hukuka uyumdur.

Denetimlerin yapılıp/yapılmadığı, amacına uygun kullanılıp/kullanılmadığı, kamudan geçen elemanların çalıştırılıp/çalıştırılmadığı, üretim kapasite  kullanımı, bakım, onarımı ve yenilenmesi, ürün satış bedellerinde fiyat istikrarı ve herşeyden evvel  ihale şartları ve ihale kazanımında sözleşme içerikleri  birçok  incelemelerde özel değerlendirme noktalarıdır.

Kamu veya özel sektörde  satışı yapılan birçok topraklar, hak kazanmış gibi devri yapılan topraklar gibi birçok konu yeniden değerlendirmelere tabi olabilir.

Özelleştirmelerin gözden geçirilmesi, işletme hakkı devri sözleşmelerinin birbirlerine uygun ve uyumlu olması, yer altı boru hatları, köprüler, limanlar ve diğer birçok ihalelerin içeriklerinin yeniden ele alınması sanırım kontrol amaçlı önemli bir konudur.

Yabancı sermayenin ekonomide, etki ve nüfuzu cihetiyle önemli noktaya gelip/gelmediğide bir değerlendirme konusu olduğu kanaatindeyim. Yabancı sermayenin gücü tartılır. Değerlendirilir.

İmtiyaz sahibi kişilerin imtiyazlıkları, karar vericilerin kendileri, muhtelif karar dosyaları, olayların içeriği, cezalar, müdahaleler, görevi ihmaller  her zaman yeniden incelenmeye tabi tutulabilir. Hukuken mümkündür.

Bu nedenle, adaleti savunmak, hak ve hukukun oluşturulması insani bir görevdir.

Ülkemize sahip çıkmak, yardım etmek, doğruyu göstermek, yanlışı uyarmak her vatandaşımızın görevidir. İlahi amaçlı insan olmak, özellikli sıfattır.