Hepimiz hop oturup hop kalkıyoruz. Her gün TV’lerde Ege ve Akdeniz’de bulunan adalardaki Yunan ordusu izlerini seyretmek artık kanımıza dokunuyor. 
Her ne kadar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Savunma Bakanı Hulusi Akar gereğinin yapılacağını söylese de,  gelişmeler sözün bittiği yerde olunduğunu da ortaya koyuyor. 

Tam da ABD seçimleri arifesinde gelişen ve ABD seçimleri sonrasında değişecek ya da gelişecek olan sürece kadar, - kaosu kabullendiğimiz noktadaki gelişmeler- , ‘Atı alan Üsküdar’ı geçerse’ dedirtecek türden.  
Zira Trump’ın seçim kampanyasının bir parçası olarak Ortadoğu’daki bazı ülkeler ile Beyaz Saray’da 3 gün önce bir araya gelip yaptığı anlaşma,  Akdeniz ve Ege’deki gelişmelerin masum olmadığını da ortaya koyuyor. Yok öyle , ‘ABD seçime giderken Rum lobisi önemli de Yunanlılar geçici mutluluk yaşıyor’ demek. 
Zira çok değil daha üç gün önce İsrail, BAE (Birleşik Arap Emirlikleri ) ve Bahreyn anlaşma imzalamak üzere Beyaz Saray’da bir araya geldiler. Tesadüf o ya,  Katar Dışişleri Bakanı da orada! Yine ne tesadüf ki söz konusu toplantıda ABD, Katar  üzerindeki blokajın da kalkmasını istedi.
Bilindiği gibi Bahreyn, BAE ve Suudiler Katar’a ambargo uyguluyorlardı. Hava ve deniz sularını kullandırmıyorlardı Katar’a. Şimdi ABD, ‘ bu kaldırılsın ‘diyor. Yani yukardaki müttefikliğe Katar da katılırsa,  şaşırılmayacak bir durum söz konusu artık. 

Bu arada İsrail ve Netenyahu ise gelişmelerden çok mutlu olmalı. Zira her şey planladıkları gibi.  Ve kulislerde konuşulanlara göre,  İsrail için dev bir yeni ‘Pazar ‘ açılıyor. İsrail yakın gelecekte BAE, Bahreyn ve Katar ile ciddi ticari işler yapacak.  Bugün Fransa ise , Benghazi’de İsrail başta olmak üzere, BAE ve diğerleriyle ciddi işler yapıyor. 
Türkiye’nin yanında ise şu anda  Libya’da sadece Katar görünüyor. Libya için Katar finans sağlarken,  mühimmatı Türkiye gönderiyor. Her ne kadar Katar üzerindeki İngiltere etkisi büyük olsa da, unutulmamalı ki bölgedeki en büyük ABD askeri üssü Katar’da. Tam 10 bin ABD askeri var Katar’da. Bu nedenle ABD’deki son anlaşmalar, büyük resmi değiştirebilecek türden.
Bu arada , ‘Libya’da artık Katar’ın görevi de bitti’ dersek yanlış olmaz. Zira Libya’da artık denge sağlandı. Şimdi Libya’da ortak hükümete gidiliyor. Belki de , ‘artık Katar’ın başka yerde kullanılması gerekiyor’ yorumu yapmak bile yanlış olmaz. 

Mesela bu yeni yer neden Gazze  olmasın? 
İsrail teknolojisi ile BAE ve  Katar finansı birleşmesi ile doğacak yeni güç bölgedeki dengeleri altüst etmez mi? 
Ki  daha birkaç gün önce, Mike Pompei’nin Katar Dış İşleriyle toplantıdan çıkıp , Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki hareketlerinden endişeli oldukları mesajını vermesi ne kadar masum ya da tesadüf olabilir?…
Görünen o ki, oyun ve kaos çok büyük. Hatta oyun içinde oyun var. Kapalı kapılar ardındaki ortaklıklar ve pazarlıklar görünenden daha büyük. 

Bugün tek gerçek; Ege ve Akdeniz’de yeniden yazılmak istenen ya da yerle bir edilmek istenen Lozan Antlaşması, yine bizim varlık ve yokluk anlaşmamız olarak masada! Ruhumuz 100 yıl önceki gibi genç, diri ve güçlü. Sorunumuz ise bugün,  birlik bütünlük! Pandemi bile ne yazık ki bizi siyaseten ortak paydada buluşturamamış durumda. 
Gerekçe , siyasetteki ayrışma ve ayrıştırma siyaseti… 

Bugün gerek tabanı dağılmak üzere olan kurucu parti CHP, gerekse yılların yorgunluğu ve yıpranmışlığını üzerinde taşıyan iktidar partisi Ak Parti ,  giderek merkez olmaktan uzaklaşıyor. Ve tabanlarını kaybediyor. Oysa bugün devleti ayakta tutacak bir harekete her zamankinden daha çok ihtiyaç var. Bir toparlanma hareketine…Hem ülkenin kaderini hem de kendi varlığını böyle bir hareketi yapabilen bir siyasi parti değiştirecek. Benden söylemesi. 

NOT: Yazıyı tam bitirmiştim ki Beyaz Saray (Trump ),  Bahreyn, BAE ve İsrail ile anlaşmanın imzalandığını , hatta ABD seçimleri sonrası İran ile de diyalog kuracaklarını ilan etti. Hatta bu anlaşmaya dahil olacak başka ülkelerin olabileceğini de belirtti. ABD seçimleri sonrası her şey çok başka olacak. Hesapları iyi yapmak gerekiyor!